Dünyada Sosyal İnovatif Uygulamalar

Dünyada gençlerin problemlerini çözmede yenilikçi yolların keşfedilmesi adına yol gösterecek pek çok çalışma bulunmaktadır. Bunların hem gençler için yapılan yenilikler hem de gençler tarafından inovatif bir biçimde gerçekleştirilen çözümler olduğu görülmektedir. İyi örneklerin analiz edilerek gençlerin bizzat kendilerinin girişimleriyle yine onlara dönük yenilikçi faaliyetlerin ortaya konması Türkiye’nin geleceğinde sosyal alanda yeşerecek inovasyonlara ilham kaynağı olabilecektir. Dolayısıyla iyi uygulamaların Türkiye şartlarına uygun bir şekilde yeniden modellenebilmesi sağlanabilir.

Zaman Bankacılığı: Spice

Zaman bankası platformları dünya genelinde hem misyon hem de mekan odaklı olmak üzere farklı büyüklüklerde bulunmaktadır. Bu yöntem özellikle serbest pazar sisteminin pek önemsemediği yaşlı bakımı, tamir, komşulara yardım gibi gönüllülük esasına dayanan işleri teşvik etmek ve ödüllendirmek için kullanılmaktadır. Kişi bu tip toplumsal hizmetler için harcadığı “zaman” ölçüsünde benzer hizmetleri alabilmek için para yerine “zaman” kazanır veya zamanını bağışlar. Örneğin başta ABD ve İngiltere olmak üzere tüm dünya genelinde faaliyet gösteren Hourworld platformu 2017 verilerine göre 46 bin üye ve 733 topluluğu bir araya getirmiştir. Bu sayede bugüne dek 2 milyondan fazla zaman hizmeti sunulmuştur.

Benzer şekilde 2008’de İngiltere’de başlatılan Spice zaman kredisi sistemi her kesimden insanın para yerine zaman kullanarak hizmet alıp verebildiği bir sosyal girişimdir. Klasik zaman bankacılığından farklı olarak Spice yerel kamu ve diğer sivil toplum kurumlarıyla iş birliği yaparak bireylerin kazandıkları kredi karşılığında ücretsiz bilet (konser, maç, tiyatro, sinema vb.), kurs ve diğer aktivitelerden faydalanma şansı sunmaktadır. Bu şekilde 30 binden fazla kişi ve yüzlerce kuruluş sisteme dahil edilerek içinde yaşadıkları topluma fayda sağlamalarına imkan tanımaktadır. Bu ve benzeri zaman bankacılığı sistemleri özellikle çocuk ve gençlerin topluma kazandırılması, sosyalleşmesi ve yeteneklerini sosyal etkiye dönüştürecek potansiyellerinin ortaya çıkarılmasında oldukça etkili olmaktadır.

Spice ve benzeri zaman bankacılığı girişimlerinin genelde öncelikli hedefi sosyal fayda elde etmek olan ve aynı zamanda kazandığı parayı yine toplumsal amaç için kullanan şirket veya sivil toplum örgütleridir. Bu tür girişimlerin birlikte çalıştığı kurum ve kuruluşlar incelendiğinde ulusal ve yerel pek çok devlet kurumuyla iş birliği içinde olduğu ve devlet tarafından himaye edildiği görülmektedir.

Modern Yaşlanma Girişimi

İsveç hükümetinin öncülüğünde yürütülen modern yaşlanma girişimi çerçevesinde bir dizi etkinlik gerçekleştirilmektedir. Bu girişim “modern yaşlanma” kavramını geliştirerek yaşlı insanların günlük yaşamlarını kolaylaştıracak yaratıcı fikirleri ön plana çıkarmaya, uygulanabilir olanlara ise gerekli fonu sağlamaya çalışmaktadır. Projenin ilk aşamasında genel itibarıyla yaşlıların sosyal ve ekonomik durumları, sağlık şartları, bulundukları yerler gibi konularda ön araştırma yapılmaktadır. Projenin ikinci safhasında temel fikir aşaması yani ön araştırmada ortaya çıkan sonuç doğrultusunda yeni çözüm fikirleri geliştirme, liderlik özellikleri, bir iş planının yazılması ve bağış toplama gibi alt başlıklar yer almaktadır. Projenin üçüncü ve son aşamasında ise uygulama kısmı bulunmaktadır. Bu aşama pilot uygulamalarını (planla, yap, çalış ve uygula), tanıtım çalışmalarını, sosyal medya ve çevreyle iletişimi ve son olarak kapsamlı bir sunumu içermektedir.

