Amacımız ülkemiz ve kendimiz için bir değer yaratmak

Sağlık alanındaki başarıları ve yaptığı Ar-Ge yatırımları ile dikkatleri üzerine çeken Orzaks İlaç ve Kimya San. Tic. A.Ş. ve Nuvita İlaç ve Kimya San. Tic. A.Ş., yapacağı yeni yatırımlarla ülkemizi dışa bağımlı olduğu bazı alanlardan kurtarmayı hedefliyor. Konu ile ilgili görüşlerini aldığımız şirketlerin Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Selman Alimoğlu, sorularımızı yanıtladı.

Şirketiniz ile ilgili bilgi alabilir miyiz?

Şirketimizi koruyucu, önleyici yada tedaviye destek ürünler kategorisinde faaliyet göstermek üzere 2004 yılında kurduk. Yola çıktığımız ilk dönemde ülkemizde çok az sayıda gıda takviyesi ürünü vardı ve neredeyse yerli üretim yoktu. Dolayısı ile işe ithalat ile başladık ve yurtdışında faaliyet gösteren firmalarla bağlantıya geçtik. Yaptığımız değerlendirmeler neticesinde yurtdışındaki firmalardan distrübütörlükler almak yerine daha zor olanı ve ülkemiz içinde faydalı olacağını düşündüğümüz yolu seçtik; kendi markalarımızı tescil ederek ürünlerimizi yurt dışında fason olarak ürettirmeye karar verdik. Bu doğrultuda ilk ürünümüzü; ülkemizde üretici bulamadığımız için Kanada’da ürettik, sonra Amerika, Avrupa ve Japonya’da üretim yaptırdık. Yıllar içerisinde edindiğimiz tecrübe ve artan ürün ihtiyacımızda karşılamak üzere 2012 yılında Türkiye de kendi fabrikamızı kurduk ve 2020 yılı başı itibari ile portföyümüzdeki ürünlerin %100 e yakınını kendi fabrikamızda üretiyor olacağız.

Orzaks dediğimizde ilk olarak balık yağı akla geliyor, ürün portföyünüzden biraz söz edebilir misiniz?

Elbette; sizin de belirttiğiniz üzere balık yağı pazarında ciddi bir hakimiyetimiz söz konusu. Son dönemlerde portföyümüze dahil ettiğimiz vitamin-mineral-bitkisel ekstrakt-probiyotik içerikli ürünlerle 100 farklı barkodu sağlık profesyonellerinin ve gıda takviyelerine ilgi duyan kullanıcıların beğenisine sunuyoruz.

Peki Balık yağı gibi ürünleri olan firmalarda bu ürünleri yurtdışından mı getiriyor?

Evet söz konusu ürünleri pazarlayan tüm firmalar ürünlerini yurtdışından getiriyordu.

Üretim serüveninizden biraz söz edebilir misiniz?

Az öncede paylaştığım üzere fabrikamızı 2012 yılında kurduk. Zaman içerisinde üretim bandımızı genişleterek; üretimin tüm aşamalarını entegre bir şekilde gerçekleştirerek nihai ürünümüzü pazara sunduk, sunuyoruz. 450 m2 ile başladığımız üretim bandımız 2000 m2’lere çıkardık. Süreç içerisinde üretim ile ilgili bütün ihtiyaçlarımız olan; damla, tablet, kapsül, şurup vb. formların tamamını fabrikamızda üretmeye başladık. Her zaman amacımız ülkemize ve kendimize bir değer katmak olduğu için; hep zor yolu seçtik ve sağlam adımlarla yolumuza devam ediyoruz. Doğrusu işin sadece ticaretini değil aynı zamanda ülkemiz için değer yaratacak işler yapmayı arzu ediyoruz.

Önümüzdeki 6 ay içerisinde 10.000 m2 kapalı alana sahip olan yeni fabrikamızı açacağız inşallah. Bu sayede alanımızda entegre bir şekilde ürün üretim yapabilecek yüksek bir kapasiteye ulaşmış olacağız. Bu çerçevede de üretim yapmak isteyen firmaların ürünlerini de üretmeye talip olacağız.

Bugün geldiğiniz nokta ile ilgili neler söylemek istersiniz? 

Yapılan değerlendirmelere göre, kutu bazında Türkiye’nin en büyük OTC firmasıyız. 2019 yılı içerisinde %50 büyüme hedefimiz vardı, geldiğimiz noktada da hedeflerimize ulaşabileceğimizi görüyoruz. 2020 yılında yapacağımız yeni yatırımlarla hem kutu hem de TL de pazarın birincisi olmayı hedefliyoruz.

Markanızı diğerlerinden ayıran en önemli özelliğiniz nedir?

Ürünlerimizi değerli ve farklı kılan en önemli faktör ürün seçim ve kalite süreçlerinde takip ettiğimiz standartlarımızdır. Güvenilir kaynaklardan klinik kanıt düzeyine sahip hammadde tedarikçileri ile çalışıyoruz. Ürün ARGE’lerimizi ülkemizin saygın Üniversiteleri ile işbirliği yaparak geliştiriyoruz.

