Arazi için bir fabrika alınmaz

2006 yılında Kayacık Tuz özelleştirmesine katılarak tuz sektörüne giren Mutlucan Tuz, sektörde yakaladığı başarıyı şeker sektörüne de aktarmak istiyor. Şeker fabrikalarının özelleşmesiyle ilgili eleştirilen birçok hususa cevap veren Mutlucan Tuz Yönetim Kurulu Başkanı Birol Mutlu, eleştirmek yerine bu fabrikaları nasıl çalıştırabiliriz, nasıl ihracat yapabiliriz bunları konuşulması gerektiğine vurgu yaptı.

Elbistan Şeker Fabrikası’nın ihalesini kazandınız, hayırlı olsun. 2006 yılında da Kayacık Tuz ihalesini kazanmıştınız, bu alanda geldiğiniz noktayı aktarır mısınız?

Biz orada yaptığımız yatırımlarla birlikte firmayı gayet iyi bir hale getirdik.  Çalışmalarımız tamamladık ve ihracat yapmaya başladık. Tuz ucuz bir ürün olması nedeniyle ihracat yapmanız çok zor, biz sektörün bu handikabına rağmen ihracat yapmayı başardık. Burada en önemli konulardan biri de Mutlucan Tuz’un giderleri TL, ihracat gelirleri ise döviz bazında olması nedeniyle karlılığımızı arttırdık.  70-80 bin tonluk üretim kapasitesine çıktık. Şuanda fabrikada 50 kişi çalışıyor. Tuz konusunda gerekli bilgi birikimi ve ticari sistemi oluşturduktan sonra şeker sektörüne girme kararı aldık ve ihalelere katıldık. Girdiğimiz ihaleler sonucunda Elbistan Şeker Fabrikası ihalesini kazandık.

Elbistan Şeker Fabrikası’nı gezdiniz mi, gözlemleriniz neler?

Fabrikayı gezdik. Gerekli bilgileri ihaleye katılan herkese bildirdiler. Fabrika için yapılması gerekenleri aktardılar. Bu fabrikalardaki üretim sistemiyle tuz sektöründeki üretim sistemleri birbirine benziyor. Tuz sektöründe tuzlu suyu alıyorsunuz, suyu buharlaştırıyorsunuz, şeker fabrikalarında da pancarın içindeki şekeri alıp, suyu buharlaştırıyorsunuz. Yüksek teknolojili bir iş değil. Fakat fabrikada gerekli bakımların yapılması gerekiyor. Kazanların elden geçmesi gerekiyor. Enerji konusunda doğalgaza geçilebilir. Bu yıl fabrikada üretim yaparak tüm eksiklikleri tespit edip yatırımlara başlayacağız.

İhalelerden sonra döviz kuru nedeniyle fabrikaların daha ucuza satıldığı ve değerinin düştüğü belirtiliyor. Sonrasında döviz karşılığında ihale kazananlarının kar ettiği belirtildi. Siz bu düşünceye katılıyor musunuz?

Bir malın değeri dövizle hemen artmaz ve değerinin artmasının da bir önemi yoktur. Çünkü bizler bu fabrikaları işletme üzerine aldık. Fabrikaları işletip verimli çalıştırabilirsen borcunu ödersin. Burada önemli olan bizim fabrikayı ucuza almamız değil, mesele fabrikayı karlı çalıştırıp çalıştırmayacağımızdır. Fabrika değerinin bu açıdan bir önemi yoktur. Şeker Türkiye’de çok pahalı bir sektördür, devlet desteğiyle ayakta duruyor. Bugün devlet şeker konusunda ithalin önünü açtığı an sektörün tamamı biter. Türkiye’de şeker 800 Dolar, yurt dışında 400 Dolar iken yurt dışıyla nasıl rekabet edeceğiz.

Elbistan Şeker Fabrikası’nı özelleştirme ihalesine girmeden kotası düşürüldü. Var olan kota sizin karlı bir şekilde işletmenizi sağlayabilir mi?

Elbistan’da kota 50 bin tondur. Fakat Elbistan Şeker Fabrikası’nda 50 bin tonluk üretim hiç yapılmamış. Ortalama 40-45 bin ton civarında üretim yapılmış. Geçen yıl ilk defa 51 bin ton yapılmış. Zaten fabrika 3-4 ay çalışıyor.