Programın sonunda yaşlı insanlar için inovasyon ve girişimcilik konularında en beğenilen öneriye 50 bin İsveç kronu verilmiştir. Düzenli olarak her yıl gerçekleştirilen proje kapsamında şu ana kadar birçok fikir geliştirilmiş ve hayata geçirilmiştir. Örneğin bir cep telefonu yazılımıyla en yakında olan gönüllü genç talepte bulunan yaşlı bir vatandaşın alışverişini yapabilmektedir. Diğer bir uygulamada ise evinde yalnızlık çeken yaşlı insanların hem sohbet edebilecekleri ortamı oluşturmak hem de finansal bir getiri elde etmek için müsait odalarını gençlere kiralayabilecekleri bir sistem devreye sokulmuştur.

Aktif yaşlanmaya ilişkin çabalar genç ve yaşlıların atıl haldeki kaynaklarını (tecrübe ve bilgi, mekan, zaman vb.) yeni yöntemlerle yine kendi yararları doğrultusunda değerlendirmeye yöneliktir. Bu bağlamda gençler empati yapabilme, sorunu yerinde görüp çözebilme, iş birliğinde bulunabilme ve yenilikçi bir sosyal girişim kurabilme gibi kazanımlar edinmektedir.

Magic Bus (Sihirli Otobüs)

Magic Bus Hindistan’ın eğitim imkanlarının ulaşamadığı ve altyapının yetersiz olduğu bölgelerinde faaliyet gösteren, genç ve çocuklara sadece eğitim değil rehberlik hizmeti de veren bir girişimdir. Proje kapsamında eski bir otobüs tamamen yenilenerek seyyar bir sınıf haline dönüştürülmüştür. Gidilen bölgelerde bu otobüs kullanılarak eğitim çağındaki çocuklara seminerler düzenlenmekte, yakın bölgelere geziye götürülmekte, aynı zamanda onlara farklı alanlarda rehberlik hizmeti sunularak katılımcıların geleceğe hazırlanmasına destek verilmektedir. Yapılan değerlendirmeler Magic Bus’ın gittiği bölgelerdeki çocuk ve gençlerin gelecekte iş sahibi olmaları, eğitim düzeylerini artırmaları ve çevrelerine fayda sağlamalarına yadsınamaz katkı sunduğunu ortaya koymuştur.

Magic Bus yeni bir bölgeye geldiğinde ilk olarak otobüs personeli tarafından aileler, yerel organizasyonlar, okullar ve bölgedeki kamu yetkilileriyle yapılan görüşmeler neticesinde toplumun karşılaştığı öncelikli sorunlar tespit edilmektedir. Bölgedeki yaşça büyük gençler ilgili küçük çocuklara eğitim vermektedir. Bu proje oldukça etkilidir. Zira yetiştirilen gönüllü gençlerin bölgeye ilişkin ihtiyaçları bilmeleri ve sorunların içinden gelmeleri sebebiyle çocuklarla yakınlaşmaları çok daha kolay olmaktadır.

Eğitimler sırasında her iki cinsiyetin de liderliği üstlenebileceğini göstermek amacıyla bir kadın ve bir erkek eğitimci tarafından 50 çocuğa kadar olan gruplara haftalık dersler verilmekte ve bu çocuklar çeşitli oyun, gezi ve etkinliklere dahil edilmektedir. Altı aylık bir süre boyunca gençlerin yabancı dil, bilgisayar ve finans gibi başlıca konularda eğitim almaları sağlanmaktadır. Proje çerçevesinde gençlerin ilgi duydukları alanlar belirlenerek yönlendirme yapılmakta, bu alanlarda iş bulmaları için de yardımcı olunmaktadır. Proje yerel halktan destek aldığı gibi kendilerine iş bulan eski öğrenciler tarafından da farklı şekillerde desteklenebilmektedir.

