Biruni Üniversitesi Türkiye’nin tercihi olacak

‘Edindiğin bilgiler, giysilerine benzememeli, sen yıkanırken akıp gitmemeli’ sözü ile bin yılı aşkın bir süredir varlığını nasıl koruduğunu gözler önüne seren Türk alimi El-Biruni’nin ismi artık bir üniversitede yaşayacak. İstanbul’da Dünya Eğitim Vakfı tarafından, “Biruni Üniversitesi” adı altında kurulacak üniversite; tıp, diş hekimliği, eczacılık, sağlık bilimleri, eğitim, mühendislik fakülteleri ile meslek yüksekokulu, eğitim bilimleri enstitüsü, fen bilimler enstitüsü ve sağlık bilimleri enstitüsünden oluşacak.

Her kuruluş aşamasında olduğu gibi tatlı telaşların yaşandığı Biruni Üniversitesi’nde, üniversitenin Kurucu Rektörü Prof. Dr. Adnan Yüksel oldu. Kendisini İstanbul Üniversitesi Rektörü Baş Danışmanı ve Bezmialem Üniversitesi Kurucu Rektörü olarak tanıdığımız Prof Dr Adnan Yüksel, okuyucularımıza üniversite ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Biruni Üniversitesi ile ilgili bilgi verir misiniz?

Üniversitemiz İstanbul’un merkezinde bir kampus üniversitesi olarak ismimize uygun tarihi bir mekanda ,Topkapı’da kuruluyor. Parolası Bilimin Geleceği…. Üniversitede en önemli güç akademik kadronun bilimselliğidir. İddialı bir kadro oluşturuyoruz.  Üniversitemiz Türkiye’nin tercihi olacak. Bunu kurucu rektörü olarak yer aldığım Bezmialem Üniversitesi’nde de başardık,  burada üniversite kalitesini daha da ileriye taşıyacağız.  Yurtdışından da konusunda çok iyi öğretim üyeleri üniversitemizin bünyesinde çalışacak, kendi hocalarımız afiliye olduğumuz Amerika’daki birkaç üniversiteye sık sık gidip bilgi alışverişinde bulunacak, üniversitemizde ortak kongreler ve toplantılar yapılacaktır.  

Bu sene tıp fakültesini açmayacağız çünkü tıp için birkaç projemiz var. Zamanı gelince paylaşacağız. Türkiye’nin en iyi tıp fakültesini kuracağız. Sağlıkta Türkiye’nin en kapsamlı üniversitesini açtık. Eczacılık, diş hekimliği, sağlık birimlerinde başka hiçbir üniversitede olmayan sayıda 11 branş var, şu anda ülkemizde en fazla İstanbul Üniversitesi’nde 6 branş var, Aynı zamanda buranın dekanı da şu anda bizim dekanımız oldu. Bu 4 fakülte dışında eğitim fakültemiz var ama biz sadece sağlıkla ilgili eğitim fakültesi branşları aldık. Görme engelliler öğretmenliği, işitme engelliler öğretmenliği, üstün zekalılar ve zeka engelliler ve de psikolojik danışma ve rehberlik gibi branşlarda öğrencileri yetiştireceğiz. Mühendislik fakültemizde ise mekatronik, biyomedikal ve moleküler biyoloji gibi sağlıkla ilgili branşlarımız var. Bunları açtık çünkü buralarda Ar-Ge çalışmaları yapıp patent çalışmaları yapacağız. Mesela meslek yüksek okulunda 16 tane branş var. Öğrenci sağlıkla ilgili hangi bölümü istiyorsa bizde var. Bir de bizde yatay geçiş imkanı var. Öğrenci bir bölümü sevmediyse başka bir bölüme geçiş yapabilecek. Çünkü başarılı olabilmek için önce bir mesleği sevmek gerekir. Sonuç olarak Biruni, ülkemizin en kapsamlı sağlık üniversitesi olmuştur

Pek yakında Topkapı’da ülkemizin en modern ve teknolojik diş hekimliği hastanesini açacağız. Biruni’nin Mütevelli Heyeti Üyeleri konularında en iyiler arsında gösterilen profesörlerden oluşmaktadır. Bu da bizim önemli bir farklılığımız. Ben kendi tecrübelerimde Mütevelli Heyeti Üyeleri içerisinde yer alan iş adamlarının üniversiteye bir katkısı olmadığını gördüm. Bu insanların para katkısı olacağı düşünülüyor ama olmuyor. Dolayısıyla Biruni Üniversitesi’nde hem piyasayı görmüş hem de konusunda uzman olmuş tamamen profesörlerden oluşan bir mütevelli heyeti oluşturduk.

