NAOS Türkiye Ülke Müdürü & Batı Avrupa Bölge Direktörü Bayram Kaymak: Dermokozmetik sektöründe önde gelen ve fark yaratan bir markayız

Bioderma olarak cildi koruyan ve ihtiyaçlarını karşılayan ekobiyolojik ve bilimsel temellere dayalı olarak üretilen ürünlerimizi eczaneler aracılığıyla tüketicilere sunduklarını belirten NAOS Türkiye Ülke Müdürü & Batı Avrupa Bölge Direktörü Bayram Kaymak, “Ülkemizin dermokozmetik sektöründe önde gelen ve fark yaratan bir markayız. Uzun bir süredir de dermatologların en çok reçetelediği marka olduğumuz için cilt söz konusunu olduğunda uzmanlığımızı ve sunduğumuz çözümleri herkese ulaştırmak ve kişilerin yaşam kalitelerini artırmak önceliklerimiz arasında. Tüketicinin ürünlerimize erişimini kolaylaştırmak için çalışıyoruz.” dedi.

1977 yılında Fransa’da kurulan ve 40 yılı aşkın süredir cilt sağlığı üzerine çalışan NAOS grubunun markalarından Bioderma, gerçekleştirdiği sponsorluk anlaşmaları ve projeler ile farkındalık yaratmaya devam ediyor.

NAOS Türkiye Ülke Müdürü & Batı Avrupa Bölge Direktörü Bayram Kaymak ile Bioderma’nın Türkiye’deki faaliyetleri, sosyal sorumluluk projeleri, spora desteklerini ve hedeflerini konuştuk.

Bioderma markasını ve ürünlerini biraz daha yakından tanıyabilir miyiz?

Bioderma, 1977 yılında Fransa’da eczacı ve biyolog olan Jean-Noël Thorel tarafından kurulan ve 40 yılı aşkın süredir cilt sağlığı üzerine çalışan bir NAOS markasıdır. NAOS, 100’den fazla ülkede faaliyet gösteriyor. Çatı şirketimiz NAOS bünyesinde Bioderma, Institut Esthederm ve Etat Pur markaları ile tüketicilerimize ulaşıyoruz. Tüm bu markalarımızla cilt sağlığına ilişkin endişeleri gideren ve cildin ihtiyaçlarını karşılayan ürünler geliştiriyoruz. Bu çerçevede, BIODERMA, cildin sağlığını kalıcı olarak korumayı en büyük amacı ve misyonu olarak benimsemiştir. Cildi sürekli çevresi ile etkileşime giren ve zamanla değişen, yaşayan bir ekosistem olarak görmekte, ekobiyolojik ve bilimsel bir yaklaşımla, cilde saygı ve cilt biyolojisi bilgisine dayanarak faaliyet göstermektedir.

Biz, ciltte oluşan hasarları onarmak yerine cildin kendisini koruyan ve cilde saygı duyan ürünlerle sektörde yerimizi alıyoruz. Bu kapsamda, hayli geniş bir ürün yelpazesine sahibiz. Hassas ciltler, kuru, çok kuru ve atopik ciltler, akne eğilimli, leke karşıtı, nemsiz, hasar görmüş cilt, saç ve saç derisi, bebek ve çocuk cildi ve güneş ürünleri gibi 9 farklı kategorimizde onlarca çeşit ürünle tüketicilerimize çözüm sunuyoruz.

Bioderma’nın Türkiye’deki faaliyetlerinden bahseder misiniz?

Cilt sağlığını koruyan ürünlerle toplumsal sağlığa katkıda toplumsal fayda yaratma misyonuyla spora ve sporculara da destek veriyoruz. 2023 Dünya Kupası’nı ülkemize kazandıran A Milli Kadın Voleybol Takımı’na sponsor olmaktan dolayı gururluyuz. Bioderma olarak, bu başarının sürdürülebilir olması için elimizden geleni yapacağız. Voleybol Milli Takımlarımıza ve tenisimizin yükselen yıldızlarından Zeynep Sönmez’e de sponsorluklarımız devam ediyor. Bu başarının bir parçası olmak bizler için oldukça kıymetli. Aynı zamanda bu sene itibariyle plaj voleybolunun da ana sponsoru olarak ProBeach Turnuvası’nda yerimizi aldık. Bundan sonrasında da spor pazarlaması kapsamında çalışmaları devam ettirmeyi hedefliyoruz. Sporun ve sporcunun yanında olan bir marka olmak bizleri oldukça heyecanlandırıyor ve bu iş birliklerinin güzel sonuçlar yarattığını düşünüyoruz.