Magic Bus bir taraftan çocukların bakış açısını değiştirmek, geliştirmek ve gençlere iş bulmalarında yardımcı olmak amacını taşımakta diğer taraftan aileleri eğitim ve kariyer imkanları konusunda bilgilendirerek toplumun her kesiminde değişime giden yolu açmaktadır. Gençler hem kendilerine güvenen bir grubun (Magic Bus sistemi ve eğitimcileri) hem de ailelerinin desteğini arkalarında hissederek geleceğin başarılı ve eğitimli bireyleri olarak toplumdaki yerlerini almaktadır. Hindistan’da toplumun yüzde 9’u üniversite mezunuyken bu programa katılan gençlerin yüzde 71’i üniversiteden mezun olmuş durumdadır. Programa katılan kız çocuklarının ise yüzde 98’inin ortaokula devam ettiği ve bu oranın ülke ortalamasının oldukça üstünde olduğu belirtilmektedir.

Sosyal inovatif niteliği taşıyan bu uygulamayla gençler her şeyden önce kendilerine güvenmeyi ve “Ben de yapabilirim” demeyi öğrenmektedir. Ayrıca bir yandan liderlik becerilerini edinirken diğer yandan sosyalleşerek birlikte iş yapabilme, empati kurabilme ve sorunu tespit edip çözebilme kabiliyetlerini geliştirmektedir.

Ağaç Gezegeni Oyunu (Tree Planet)

Güney Kore’de sosyal inovatif çalışmalar yapan sivil toplum örgütlerinden biri olan Umut Enstitüsü (The Hope Institute) ağaç dikmeyi amaç edinen bir cep telefonu oyunu geliştirmiştir. İlk başta sıradan gibi gözükse de oyunun yaratıcı tarafı oynayan çocuğun belirlenen yerlerde ormanlaştırma çalışmalarına destek veren bir girişimin parçası haline gelmesidir.

Sistem şu şekildedir: Oyunu oynayan kişi karşısına çıkan düşmanlarla savaşıp fidanları korumaya çalışmaktadır. Koruyabildiği sayıda ağaç belirlenen bir yere dikilmektedir. Bu oyun aracılığıyla 10 ülkede 73 ağaçlandırma alanında 500 bine yakın ağaç dikilmiştir. Sistem ağaçlandırma çalışmalarına kaynağı iki şekilde sağlamaktadır: Birincisi oyunun içine yerleştirilmiş firma ya da kurum reklam sahipleri ağaç dikmek için gereken masrafı üstlenmektedir. İkincisi ise herhangi bir firma ya da kuruluş sosyal sorumluluk projesi kapsamında dikilecek ağaçlara veya ormana sponsor olmaktadır. Bu süreçte ağaçlandırma çalışmaları için hangi bölgenin seçileceğine ilgili devlet kurumlarıyla istişare yapılarak karar verilmektedir. “Tree Planet” girişimi çevreye sağladığı fayda nedeniyle Güney Kore merkez ve yerel hükümetleri tarafından çeşitli ödüllere layık görülmüştür.

Ağaç dikimini eğlenceli bir şekilde teşvik eden ve alternatif kaynak oluşumunu sağlayan Tree Planet uygulaması bireylere –kullanıcıların yaş grubu dikkate alınırsa özellikle çocuk ve gençlere– çevre duyarlılığı, iş birliği ve birlikte iş yapma becerisini geliştirme gibi imkanları sunmaktadır. Ayrıca çevre sorunlarından birinin çözümü için verdikleri destek hedef gruba iç huzur, manevi tatmin ve motivasyon gibi kazanımları da getirmektedir.

Gençlik Platformları

Küresel olarak bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişim ve hızlı değişim Türkiye’de de dijital teknolojilerin tüm sektörler tarafından etkili bir şekilde kullanılmasını adeta zorunlu hale getirmiştir. Bu ihtiyaç tüm ülkeler açısından toplumsal sorunların çözümü ve demokratik katılımın sağlanmasında etkin bir rol üstlenmektedir. Bu kapsamda ele alınabilecek ve devlet tarafından bizzat sahiplenilen bütünleşik sosyal yardım sistemi, e-devlet hizmetleri, eğitim ve sağlık alanındaki e-dönüşümlerin tümü dijital ortamın olumlu etkisini bir başka ifadeyle dönüştürücü gücünü göstermektedir.