Fabrika özelleştiği dönemde bölgedeki çiftçiler, eğer fabrikaya başka bölgelerden pancar getirilirse biz ürünü nereye satacağız diye karşı çıktılar. Sizin böyle bir düşünceniz var mı?

Bir ürünü bir bölgeden başka bir bölgeye getirmenizin de nakliye bedeli vardır. Elbistan’da fabrikaya yakın bölgelerde ekimler olduğu için daha az nakliye gideriyle üretim yapabiliyorsunuz. 100 km ilerde bulunan araziden pancar getirirseniz onun bir bedeli vardır. Başka bölgelerden daha ucuza pancar alamazsınız. Herkes pancarın fiyatını devletin desteğini biliyor. Kotalar yine aynı şekilde devlet tarafından düzenlenmiş. Zaten fabrikanın kapasitesi bellidir. Fabrikanın yanında bulunan araziden ürün almayıp, uzak bir bölgeden pancar getirmenin mantığı olur mu? Burada önemli olan insanların bize verdiği fiyatların makul seviyelerde olmasıdır. Fiyatın aşağıya veya yukarıya çekilmesinden bahsetmiyorum. Bir malın maliyetinin ekonomik oluşu bizim açımızdan yeterlidir. Elbistan’da bir bedel karşılığında ürünü alıyorum fakat bende bu ürünü başka bir yere satıyorum. Sonuçta herkes kazanç sağlamak istiyorsa bizde fabrikanın kazanmasını istiyoruz. Van’da da şekerin fiyatı, İstanbul’da da şekerin fiyatı aynıdır. Biz Elbistan’daki ürünlerimizi Van’da satabilir miyiz, satamayız. Çünkü her bölge önce kendi bulunduğu bölgede ürünlerini satmaya çalışıyor. Aynı şekilde pancar almak için de Malatya’dan ürün istesek Malatya’da da şeker fabrikası var. O yüzden önceliğimiz fabrikanın bulunduğu bölgelerdir.

Özelleştirme esnasında fabrikaların başka bölgelerden de ürün alışının önü açılınca çiftçilerde bu konuda haklı olarak bizim ürünlerimiz ne olacak diye soruyorlar.

Bir fabrikanın başka bir bölgeden ürün alabilmesi için pancar fiyatlarının çok pahalı olması gerekiyor ki fabrika uzak bölgelere yönelsin. Burada önemli olan pancar fiyatlarıdır. Bu bir hesaplama işidir.  Bu sektörde maliyetinizi düşünmeyi başarırsanız pazarda kolaylıkla yer alırsınız, fakat maliyetlerinizi yüksek tutarsanız ürünlerinizi satamazsınız. Burada maliyetler dışında pancardaki şeker oranı da çok önemlidir. Elbistan’ın sıkıntılı olan yanı da budur. Pancar içindeki şeker oranı bölgede çok düşüktür. Bu durum eken için de zarar, fabrika açısından da zarardır. Durum böyle olunca daha fazla pancar işleyip daha az ürün elde etmek zorunda kalıyorsunuz. Bir bölgede 8 kilo pancardan 1 kilo şeker elde ediyor, başka bir bölgede 7 kilodan 1 kilo şeker elde ediyor. Bu durum bir zarardır. Bölgenin iklimi, toprak yapısı böyle olduğu için bu duruma yapılacak bir şey yoktur diyemeyiz. Bunun için gerekli Ar-Ge çalışmaları yapılarak, şeker oranını yükseltmek için gerekli iyileştirmeler yapılacaktır. Yüzeysel olarak diğer fabrikalarla karşılaştırdığınız da Elbistan’ın durumu budur. Bize getirilen pancardan çıkan şeker oranı ne ise biz de ona göre fiyat vermek zorunda kalacağız. Diğer türlü fabrika olduğu gibi zarar eder.  

Devletteyken bu ödemeler yapılıyor muydu?

Hayır, devlette de fazla ödeme yapılmıyordu. Pancar fabrikaya geliyor, oranları ölçülüyor ona göre ödeme yapılıyor.

Fabrikaların 3-4 ay çalışmasından ziyade Konya, Kayseri Şeker Fabrikaları farklı ürünlere de yönelerek daha uzun bir dönem çalışmaları sağlanıyor. Siz bu noktada farklı ürünlere de yönelecek misiniz?