Orzaks firması ile yaptığınız çalışmalara ek olarak, Nuvita İlaç firmanız teşvik aldı ve üretim ile ilgili yeni yatırımlarda gündemde. Yapacağınız yeni yatırımlarla ilgili bilgi alabilir miyiz?

Orzaks bizim ana firmamız iken bir alt firmamız olan Nuvita altında ise üretim faaliyetlerimizi gerçekleştiriyoruz.

Mevcut üretim bandımız yetmediği için yeni yatırımlar yapma ihtiyacı duyduk. Yeni yatırımımız; gıda takviyesi, Ar-Ge merkezi ve ilaç üretimi gibi alanları kapsamaktadır. 37 milyon civarında bir yatırım için teşvik aldık ama ve bunu 74 milyon TL ye çıkarma fırsatımız var. Bu yatırımla ilk hedefimiz mevcut kapasitemizi tek vardiyada 1 milyon 2 yüz bin kutuya çıkarmaktır. Tarım Bakanlığı onayı ile yapamadığımız ürünleri Sağlık Bakanlığı izni ile üretebileceğiz. Hedeflediğimiz ilaçlar var onları üretmeyi planlıyoruz. Bir diğer hedefimiz de şu anda Ar-Ge çalışmalarını yaptığımız ürünlerin üretimini gerçekleştirmektir.

Yeni yatırımımızın ilk basamağını altı ay içerisinde açacağız inşallah ve çalışmalarımızı sürdürerek aşama aşama tüm projelerimizi hayata geçirmeyi hedefliyoruz.

Son aktardığınız konuyu biraz açabilir miyiz? 

Son üç yıldır sürdürdüğümüz çalışma ile probiyotikleri yerli olarak üretmek istiyoruz. Probiyotik pazarı çok büyük bir pazar ve 2023 beklentisi dünya da 65 Milyar Dolar seviyelerindedir. Ülke olarak, yoğurdun ana vatanı olduğumuz halde, yoğurdun bakterisini ithal eden bir ülkeyiz. Bizim devam eden Ar-Ge projemizde kültürümüze ve beslenme alışkanlıklarımıza özel probiyotik izole etmek için uğraş verdik. Türkiye’nin yedi bölgesinde bulunan 14 şehirden anne sütü topladık, anne sütü içerisindeki probiyotik özelliğe sahip bakteri aradık, tespit ettiklerimizi izole edip uluslararası gen bankalarına kaydettik, bunlar ülkemizde bir ilktir.

Probiyotik konusunda yaptığınız çalışmalar size hangi pazarları açar?

Biz bu projemiz ile direkt hammadde üretmeyi gerçekleştirmiş olacağız. Çalışmalarımız sonucu ortaya çıkan ham madde hem sağlık hem de beslenme alanlarında faaliyet gösteren firmalarla çalışmamızı sağlayacaktır. Bu çerçevede de hem iç piyasada hem de yakın komşulardan başlayarak dış piyasada ki pazarlara açılmış olacağız.

Probiyotik dışında projeleriniz var mı?

Şu an yosunlar üzerinde de bir çalışma yapmaktayız. Yosunlardan ham madde, omega3, E vitamini, B vitamini ve astaksantin üretimi yapmayı planlıyoruz. Bu saydığımız ham maddeler şuanda yurtdışından temin ediliyor. Buradan elde edilecek omega 3 vejetaryen olduğu için farklı kitlelere ulaşabilme noktasında bize avantaj sağlayacaktır. Bu konuda üretim yapan üç ülke var, bunlar; Japonya, ABD ve İsrail’dir. Bu çalışmalarımızı Ege Üniversitesi ve Sabahattin Zaim Üniversiteleri ile koordineli bir şekilde yapıyoruz.  

Peki ürettiğiniz bu değerleri ihraç ediyor musunuz?

Şuan Türkiye pazarında olan ürünlerimizin bir kısmını Azerbaycan, Vietnam, Moldovya, Kosova, Mısır, Libya ve Irak’a ihracat ediyoruz ve yeni bir yapılanma ile 2020 yılında ihracatta yeni fırsatlar arıyor olacağız.

İhracat bizim için ilk günden beri arzu ettiğimiz ve hedeflediğimiz bir hayaldi. Bu hedefimiz dolayısıyla kendi markalarımızı kullanarak yola çıktık ve inşallah bu alanda kat edeceğimiz mesafe ile ülkemize az çok demeden döviz girdisi sağlamayı amaçlıyoruz.

Yapılan çalışmaların boyutu düşünüldüğünde satış veya ortaklık konusuna bakışınızı öğrenebilir miyiz? 

Şirketimizi satıp bundan para kazanmak gibi bir hedef içerisinde değiliz. İşimizi tutkuyla yapıyoruz ve bir değer üretmek istiyoruz. Bu noktada da daha büyük değerler yaratabilmek için iş birliklerine her zaman açığız. KASIM 2019