Bioderma olarak cildi koruyan ve ihtiyaçlarını karşılayan ekobiyolojik ve bilimsel temellere dayalı olarak üretilen ürünlerimizi eczaneler aracılığıyla tüketicilere sunuyoruz. Ülkemizin dermokozmetik sektöründe önde gelen ve fark yaratan bir markayız. Uzun bir süredir de dermatologların en çok reçetelediği marka olduğumuz için cilt söz konusunu olduğunda uzmanlığımızı ve sunduğumuz çözümleri herkese ulaştırmak ve kişilerin yaşam kalitelerini artırmak önceliklerimiz arasında. Tüketicinin ürünlerimize erişimini kolaylaştırmak için çalışıyoruz. Bu kapsamda, bir sosyal girişim olan, görme engellileri sosyal hayatta ve dijital dünyada özgürleştirmek amacıyla teknolojiler geliştiren BlindLook ile NAOS arasında 2019 yılından bu yana devam eden bir iş birliği bulunuyor. Bu iş birliği sonucunda diğer NAOS markaları gibi Bioderma da bir “Eye Brand Markası” oldu. Bunu, “Görme Engelsiz Marka” olarak da çevirebiliriz. Böylece tüm ürünlerimiz BlindLook Audio Simulation teknolojisiyle, görme engelli tüketicilerimiz için erişilebilir hale geldi. Sesli Simülasyonu oluşturulan ürünlerimiz BlindLook’un %100 erişilebilir, görme engelliler için özel olarak tasarlanmış sesli özgürlük dünyasında yer aldı.

Bunların yanı sıra cilt sağlığı alanında önemli bir adım attık. Ülkemizde yüz binlerce insanı etkileyen atopik dermatit (egzama) hastalığına karşı farkındalığı artırmak amacıyla Türkiye’nin ilk ve tek alerji hastaları derneği olan Alerji ile Yaşam Derneği ve Bioderma ortak oluşumla kurulan Atopi Okulu projesinin bir parçasıyız. Her yıl 14 Eylül Dünya Atopik Dermatit Günü’ne özel etkinlikler düzenliyoruz. Bu yıl ise “Atopi Okulu” projesi kapsamında ünlü Eğitimci/Yazar Ezo Sunal ve Bioderma olarak; Kartal Belediyesi’nin açtığı Türkiye’deki ilk ve tek alerji kreşi Mevhibe İnönü Çocuk Gelişim Merkezi’nde alerjik çocuklarla bir araya geldik.

Bioderma Türkiye’de, 2023 yılı nasıl başladı? Yılsonu hedefleriniz neler?

Bu yıl Bioderma’nın sektörde ağırlığını artırdığı bir yıl oluyor. Tüketicilerin ürünlerimize erişimini daha da kolaylaştırmak için sürekli çalışıyoruz. Eczane kanallarının yanı sıra naosstars.com üzerinden yaptığımız satışlarla hem tüketiciler ürünlere daha kolay ulaşıyor hem de gerçekleştirilen kampanya ve avantajlı fiyatlarla memnuniyetleri artıyor. İlk üç çeyrekteki performansımızdan memnunuz. Bu dönemde en önemli hedeflerimizden biri de çevresel ve toplumsal sorumluluklarımızı aksatmadan yerine getirmek. İklim krizinin yanı sıra, denizlerdeki kirlenme, doğal kaynaklara ve biyolojik çeşitliliğe yönelik tehditlerin artması, çevreyi ve sürdürülebilirliği gündemin en üst sırasına taşıyor.

