Samsun Yurt Savunma Grup Yönetim Kurulu Üyesi Didem Aral: IDEF bizim için stratejik bir buluşma noktası oldu

Türk savunma sanayii ürünlerinin geldiği noktayı uluslararası arenaya gösterme açısından büyük önem taşıyan IDEF fuarına ilgi her geçen yıl artarak devam ediyor. Yapılan fuarda önemli anlaşmalara imza atan Samsun Yurt Savunma Grup Yönetim Kurulu Üyesi Didem Aral, fuarda yaşanan gelişmeleri dergimize aktardı.

IDEF 25 fuarıyla ilgili bir değerlendirme alabilir miyiz?

IDEF 2025, bizim için yalnızca ürünlerimizi sergilediğimiz bir vitrin değil; mühendislik gücümüzü, entegre üretim yapımızı ve küresel vizyonumuzu sahaya yansıttığımız stratejik bir buluşma noktası oldu. Bu yıl standımızda dünyanın farklı bölgelerinden gelen çok sayıda askeri ve diplomatik delegasyonu ağırladık. Gerçekleştirdiğimiz temaslar, SYS Grup’un artık sadece bir üretici değil; sistem geliştirici, çözüm ortağı ve güvenilir bir teknoloji sağlayıcısı olarak konumlandığını bir kez daha gösterdi.

Fuar kapsamında imza altına aldığımız üç ayrı stratejik iş birliği, bu yaklaşımın somut çıktılarından yalnızca birkaçı. Aynı zamanda CANiK, AEI Systems, UNIROBOTICS, CANiK ACADEMY ve MECANiK markalarımızın entegre bir yapı altında sunduğu çözümler; sadece savunma teknolojileri değil, aynı zamanda eğitim, saha lojistiği ve sistem sürdürülebilirliği alanlarında da ciddi bir yetkinlik sunduğumuzu ortaya koydu.

Bu süreçte hem kurumsal etkimizi hem de teknik kabiliyetimizi daha ileriye taşıyan tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. SYS Grup olarak her geçen gün daha fazla ülkenin güvenilir çözüm ortağı haline geliyoruz — bu da bizim için en büyük motivasyon kaynağı.

Yapılan fuarda Canik ürünlerine ilgiyi aktarır mısınız?

Elbette, CANiK markamız özellikle hafif silah sistemleri alanında sahip olduğu küresel bilinirlikle fuarda yoğun ilgi gördü. Ancak bizim için asıl önemli olan, ziyaretçilerin yalnızca bireysel ürünlere değil, SYS Grup’un sunduğu entegre savunma çözümleri ekosistemine odaklanmalarıydı.

Bu yıl standımıza gelen çok sayıda yerli ve yabancı delegasyon, uzaktan komutalı silah kulelerinden (UNIROBOTICS), orta kalibre çözümlerimize (AEI Systems), taktiksel tekstil ve aksesuar çözümlerimize (MECANIK) kadar birçok alanda çözüm ve iş birliği arayışıyla geldi. Çünkü SYS Grup, sadece bir silah üreticisi değil; ihtiyaç analiziyle başlayan, eğitim ve lojistik destekle devam eden, entegre ve sürdürülebilir sistemler sunan bir yapı.

Bu vizyonun sahadaki en somut yansımalarından biri de fuar boyunca farklı üretici platformlarda sergilenen entegrasyonlarımızdı.

Nurol Makina’nın NMS YÖRÜK 4×4 taktik aracında UNIROBOTICS TRAKON 30 ve AEI VENOM LR orta kalibre top, FNSS tarafından geliştirilen ZAHA ve PARS platformlarında VENOM LR ve CANiK M2 QCB, Elektroland üretimi HANÇER İKA’da TRAKON LITE ve CANiK M2 QCB, Sefine Tersanesi ve ASELSAN iş birliğiyle geliştirilen MARLIN SİDA’da deniz tipi TRAKON 30 ve VENOM LR sistemleri, HAVELSAN’ın otonom kara aracı BARKAN 2’de TRAKON LITE ve CANiK M2 QCB, ZTR’nin konteyner bazlı silah sisteminde TRAKON LITE ve CANiK M2 QCB, Tüm bu entegrasyonlar; ileri gözetleme, sabit konuşlanma, insansız operasyonlar, amfibi harekât ve asimetrik tehditlere karşı geliştirilen çok boyutlu kullanım senaryolarında ürünlerimizin yüksek teknolojiyle sunduğu çözüm çeşitliliğini ortaya koydu.

CANiK, bu bütünün en görünür markalarından biri. Ancak bugün bizi farklı kılan, markalarımız arasında kurduğumuz teknik ve operasyonel sinerji. Fuarda bunun somut karşılığını çok net gördük: yalnızca bir ürün için değil, entegre sistem yaklaşımımız için gelen çok sayıda heyetle, kalıcı iş birliklerine zemin oluşturacak görüşmeler gerçekleştirdik.

SYS Grup olarak savunma sanayiinde yalnızca üretici değil; platform bağımsız, esnek ve sürdürülebilir çözümler sunan bir teknoloji ortağıyız.

IDEF fuarında yaptığınız anlaşmalarla ilgili bilgi verir misiniz?

IDEF 2025 bizim için yalnızca bir tanıtım alanı değil; uzun soluklu ve stratejik iş birliklerinin temelini attığımız çok yönlü bir buluşma noktasıydı. Fuar kapsamında Pakistan, Bangladeş ve Azerbaycan ile gerçekleştirdiğimiz imzalar, SYS Grup’un hem ürün kalitesi hem de kurumsal güvenilirliği açısından geldiği noktayı net biçimde ortaya koydu.