Dijital sosyal inovasyon bağlamında gençlerin ihtiyaçlarına dönük yenilikçi platformların sayısı her geçen gün artmaktadır. Örneğin Avustralya’da depresyonla mücadele eden gençlerin, yaşadıkları olumsuzlukları hafifletmek ve depresyondan kurtulmak için web tabanlı bir platform üzerinden fikir alışverişinde bulunmaları; gençlerin okul seçimini kolaylaştıracak, aynı zamanda da okudukları okul/üniversitede değişmesini arzuladıkları problemlerin çözümüne yönelik eleştiri ve tavsiyelerini yazabilecek LOOP gibi oluşumlar bunlardan sadece birkaçıdır. İngiltere’de faaliyet gösteren sivil toplum örgütü NESTA “Digital Maker” adlı projesiyle gençlerin teknolojiyi sadece kullanmalarından öte onu anlamalarını ve üretmelerini desteklemektedir. Türkiye’de de günden güne yaygınlaşan online platformlardan “Buneiş” gençlerin meslekleri tanıma ve meslek seçimine destek amaçlı kurulan dijital sosyal girişimlerden biridir. Farklı mesleklerden kariyer hikâyeleri görsel olarak sunulmaktadır ve gençler bu hikayelerden gelecekte seçecekleri mesleği tanıma fırsatı elde etmektedir. Girişim ayrıca kariyer koçluğu hizmeti de vermektedir.

Özetle sosyal inovasyonlar günümüzdeki toplumsal problem ve ihtiyaçların etkin ve sürdürülebilir şekilde çözülmesinde yeni bir perspektif sunmaktadır. Bu perspektif beraber üretme, çok sektörlü iş birliği, koordinasyon ve inovasyona dayalı bir yoldur. Bu bakış açısıyla kamu sosyal politika aracı ve finansal kaynak çeşitlemesi olarak sosyal inovasyonlar daha görünür kılınabilir. Yasal düzenlemelerle herhangi bir kişi, kurum veya kuruluşun sosyal girişimleri, yenilikçi ürünleri ve bu mahiyetteki gönüllü faaliyetleri desteklenebilir ve bir online platform veya telefon uygulamasında bunlar paylaşılabilir.

Türkiye’den Örnekler

Türkiye’de farklı aktörlerin önderlik ettiği ve uygulamaya koyduğu sosyal inovasyon örnekleri her geçen gün artmaktadır. Bunlardan bazıları tabandan tavana (Toplum Gönüllüleri Vakfı [TOG] GençBank Programı, Usturlab Genç ve Çocuk Atölyeleri gibi) bir kısmı da tavandan tabana (Genç Gönüllüler Platformu, üniversitelerde kurulan sosyal girişimcilik programları, laboratuvarlar vb.) başlatılan sosyal inovasyonlardır. Bu bölümde Türkiye’deki sosyal inovatif uygulamalara birkaç örnekle yer verilmektedir.

TOG tarafından gerçekleştirilen “GençBank” girişimi Türkiye’deki genç nüfusun toplumsal hayata aktif katılımına pozitif katkı yapmak ve bu sayede “kendi yerellerindeki yaşam kalitesini yükseltmelerine destek olmak” amacını taşımaktadır. Proje gönüllü gençlik gruplarının bir mahalle/ilçe veya şehirdeki gençlerin ihtiyaçlarına yönelik bir hibe programı tasarlamasını, daha sonra ise bunun duyurusu yapılarak ilgili projelere finansal, içerik ve uygulama açılarından destek istenilmesi için kamuoyu oluşturulmasını içermektedir. Proje sorumluları bu sayede hem gençlerin ilgili yereldeki toplumsal katılımlarını artırmaya yönelik bir destek sağlandığını hem de bu çalışmalarla yaşadıkları topluma olumlu katkılar yapmaları için bir imkan sunulduğunu belirtmektedir. Bu kapsamda TOG bugüne kadar 80 ilde 130 kadar gençlik örgütüyle çalışmış ve toplamda 400 binden fazla genç proje gönüllüsüne ulaşmıştır.