Bugün Bioderma güneş koruyucu ürün portföyünde ’deniz canlılarına saygılı’ ürün yüzdesi bakımından sektörde dikkat çeken bir konuma geldi. Photoderm kategorisinde yer alan ve her cildin ihtiyacına göre formüle edilmiş güneş koruyucularının ambalajında yer alan “Deniz Canlılarını Korur” logosu, üründe mercan dahil olmak üzere su altı canlılarının yaşamına saygı gösteren içeriklerin kullanıldığı anlamına geliyor.  2024’te deniz canlılarının korunması yönünde yeni bir iş birliğine imza atacağız. Türkiye’de deniz kaplumbağalarının korunması ve araştırılması için faaliyet gösteren bir kuruluş ile iş birliği yürüterek canlıların hayatına dokunacak, bu konuda farkındalık yaratacağız.

Son olarak şunu eklemek isterim; ürünlerimizin çevresel etkilerini en aza indirmek için de her gün iyileştirmeler yapıyoruz.

Son dönemde öne çıkan sponsorluk ve sosyal sorumluluk projeleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz? Devamı gelecek mi? Spor sponsorluklarınız marka bilinirliğinize ne katıyor?

Topluma verdiğimiz destek Bioderma’nın sosyal sorumluluk anlayışının bir gereği olarak gerçekleşiyor. Cilt sağlığı alanında faaliyet gösteren bir marka olarak sağlıklı bir yaşamın temeli olan spora destek oluyoruz. 2021 yılında “Cildiniz Bize, File Size Emanet” sloganıyla Voleybol Milli takımlar sponsoru olduk. Bu sponsorluğu üç yıl daha uzattık. Voleybol Kadın Milli Takımımızın Cumhuriyetimizin 100’üncü yılda elde ettiği müthiş zaferler ve Erkek Milli takımımızın aldığı başarılı sonuçlar tüm Türkiye gibi bize de gurur ve mutluluk verdi. Bu güzel iş birliği markamızın itibarını yükseltirken bizim için de yeni deneyimler anlamına geliyor. Bu süreçte sporcularımızın yanında olmaya devam ederek Türk voleybolunu yepyeni başarılara taşımak için çalışacağız.

Voleybolun dışında ülkemizde gelişmekte olan tenis sporuna yönelik çalışmalarımız da var. Bu kapsamda, tenisimizin parlayan yüzü Zeynep Sönmez’e sponsor olduk. Bu genç raketimizin uluslararası başarılara ulaşması için desteğimizi sürdüreceğiz.

Sosyal sorumluluk konusunda da yine yukarıda bahsettiğim gibi Alerji ile Yaşam Derneği ile birlikte yürüttüğümüz atopik dermatitle ilgili sosyal farkındalık yaratmaya çalıştığımız Atopi Okulu projemizi de büyütmek ve atopik dermatit rahatsızlığıyla ilgili bilinirliği ve farkındalığı artırmak istiyoruz. Atopik dermatite karşı tüketicilere çözümler sunmak ve kişilerin yaşam kalitesini ve kendine olan özgüvenlerini artırmak bizler için önemli.

Son olarak, Deniz Canlılarını Koru projemiz kapsamında da çalışmalarımız sürecek. 2024’te yeni projeler bizi bekliyor.

Tüketicilerin satın alma davranışlarını en çok ne etkiliyor? Sizin ürünleriniz bu tercihler arasında nasıl konumlanıyor?