Devletin verdiği bir kota var, 50 bin ton şeker ve 400 bin ton pancar işleyebiliyorsunuz. Bölgede 400 bin tondan fazla ürün ekemezsiniz. Bunun dışında ihracat yapabilen fabrikalarda C Kotası uygulanıyor ve orada üretim serbesttir. Fakat ihracat yapmanız çok zordur.

Şeker fabrikaları özelleştirilirken devlet 5 yıllık üretim anlaşması yaptı, bu süre borçların ödemesine yeter mi?

Devlet 5 yıl şarttı oluşturdu ve bu süre içinde de 50 bin tonluk kota oluşturuldu. Fabrika yatırım maliyetini 5 yılda çıkartamaz. Ortalama 10-12 yılda çıkartacaktır.

Fabrikada yapacağınız yatırımlar bahseder misiniz?

Fabrikada yapılacak işlerimiz var. Öncelikle bir paketleme işine girebiliriz. Pancar küspesi konusunda yatırımlar olabilir. Diğer fabrikaları incelediğimizde onlar da güzel çalışmalar yapmışlar, biz de yapabiliriz. Bize yardımcı olacaklarını da düşünüyoruz. Zaten her fabrika birbirine yardımcı olmalıdır. Biri bir gelişme sağlarsa bu bilgisini herkesle paylaşmalıdır.

Fabrikada ürün çeşitliliği yapılabilir mi? Bugün gofret ürüten şeker fabrikaları mevcut.

Eğer yapabilirsek bizde ürün araştırması yapacağız. Baklava yapamayız ama şekerden üretilen ürünler ne ise araştırmasını yapacağız. Tuz ihracatını bize yapamazsınız dediler, sonuç itibariyle bunu başardık. Şeker konusunda da ham maddeyi düşünüp ne yapabileceğimize karar veririz. Sonuçta bu fabrika 4 ay çalışıyor, diğer 8 ayda insanları çalıştırmak için sistem kurmanız gerekiyor.

Elbistan’daki pancar ekicileri kooperatifinden çiftçiler eğer size gelirse birlikte hareket ederek yeni üretimler yapabilir misiniz?

Tabi ki yaparız. Yeter ki karlı, mantıklı yatırımlarla gelsinler. Çiftçinin de fabrikanın da kazanabileceği bir model oluşturalım. Biz tuz sektörüne girdiğimizde krediler çektik, yatırımlar yaptık ve kredilerimizi ödedik. Şimdi ise şeker sektörüne giriyoruz. Yine yatırımlar yapıp, kredilerimizi ödedikten sonra yeni yatırımlar için her zaman açık olacağız.

Bölge çiftçilerimiz kafası karışık iken sizin vermek istediğiniz mesaj var mı?

Kimsenin kafası karışmasın. Eski düzen ne ise aynı şekilde devam edecektir. Devlet bize 5 yıllık üretim şartı koydu fakat biz oradan 5 yıl sonra gitmeyeceğiz. Kıyamete kadar çalışacağız. Bu sektörler uzun vadeli sektörlerdir. Herkes arazi için yapıldı diyor fakat arazi için bir fabrika alınmaz. Hiçbir fabrika da ucuza gitmedi. İhale yapılırken bir anda kendi belirlediğiniz fiyatların bile üstüne çıkıyorsunuz. Bir ihalede verdiğim fiyatı unuttuğum dahi oluyor. O yüzden hiçbir fabrika ucuza satılmadı. Herkes ihaleye katılıyor. Bende çok fazla ihaleye katıldım, Elbistan Şeker Fabrikası ihalesini kazanabildik. Arazi değeri nedeniyle alındı deniliyor, bu arazi sanayi arazisidir, konut arazisi şeklinde fiyat çıkartamazsın. Çıkarmak isteseniz dahi Elbistan arazi yatırımı için uygun bir yer değildir. Bu konularda eleştirmek yerine bu fabrikayı karlı nasıl çalıştırabiliriz, nasıl ihracat yapabiliriz, herkesin kazanabileceği bir modeli nasıl oluşturabiliriz, bu konuları tartışmalı ve araştırmalıyız.

MART 2019