Her geçen gün gelişen dijital teknoloji ve online platformlar insanların özellikle de gençlerin yeni yöntemlerle fiziki mekandan bağımsız nasıl bir araya geldikleri ve iş birliği yaptıklarının en güzel örneklerinden birisini oluşturmaktadır. Sosyal inovasyonun sınırları aşan özelliği dijital teknolojilerin yayılmasıyla birlikte gelişmekte, online kanallar kullanılarak bilgi, beceri ve tecrübeler tüm insanlığın kullanımına sunulmaktadır. “Bilgiyi yeniden oluşturmak ve pek çok sosyal ihtiyaca cevap verebilmek için dijital teknolojilerin kullanılmasında toplumun, kullanıcı ve inovatörlerin ortaklaşa yaptıkları, internetten önce hayal bile edilemeyen hızdaki sosyal ve müşterek yenilikler” şeklinde tanımlanan dijital sosyal inovasyon arz ve talep noktasında en çok gençlerin ilgisini çekmektedir. Dijital inovasyon bilginin dijital ortamda paylaşılıp (uygulamalar aracılığıyla vb.) sağlıktan eğitime, ekonomiden topluma pek çok alanda faydalı dönüşümler yapmaya imkan tanımasıdır.

Bilgi toplumuna geçiş eğiliminde olan Türkiye’de bahse konu dönüşümlere dijital sosyal inovasyon ile katkı sunan uygulamalar mevcuttur. Genç insan kaynağı potansiyelini gönüllü gereksinimi duyan yerel kurum ve kuruluşlarla buluşturan “Genç Gönüllüler” projesi dijital sosyal inovasyon örnekleri arasında gösterilebilir. Gençlik ve Spor Bakanlığı bünyesinde kurulan ve yönetilen online platform gençlerin boş zamanlarını toplumsal fayda için kullanabilecekleri ciddi bir imkan sunmaktadır.

Kurumlar (kamu kurumları, kamu yararına çalışan STK’lar, il özel idareleri, yerel yönetimler, halk kütüphaneleri, hastaneler) yukarıda bahsedilen kategoriler kapsamında ilgili proje fikirlerini duyurmak ve sitede yer alan güncel projelere gönüllü bulmak için köprü vazifesi gören internet platformundan faydalanmaktadır. Mart 2018 verilerine göre platforma kayıtlı 1.741 akredite kurum bulunmaktadır. Bunun yanı sıra gönüllülük faaliyetlerinde yer almak isteyerek üye olan –başta gençler olmak üzere– tüm vatandaşlar yine devletin aracılığı sayesinde istedikleri projelere katkı sunma şansını yakalamaktadır. Böylelikle gençlerin dahil olduğu her projeyle oluşturdukları kişisel gönüllülük karneleri kendi kapasitelerini keşfetmelerini ve iyi bir kariyer planlaması yapabilmelerini kolaylaştırmaktadır. Böylece genç birey manevi tatmin, beraber iş yapabilme becerisi, uyum, sosyalleşme, liderlik yapabilme, kendi sorununa bizzat çözüm üretme, yaratıcı olabilme ve vizyonunu derinleştirme fırsatı bulmaktadır.

Diğer taraftan bu platformda gençlerin topluma faydalı bir birey olarak gönüllü faaliyetlere katılmasının yanında kendilerini geliştirecek çevre gönüllülüğü eğitimi, gönüllü itfaiyecilik, temel fotoğrafçılık eğitimi gibi çeşitli kurslara  –gönüllülük karnesi zengin olanlar öncelikli (daha fazla gönüllü faaliyete katılıp iyi performans göstermiş olmak)– gidebilirler. Sistem ise çok basit işlemektedir: Öncelikle gönüllü faaliyette bulunmak isteyen ve topluma faydalı olacak bir proje fikrine sahip kurum veya kurumlar siteye ücretsiz kaydın ardından uygulamak istediği projesini bu site üzerinden genç gönüllüler ekibine göndermektedir. Proje Gençlik ve Spor Bakanlığı bünyesindeki bir ekip tarafından değerlendirilmekte ve altı farklı kategoriye uyduğu takdirde web sitesinde yayımlanmaktadır.