Tüketicilerin, işlevsel ve çoklu kullanımlı ürünleri tercih etme eğiliminde olduklarını gözlemliyoruz. Cilt bakım rutinlerini basitleştirmek istiyorlar ve ürünlerin birden fazla amaca hizmet etmesini tercih ediyorlar. Aynı üründe birden fazla fayda artık ürüne değer kazandıran bir özellik olarak öne çıkıyor. Tüketiciler, cilt bakımı ürünlerinin sadece güzellik için değil, aynı zamanda sağlık için de faydalı olmasını bekliyor. Bunun sonucu olarak içeriklerde vitaminler, antioksidanlar, hyalüronik asit gibi faydalı içeriklerin bulunduğu ürünler ilgi görüyor. Dermokozmetik alanında yeni teknolojilerin kullanılması da trendler arasında. Öte yandan çevreye duyarlılık da hızla artıyor ve bununla birlikte insanı ve toplumu gözeten, fark yaratan markaların ürünleri ilgi çekiyor.
Yeni dünya düzeniyle birlikte değişen satın alma davranışlarını takip etmek ve bu doğrultuda yeniliklere imza atmak marka olarak bizim de faaliyetlerimiz arasında. Ancak bunun çok öncesinde ürünlerin formüle edilme şekli başlı başına bizi farklı kılan noktalardan. Cildin ekosistemini korumayı ve doğal mekanizmalarını güçlendirmeyi amaçlayarak hazırlanan Bioderma ürünleri; cildin ekolojisi ve biyolojisini birleştiren bilimsel bir yaklaşım sunuyor. Her cildin ihtiyacına yönelik ürünlerle ise tüketicinin isteklerine yanıt veriyor. Çevreye karşı dost içerikler geliştirmeye devam ederken topluma karşı taşıdığımız sorumlulukla sporu ve sporcuyu destekliyoruz. Markanın tüketiciye, çevreye ve topluma karşı attığı her adım sektörde kendi konumunu yaratıyor.

2024 hedeflerinizden söz eder misiniz?

Şirket olarak sürdürülebilirlik, toplumsal sorumluluk ve toplumsal fayda sağlama yaklaşımı ile ekobiyolojik ilkeler çerçevesinde gerçekleştirdiğimiz üretimimizde yeni teknolojilerle yol almak istiyoruz. Tüketici için yarattığı değer ve faydası yüksek, çevreye ve doğal yaşama zarar vermeyen, sürdürülebilirliğe katkı yapan ürünler sunmak için çalışacağız.

Bunun için benimsediğimiz yaklaşımı ekobiyoloji olarak tanımlıyoruz ve bunu güçlendirmek istiyoruz. Cildin biyolojisini ve ekolojisini birleştiren ekobiyoloji, cildin çevresiyle etkileşimde olan, doğal mekanizmaları koruması gereken ve sürekli gelişen bir ekosistem olduğu prensibine dayanıyor. Yani cildi gerektiğinden fazla tedavi etmeye çalışmak yerine ona doğal mekanizmasını koruyarak düzgün bir şekilde nasıl çalışması gerektiğinin öğretilmesi gerektiğini savunuyoruz. 

Üretimden tüketime olan sürecin her aşamasında çevre dostu olacak şekilde tasarlanmış ürünlerimize daha çok tüketicinin erişimini sağlamayı hedefliyoruz. Sosyal sorumluluk çalışmalarımızla toplumsal gelişime destek olmayı sürdüreceğiz. Türkiye Voleybol Federasyonu ile iş birliğimiz devam ederken sporun ve sporcunun da her zaman yanında olacağız.

Son olarak, Türkiye’de kozmetik sektörünü ve dermokozmetik alanındaki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Sahip olduğu genç nüfus ve Türk insanının kişisel bakımına, cilt sağlığına verdiği önemin giderek artması nedeni ile Türkiye küresel dermokozmetik pazarı için önemli bir ülke haline geldi. Bizim işimizde Türkiye grup içinde en fazla büyüyen ilk 3 ülke arasında yer alıyor. Bu sektörde dünyada hâkim olan trendler Türkiye’de de güçleniyor. İşlevsel ve çoklu kullanımı olan, çevreye karşı duyarlı ürünler ve geri dönüştürülebilir ambalajlar tüketicinin ilgisini artıran etkenler. Başta Z kuşağı olmak üzere genç kuşaklarda bu yöndeki beklentiler çok güçlü. Dolayısıyla bu beklenti ve ihtiyaçları karşılayan markaların rekabet gücü ve büyüme hızı artacak. Bioderma’nın bu dinamik ve hızlı büyüyen pazarda daha da öne çıkacağına inanıyoruz.KASIM2023