Türkiye’deki en büyük kimyasal tanker filolarından biriyiz
Lojistik açıdan ülkemizin önemi her geçen gün artmaya devam ediyor. Bu çerçevede gelişen deniz yolu taşımacılığı dönem dönem gözden düşse de uluslararası ticaretin can damardı olmaya devam ediyor. 2008 yılında sektöre adım atan YMN Tanker, Türkiye’nin en büyük kimyasal tanker filosuna sahip firması olarak karşımıza çıkıyor. Sektörün içerisinde bulunduğu durumu ve bu çerçevede YMN Tanker’in yönelimlerini konuşmak için bir araya geldiğimiz YMN Tanker Genel Müdür Yardımcısı Yaman Şen, kamuoyunun merak ettiği soruları cevapladı.
Türkiye’de tanker taşımacılığının geldiği noktayı aktarır mısınız?
2008 yılı öncesinde Türkiye’de çok sayıda tanker üretimi yapıldı. O dönemde navlun fiyatları yüksekti ve Türkiye’de çok sayıda bu tanker gemilerini üretecek tersanelerimiz vardı. 2008 yılı kriziyle birlikte bu gemiler tersanede üretim halinde iken birçok armatör kaparosunu yakarak üretimi iptal ettiler. Gemilerin hepsi tersanelerde kaldı. Türk tersaneler de iptal edilen gemileri kendi finansal gücüyle bitirmeyi başardılar. Bitiremeyenlerde oldu. Fakat 2008 yılından sonra Türkiye’de çok sayıda kimyasal tanker armatörü oluşmaya başladı. Yalnız bu süreçte sonra gemi sayısı artınca piyasa çok kötü bir döneme girmiş oldu. Sadece 2015 yılında sektörde bir artış yaşandı. Onun dışında yıllardır kötü giden bir dönem yaşadık.Çünkü arz talep dengesi bozuldu.YMN Tanker olarak bizde 2008 yılında inşası iptal edilen gemilerle sektöre girdik ve halen devam ediyoruz.
2022 yılı açısından bakacak olursak bugün piyasanın geldiği nokta nedir?
Covid döneminde konteyner piyasası yükselişe geçti fakat o sektörde de yıllardır kriz yaşanıyordu. İki sene de o açıklarını kapattılar, şimdi ise tekrar fiyatların düştüğü bir dönemi yaşıyorlar. Yine kuru yük piyasasına baktığınızda onlarda benzer sorunları yaşıyorlar. Bugün 180 bin tonluk kuru yük gemisi sipariş istediğinizde 65 milyon dolar ödeme yaparsınız, buna karşın geminin sonra ki 10 yıl ortalama kazancını bilemezsiniz. Büyük rakamlar ödeyip yatırım yapıyorsunuz fakat karşılığını alamıyorsunuz. Çünkü sürekli değişkenlik gösteren parametreler var. Tanker tarafına baktığınızda orada da benzer sorunları görüyoruz. Rusya – Ukrayna savaşından sonra son birkaç ayda artış yaşanmaya başladı.
Rusya-Ukrayna savaşı sektörü nasıl etkiliyor?
Navlun açısından risk alan armatörler kazançlı çıkabilir. O bölgeye sefer yapmadan önce kiracının kim olduğuna iyi bakmanız gerekiyor. Ambargo uygulanıyor mu, şirketinde sorun var mı? Bu konuda avukatlar ciddi mesai harcıyorlar. Eğer yasal olarak uygunsa firmalar gemilerini gönderiyor.
Sıvı kimyasallarıyla ilgili devlette limanlara destek veriyor, yeni depo alanları kuruluyor. Bu durum taşıma tarafına yansımıyor mu?
Türkiye limanlarında şu anda Karadeniz’de ki guncel durumdan dolayı depolama açısından bir yoğunluk yaşanıyor. Rusya, Çin ve Hindistan’a ham petrol satıyor.Alan ülkeler petrolü rafine edip ve Avrupa’ya satıyor. Avrupa diyor ki ben petrolü Rusya’dan değil, Çin’den aldım. Oysa Rus petrolünü Uzakdoğu’dan en az 3 katı fiyatına almış oluyor.