Özetle Genç Gönüllüler platformu aracılığıyla gençler hem gönüllülük faaliyetlerini uygun bir zeminde gerçekleştirebilme hem de enerjilerini faydalı işlere kanalize etme imkanı bulmaktadırlar. Dahası toplumsal birlik ve bütünlüğün sağlanmasında gençleri harekete geçirecek aynı zamanda da kendilerini geliştirecek faaliyetlere katılmaktadırlar. Örneğin ağaç dikimi, atık pil ve mavi kapak toplama gibi çevreci etkinlikler, kamusal alanda çevre temizliği, fakir çocuklara derslerinde yardımcı olma, dil ve müzik eğitimleri, kitap kampanyaları gibi birçok proje gönüllülerle buluşturulmak suretiyle yürütülmektedir. Ayrıca Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde engelli ve yaşlılara yönelik kampanyalarda gönüllü olmak isteyen bireylere imkan sunan yenilikçi projeler de yayımlanmaktadır. Nitekim Etimesgut Devlet Hastanesi’nin yürüttüğü gönüllü olmak isteyen vatandaşların yaşlıları ziyaret ederek onların ihtiyaçlarını (kitap okuma, birlikte vakit geçirme, faturalarını ödeme, alışverişe gitme, doktora giderken yaşlıya eşlik etme vb.) gidermek suretiyle yardım etmeyi hedefleyen “Gönül Komşusu” projesi inovatif uygulamaların en güzel örneklerinden biridir.

Sosyal inovasyonun Türkiye’deki dinamiklerinden olan genç nesil potansiyeli kamunun da desteğiyle bir “değer”e dönüşmekte ve aynı zamanda sosyalleşmelerini sağlayarak gençleri topluma kazandırmaktadır. Nitekim bir yılda Genç Gönüllüler platformuna kayıt olan gönüllü (genç ve yetişkinler dahil) sayısı Mart 2018 itibarıyla 72 bin 862 kişidir. Ayrıca beş faaliyet alanında yayımlanan ilan sayısı 30 bini geçmiştir. Şu bir gerçek ki bu tür projelerin bilinirliğinin artırılması ve duyurulması aşamasında yaşanan birtakım aksaklıklar (sistemin henüz STK’ların kullanımına açık olmaması, bilinirliğinin yetersiz oluşu vb.) giderilirse toplumda ihtiyacı olana yardım etmek, bilgisini, emeğini paylaşmak isteyen nice gönüllüler eğitim, sağlık, spor, çevre gibi alanlardaki projelerde yer alacaktır. Böylece kısa bir süre zarfında oluşan bu gönüllü havuzu yıldan yıla hızla artacak ve bizzat devlet tarafından toplumun harekete geçme kapasitesini geliştiren önemli bir sosyal inovasyon uygulaması haline gelecektir.

Yükseköğretim kurumları ve özellikle üniversiteler bilgi üretme ve aktarma, yenilikçi ve eleştirel bakış açısını yayma ve kaliteli insan gücü yetiştirme gibi nitelikleriyle toplumun geleceğini derinden etkileme potansiyeline sahip aktörlerdir. Bu bağlamda yeni model ve fikirlerin üretilmesi, geliştirilmesi ve uygulanması aşamasında üniversiteler akademik disiplinde elde edilen bulguların pratiğe aktarılması yoluyla sosyal inovasyonun gerçekleştirildiği çevre ve mekanlar haline gelebilmektedir. Zira günümüzde üniversiteler artık sadece eğitim görülen mekanlar olmaktan gitgide çıkmakta, bulunduğu yerdeki ekonomik, sosyal ve kültürel ögelerle sıkı bir etkileşim içine girerek toplumla bütünleşmektedir.

Son yıllarda üniversitelerde veya onların desteğiyle kullanıcı ve inovatörleri bir araya getirecek ve aralarındaki iletişimi güçlendirecek sosyal inovasyon birimleri, laboratuvarlar ve kuluçka merkezlerinin kurulduğu görülmektedir. ABD’de performans bazlı olarak sosyal problemlerin çözümü için danışmanlık hizmeti veren Social Impact BondsLab (Harvard Kennedy School), karar alıcıların geliştirdiği politikalara oluşum sürecinde katkı sunan ve elde edinilen büyük veriler (big data) ışığında ilgili politikanın etkinliği, verimliliği ve sürdürülebilirliğini analiz eden Utah Üniversitesi Policy InnovationLab, Stanford öğrencilerinin yaratıcı düşünceyi benimsemelerine yardımcı olan “Stanford school” olarak bilinen tasarım okulu ve yaşam sürelerinin artmasıyla yaşlıların ihtiyaç ve sorunlarına cevap üreten aynı zamanda da onların potansiyellerinden faydalanmayı hedefleyen MIT AgeLab sosyal inovasyon çalışmaları olarak öne çıkmaktadır.