Pakistan ile imzalanan sözleşme, uzun süredir devam eden iş birliğimizin yeni bir faza taşındığını gösteriyor. Bölgedeki etkinliğimizi artıran bu adım, yalnızca ürün bazlı bir teslimat değil; sürdürülebilir ve stratejik bir tedarik modelinin parçası.

Bangladeş Donanması için sağladığımız CANiK M2 QCB ağır makineli tüfekler ve UNIROBOTICS tarafından geliştirilen VENOM LR entegre C-UAS (anti-dron) çözümü ise, ürünlerimizin sahadaki etkisini kanıtlayan çok güçlü örnekler. Özellikle CANiK sistemlerinin, donanmanın M2 tipi envanterinin %40’ına ulaşması, Bangladeş’in savunma modernizasyonuna katkı sağladığımızın somut bir göstergesi.

Azerbaycan ile imzalanan niyet anlaşması ise, 9×19 mm tabanca ve aksesuarların tedarikine yönelik iş birliğimizi kurumsal bir çerçeveye taşıdı. Bu gelişmeyi, yakın coğrafyamızdaki savunma bağlarını derinleştiren stratejik bir eşik olarak görüyoruz.

Tüm bu adımlar, SYS Grup’un yalnızca sahada değil, karar verici masalarda da çözüm ortağı olarak güven duyulan bir aktör haline geldiğini gösteriyor. Biz, yalnızca ateşli silah üreten bir şirket değil; mühendislik altyapısıyla, üretim kabiliyetiyle ve entegre yaklaşımıyla sürdürülebilir savunma çözümleri sunan global bir yapı inşa ediyoruz.

Türkiye’nin savunma sanayi ihracatını arttırmak için çalışmalar yapılıyor. Bu açıdan ihracat hedeflerinizi aktarır mısınız?

Türkiye’nin savunma sanayiindeki ihracat vizyonu, artık sadece ürün satışıyla sınırlı değil; bilgi transferi, sistem kurulumu ve sürdürülebilir iş birlikleriyle büyüyen çok katmanlı bir yapıya evriliyor. SYS Grup olarak biz de bu dönüşümün tam merkezindeyiz.

Bugün üretimimizin %95’ini ihraç ediyoruz ve 70’ten fazla ülkede ürünlerimiz aktif olarak kullanılıyor. Ancak bizim ihracat hedefimiz yalnızca daha fazla ülkeye ulaşmak değil; daha derin, daha uzun soluklu ve karşılıklı güvene dayalı ilişkiler kurmak. Bu doğrultuda, özellikle dost ve müttefik ülkelerle yaptığımız iş birliklerinde sadece ürün değil, eğitimden teknik desteğe, bakım süreçlerinden sistem entegrasyonuna kadar entegre çözümler sunuyoruz.

Amerika Birleşik Devletleri ve Birleşik Krallık’taki iştiraklerimiz, sadece yerel pazara erişim değil; aynı zamanda yerelleştirilmiş üretim ve hızlı çözüm geliştirme açısından da ihracat stratejimizin temel yapı taşları.

Bu stratejik yapılanmayla, 2025 yılı sonuna kadar tüm şirketlerimizde toplam 200 milyon dolar ihracat geliri hedefliyoruz. Bu yalnızca SYS Grup’un değil, aynı zamanda Türk savunma sanayisinin küresel pazardaki etkinliğini artırma iradesinin bir parçası.

Önümüzdeki dönemde ihracat gelirlerimizi artırırken, yüksek katma değerli ve sistem tabanlı çözümlerin oranını daha da yükseltmeyi hedefliyoruz. Bu hem ülkemiz adına döviz girdisini artıracak hem de Türk savunma sanayisinin küresel güvenilirliğine katkı sağlayacaktır.

Samsun Yurt Savunma olarak 2025 yılı hedeflerinizi aktarır mısınız?

2025 yılı, SYS Grup açısından yalnızca büyüme değil; aynı zamanda dönüşüm yılı. Bu yılki öncelikli hedefimiz, markalarımız arasında oluşturduğumuz sinerjiyi daha da güçlendirerek, entegre sistem sağlayıcısı kimliğimizi pekiştirmek.

Küresel ölçekte, özellikle Avrupa, Asya ve Latin Amerika’da yürüttüğümüz iş geliştirme faaliyetleri sayesinde, ihracat hacmimizi artırmayı ve yüksek katma değerli çözümlerimizin payını genişletmeyi hedefliyoruz. Bu doğrultuda, hem tabanca hem ağır makineli tüfek sistemleriyle tanınan CANiK markamızın yanı sıra; AEI Systems ile orta kalibre çözümlerde, UNIROBOTICS ile uzaktan komutalı sistemlerde, MECANiK ile de taktik tekstil ve aksesuar alanlarında bütüncül bir çözüm seti sunmaya devam edeceğiz.

Tüm bu adımların temelinde, yalnızca bugünün değil yarının ihtiyaçlarını da öngören bir mühendislik ve üretim vizyonu var. 2025 bizim için yalnızca üretim adetlerini artırdığımız değil; aynı zamanda kurumsal kapasitemizi, teknoloji altyapımızı ve global marka değerimizi yükselttiğimiz bir yıl olacak.