YMN Tanker olarak siz sektörün neresindesiniz?
YMN Tanker olarak biz Türkiye’deki en büyük kimyasal tanker filolarından biriyiz. Yaklaşık 13 tane gemimiz var. 2008 yılından sonra bu işe girdik. Daha sonrasında da bu işin geleceğine inandığımız için 3-4 sene içerisinde 6 tane gemi yaptık. 1 tane de satın alma yaptık. Bu sektörün geleceğine inanıyoruz. Sektördeki rakiplerimize göre yaş ortalaması düşük bir filoya sahibiz. Piyasada da kiracılar 15 yaş üstü gemilere sıcak bakmıyor. Tersanelerde de şuanda kuru yük ve konteynır gemileri üretimi daha ağırlıklı ilerliyor.Bizde bu gelişmeleri gördüğümüz için gelecekte bu piyasada ciddi bir boşluğun oluşacağını düşünüyoruz.Yeni inşaa tanker sayısı ciddi anlamda azaldı.Bu durum da gelecekte bize avantaj sağlayacaktır.
Avrupa’da Paris İklim Anlaşması gemilerin daha çevreci olmasını sağlamıyor mu, bu nedenle yeni gemilere ihtiyaç yok mu?
Çevre anlaşmaları çerçevesinde her yıl yeni bir uygulama maalesef geliyor. Yakıt alternatifleri bir bilinmezlik içinde. Bu yatırımlar çok büyük yatırımlardır. 2023 yılından sonra karbonla ilgili bir değişiklik çıkardılar. Her yıl yeni bir çalışma yapılıyor. Oysa ki yapılacak değişikleri tersaneler,makina ve ekipman üreticilerine şart koysalar biz yeni inşaa alırken onların istedikleri standartlarda gemiyi almış oluruz veya yapmış oluruz.
Kamu ile bu sorunları görüşmüyor musunuz?
Deniz sektöründeki değişiklikler veya çıkarılan kanunlar herkesi zorluyor. Yapılan bir değişikliğe hepimizin uyma zorunluluğu var. Çünkü bu değişikliği yapmazsak gemiyi işletemeyeceğimizi ve hiç bir kiracinin gemiyi kabul etmeyeceğini biliyorlar.
Fakat bu işlerde çevre yatırımları büyük önem taşıyor. Kocaeli Körfez’deki bir limanda petrol sızıntısı yaşandı ciddi boyutlarda denize zarar verdi.
Gemilerinizde istediğiniz kadar önlem alın, buradaki en büyük sorunlardan biri insan faktörüdür. Yükleme boşaltma operasyonları çok dikkatli ve kontrol edilerek yapılmalıdır. Çevre yatırımlarına geliyor olursak yeni teknoloji ve çevre uygulamaları çıkartıyorlar gemideki çalışanlardan kaç kişi bunların eğitimini alıyor. Gemide çalışan kişilerin öncelikle eğitimli olması gerekiyor. Alternatif yakıtlar konusunda bilgisinin olması gerekiyor. Buradaki eğitimin temeli oturtulursa sorunlar minimuma iner diye düşünüyorum.
Bu alanda en çok konuşulan konulardan bir tanesi de kaçakçılık oluyor. Deniz tarafında artık akaryakıt kaçakçılığı sorunu bitti mi?
Bu konuda hiçbir bilgim yok.Hiç duymadım.
Siz bu yatırımları yaparken devletten beklentileriniz nelerdir?
Bizim en büyük sorunumuz finansmandır.Avrupa ülkeleri çok düşük faiz oranlarıyla kredi kullanıyor, biz Türkiye’de çok yüksek faizlerle baş ediyoruz. Durum böyle böyle olunca rekabet gücümüz azaılıyor.KASIM2022