Türkiye’de ise özel sektör ve sivil toplum alanının çeşitli aşamalarında var olan sosyal inovasyon akademik camianın da ilgisini çekmektedir. Özellikle son yıllarda gençlere dönük sosyal girişimcilik eğitim programları düzenleyen üniversiteler, teknolojik ve ticari inovasyonlarla birlikte oluşturulan çeşitli kuluçka merkezleri sosyal alanda ortaya çıkan ihtiyaçlara cevap verecek nitelikte çalışmalar yürütmektedirler. Koç Üniversitesi Sosyal Etki Forumu, İstanbul Şehir Üniversitesi Kuluçka Merkezi, Sabancı Üniversitesi Sosyal Girişimci Geliştirme Programı, Okan Üniversitesi Uluslararası Mikro Finans ve Sosyal Girişimcilik Merkezi, Özyeğin Üniversitesi Sosyal Değişim LAB (Laboratuvar) ve TED İstasyon bunlardan bazılarıdır. Akademi dışında özel sektör ve sivil toplum örgütleri hatta kamu kurumları tarafından da toplumsal değişim ve dönüşüme ayak uydurabilecek çözümleri tasarlamak ve uygulamak üzere kurulmuş sosyal içerikli laboratuvarlar bulunmaktadır. Politika yapım süreçlerinde inovatif bakış açısıyla geliştirilen yenilikçi uygulamaların tasarlanmasını sağlayan Mindlab (Danimarka), LivingLab (AB), Social Innovation Generation (Kanada) ve La 27e Region (Fransa) kamu bünyesinde kurulmuş sosyal içerikli laboratuvarlardan bazılarıdır.

3-18 yaş arası tüm çocuk ve gençlere bilimi sevdirmek hedefiyle kurulan Usturlab’ın temel amacı genç bireylerin yaşıtlarıyla birlikte aktif katılımcı oldukları bir ortamda bilim ve sanata ilgilerini artırmak, heyecanlarını yitirmeden eğitimlerine devam etmelerini sağlamak ve meraklarını geliştirerek geleceğin mucitleri olabilmeleri için onlara yol göstermektir. 2013’te faaliyetlerine ilk olarak İstanbul’da başlayan ve çeşitli illerde etkinlikler düzenleyen Usturlab her bilim dalından yaş gruplarına uygun atölyeler tasarlayan, hazırlayan ve sunan genç bilim insanlarının bir araya geldiği inovatif bir yapıdadır. Projede çocuklara ekoloji ve biyoloji derslerini sadece kitaptan öğrenmek yerine “yaşayarak öğrenme” imkanı sağlayan “Orman Kaşifleri” gezileri ve çeşitli oyunlarla uzaya dair bilgi sunan “Uzayda Şantiye” gibi etkinlikler bulunmaktadır.

Usturlab’da her bilimsel konu interaktif bir şekilde felsefi bir sorgulamayla başlayıp deneysel, gözlemsel bir süreçten geçirilmekte ve bir sanat faaliyetiyle bitirilmektedir. Böylelikle atölyeye katılan gençlerin zihinlerinde cevaplanmış ve cevabını kendi arayacakları yeni soruların oluşması hedeflenmektedir. Bu girişim kendi düzenledikleri çalışmaların yanı sıra okul larda ve özel programlarda da atölye faaliyetleri gerçekleştirmektedir. Özellikle biyoloji bilimleri, yer bilimleri, doğa bilimleri alanlarında araştırma, gözlem ve deney yapma süreçlerini kapsayan bu atölyeler genç ve çocuk herkesin araştırma, gözlem ve deney süreçlerini zevkle geçirmesini sağlamakta ve onlara pasif bilimden aktif bilime geçme yani “bilim yapma” fırsatı sunmaktadır. Beş yıldır faaliyet gösteren Usturlab sosyal girişimi 43 kurum ve kuruluşla iş birliği yaparak toplamda 89 bin 309 çocuğa eğitim vermiştir. Özetle verdiği eğitim ve atölye çalışmalarıyla eğitim öğretim süreçlerine yeni bir soluk getirmeyi hedefleyen Usturlab sosyal girişimi Türkiye’de tabandan gelişen gerçek bir sosyal inovasyon örneği olup hem amaçları (uygulanan yenilikçi öğrenme metotları vb.) hem de araçları (kullanılan malzemenin ekolojik oluşu, kadın girişimci vb.) bakımından “sosyal” bir girişim olarak değerlendirilmektedir.