Bunun maddi karşılığı oluşturulabilecek mi?

Bunlar maddi değil. Mütevelli bize tamamen vizyon verecek. Amacımız 21. yy.da, 11. yy.da gelişen evrensel deha olarak kabul edilen Ebu Reyhan El Biruni’yi taklit edebilmek. Biruni Türkiye’de çok az biliniyor ama gelmiş geçmiş en bilimsel Türk. Orta Asya’dan gelmiş. Newton’dan 700 yıl önce dünyanın çekim kuvvetini bulan, Galileo’dan 600 yıl önce dünyanın döndüğünü söyleyen, dünyanın eğikliğinin derecesini bulan, 365 günü 2 dakika ile bulan, 10’a yakın altın, gümüş bakır özgül ağırlığını bulan, ışığın sesten önce gittiğini bulan, öyle bir deha ki gecelere kadar çalışan, çok gayretli bir bilim adamıdır. 11. yy.da böyle insanlar dünyaya kazandırdık. Sonrasında, son 500 yılda böyle bir insan hemen hemen hiç yok. Biz lider ruhlu, çok gayretli insanlarız ama birbirimiz ile hemen bir konuda sürtüşmelerimiz oluyor. Biz hep beraber sevgi, saygı çerçevesinde bir üniversite kurmak istiyoruz. Bilim tarihinin peygamberi olarak kabul edilen George Santos 11. yy Biruni asrıdır diyor. Gelmiş geçmiş en büyük dehadır diyor. Yapacağımız şey onun isminden gelen gayretle 21. yy.da Türkiye’nin yetiştirdiği en iyi hocalarla, destek olarak da yurtdışındaki hocalarla yeni bir vizyon oluşturmak.  Biz kendimizi 24 saat bilime adayacağız ve insanlara örnek olmak istiyoruz. Ama bizde dereceli olmayan, belirli bir yayını ve lisanı olmayan hiçbir öğretim üyesi olmayacak. Bizim yapacağımız tek şey kaliteli bir eğitimle insanları bilim dünyasın katıp daha sonra da yükseltebilmek.

Yabancı ilaç firmaları dünyada 5 milyar dolar araştırmaya para ayırdıklarını ifade ediyorlar. Biz bu pastadan pay alamıyoruz. En son bir ilaç firması Hacettepe Üniversitesi ile anlaşma yaptı ama onlar da çok zorlandıklarını ifade ettiler.

Çünkü istek yönetimden gelmiyor. Hacettepe ve İstanbul Üniversitesi’nde çok bilim adamı var ama devlet mantalitesi sürüyor. Bir şey yaptığınızda önünüze çok sayıda engel çıkıyor. Ama özelde böyle bir şey yok. Mesela biz moleküler biyoloji ve genetik bölümünü açtık. Hocalar yurtdışından geliyor. Cihaz parkurunu da oluşturduk. Onlar İngiltere’deki şeyleri aynen burada da yapacak. Ara ara gidip gelerek oradaki hocaları buraya, buradaki hocaları oraya götürüp getirecekler. Bunun için çalışıyoruz. Tabi biz devlet gibi değiliz. Her şeye açığız. Devletten bir şey istediğinizde bir senede alamazsınız ama bizde 1 hafta içerisinde alabilirsiniz.

Üniversitelerin bir geliri olacaksa sadece öğrenciden değil buradan sağlanması gerekir diyebilir miyiz?

Öğretim üyesinin 3 görevi vardır. Eğitim vermek, hizmet etmek ve en önemlisi araştırma yapmak. Araştırmayı da hizmete yönlendirmektir. Türkiye’nin en büyük kaybı budur. Örneğin Iphone 50 lira etmez ama hepimiz 800 dolara alıyoruz. Çünkü bu teknolojidir. Dolayısıyla bizim bilim insanı olarak kıvrak olmamız gerekir. Biz Amerika’daki insanların 4 vakitte yaptığını 2 vakitte yapabiliriz. Ama biz konsantre olamıyoruz. Dolayısıyla özel üniversitede her görüşten insan olup, bilime yönlenmemiz lazım.

Yeni hazırlanan kanunda araştırmacı üniversiteler olacaktı ancak bir başka bahara kaldı. Türkiye’de hep ilkokul, ortaokul, lise gibi üniversitelerde de ders anlatılır, ödev verilir ders geçilir gibi bir mantık var, bu muhakkak değişmeli. Üniversite üniversal bir yapıda her şeyi öğretmeli ve öğrencide davranış değişikliği oluşturmalı. Aslında bundan sonraki hayatında karşılaşacağı her şeyini öğretmeli. Bizde öğrenci birinci sınıftan son sınıfa kadar bir proje yürütecek. Projesini bitirmeden okuldan mezun olamayacak. Birinci sınıfın sonunda hemen stajlar başlayacak. Muhakkak tüm öğrencilerimiz en az 2 ay olmak üzere yurtdışı görecek, yabancı dili muhakkak olacak ama ön önemlisi iyi hoca. Biruni’de sıradan bir hoca bulamayacaksınız. Konularında en iyiler Biruni’de olacak. Bu bizim en önemli misyonumuz. Bu konuda farklılık oluşturacağız.

Umarım iyi öğrencilerle buluşursunuz.

Herhalde öyle olacak yeter ki biz bizi anlatabilelim. Çünkü yerimiz çok merkezi. Topkapı’da metrobüse ve Marmaray’a 5 dakika mesafede. İstanbul’un merkezinde kampus üniversitesi. Arkada yaklaşık 10 dönüm bahçesi var. Surların hemen karşısı. Dolayısıyla önemli olan benim hayat tarzımda bir farklılık oluşturması. Farklılık oluşturmadıktan sonra benim için hiçbir faydası yok.

Artık tematik üniversiteler prim yapmaya başladı. Özellikle sağlık alanında bu çok ön planda. Sağlık alanında her branşta açık var. Bundan dolayı sağlık özellikle tercih ediliyor. Biruni’de de sağlıkla ilgili tüm bölümler var, öğrenciye işin merkezine gel, konusunda en iyi hocadan eğitim al diyeceğiz.

Hastanelerin üniversite kurması hakkında ne düşünüyorsunuz?

İyi hastaneler üniversite kuruyor ama amaç hastaneyi ön plana çıkartabilmek. Bunu da insanlar fark ediyorlar. Bizim amacımız en iyi eğitim ve araştırma yapmak. İşi bilmek, başında durmak. Bence en önemli farkımız da bu olacak.

Şu anda talep nasıl?

Çok yeniyiz. Sitemiz de yeni faaliyete geçecek. Hızlı bir şekilde devreye girip öğrenci almak için çalışacağız.

Sizin bir dönem İstanbul Üniversitesi’nde de rektör olacağınız konuşuluyordu.

Ben İstanbul Üniversitesi’nde baş danışmanım. Rektörümüz benim ağabeyimdir. Çok değerli bir insandır. Hocamız aynı zamanda çok stratejik bir insandır. Her konuda benden çok daha fazla yeteneği vardır.

Yunus Hoca’nın suriçi ile ilgili de projeleri vardı. Yunus hoca çok zekidir ve proje insanıdır. Benim gitmeme de çok üzülüyor. Hem ağabeylik yapan hem de kapasite olarak hepimizden üstün olan bir insandır. Ama İstanbul Üniversitesi çok büyük. O kadar büyük ki İstanbul Üniversitesi’ni 10 kişinin bile mükemmel yönetmesi zordur. 3200 öğretim üyesi var. Hepsine bir gününüzü ayırsanız 10 sene sürer. Hocamız şu anda Cerrahpaşa ve İstanbul Tıp Fakültelerinin yenilenmesi için harıl harıl çalışıyor, TOKİ ile sözleşme yaptı, olmayacak bir işi başardı, 4 yıl içerisinde hastanelerimiz yenilenecek, İstanbul Üniversitesi’ne yakışan bir yapıya dönüşecekler.