Pakel Çikolata Gıda Sanayii Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Çiçek: Avrupa ve ABD pazarları bizim için stratejik öneme sahip

Gıda sektörünün gelişimi ülkelerin geleceği açısından oldukça önemli bir konudur. Bu doğrultuda yapılan yatırımların artarak devam etmesi ülkemizin geleceği açısından sevindirici bir durum olarak karşımıza çıkıyor. Sektörün atıştırmalık alanında yaptığı yatırımlarla dikkat çeken Pakel Çikolata Gıda Sanayii yurtdışında da önemli başarılara imza atıyor. Gelişmeleri değerlendirmek için bir araya geldiğimiz Pakel Çikolata Gıda Sanayii Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Çiçek, sektörün dinamikleri ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Pakel Çikolata’nın geçmişi ile ilgili bilgi alabilir miyiz?

Pakel Çikolata, 2003 yılında temellerini atarak, kaliteli çikolata üretimi ve inovasyon alanında büyük bir adım atmıştır. Şirketimiz, özellikle çikolata ve kornet ürünleriyle tanınmaktadır. Kuruluşumuzdan bu yana, sürekli olarak yeni ve özgün ürünler geliştirmeye odaklandık ve sektördeki farklı talepleri karşılamak için niş ürünlere yöneldik. Şu an itibarıyla yaklaşık 200 kişilik bir ekiple, 17 bin metrekarelik modern üretim tesisimizde faaliyet gösteriyoruz. Avrupa ve Amerika’daki tüm gerekli sertifikasyonlara sahip olup, üretimin yarısından fazlasını ihraç ediyoruz. Bugün, ürünlerimizi 30’dan fazla ülkeye ulaştırıyor ve dünya çapında pazarda güçlü bir yer edinmiş durumdayız. Bu başarı, şirketimizin kaliteye verdiği önemin ve global pazarlardaki talepleri karşılamak için sürekli yenilikçi yaklaşımının bir sonucudur.

Pazarlarınız arasında Avrupa ve ABD var mı?

Evet, Avrupa ve ABD pazarları bizim için stratejik öneme sahip. Her iki pazar da yüksek tüketim kapasitesi ve gelişmiş ekonomik yapılarıyla, ürünlerimize olan talebin güçlü olduğu bölgeler. Avrupa’da ve ABD’de, kalite ve fiyat performansı açısından rakiplerimizle rekabet edebilecek bir konumdayız. Bu pazarlarda sağladığımız başarı, uluslararası standartlarda üretim yapmamız ve sürekli olarak müşteri taleplerine uygun yenilikçi ürünler geliştirmemiz sayesinde mümkün oldu.

Farklı pazarlara açılmak için neler yapıyorsunuz?

Bu noktada fuarlar bizim için önemli bir araç oluyor.Yılda yaklaşık altı tane uluslararası fuara katılıyoruz. Altı fuarın çoğundan da önemli geri dönüşler alıyoruz.

Son dönemde Rusya pazarı firmalarımız için önemli pazarlar arasında yer aldı. Rusya pazarında durum nasıl?

Rusya pazarında iki yıldır çok aktifiz. Pazarda satışlarımızı oldukça arttırdık. Kısa bir süre önce Moskova fuarındaydık ve önemli geri dönüşler aldık. Rusya’nın yanı sıra, Türki Cumhuriyetlerden de ilgi görmemiz, bu pazardaki potansiyelimizi artırıyor. Bu fuar çerçevesinde onlara ulaşabilmemizde bu bölgede ki yaygınlığımızı arttırmamız konusunda oldukça önemli bir rol alıyor.

Satış yaptığınız en büyük pazarınız hangisi?

Bizim en büyük pazarımız ABD’dir. Biz ihracatımızın yaklaşık yüzde yirmi beşini ABD’ye yapıyoruz. Bizim ürünlerimizin hem kalitesi, hem de fiyat performansı onlar için çok uyumlu. Burada en önemli nokta navlun fiyatlardır. Navlun fiyatları çok oynamadığı müddetçe pazardaki etkinliğimiz artarak devam edecektir.

Kur sizi etkilemiyor mu?

Dolar kuru yükselmemesi ihracatçıyı biraz zora sokabiliyor. Çünkü maliyetlerimiz ciddi bir şekilde arttı ve biz maliyetlerimizi fiyata yansıttığımızda bu sefer müşteriyle karşı karşıya gelebiliyoruz. Özellikle Avrupa pazarındaki fiyat avantajımızı kaybetmek üzereyiz. Ancak ekonomik olarak ülkemizin iyiye gittiğini görüyoruz. Bu noktada dengeli bir ortama ulaşacağımız kanaatindeyim. Yatırımcının finansa olan ihtiyacı ve bu ihtiyacın maliyetleri bizi zora sokuyor. Ekonomimiz iyiye gittikçe finansmana ulaşım ve finans maliyetlerinin aşağıya inmesi bizi güçlendirecektir.

İç pazarda durum nasıl?

İç pazarda, rekabet oldukça yoğun ve talep dalgalanabiliyor. Ancak, ürünlerimizin kalitesi ve çeşitliliği sayesinde güçlü bir yer edinmeye çalışıyoruz. Yurt dışındaki büyümemiz, iç pazarda da işlerimize olumlu yansıyor ve bu da bizim için önemli bir fırsat.

Körfez ülkelerindeki etkinliğiniz ile ilgili neler söylemek istersiniz?

Körfez ülkelerinde Türk ürünlerine olan ilgi oldukça yüksek. Bu bölgede ürünlerimizin kalitesi ve çeşitliliği sayesinde başarılı bir şekilde yer alıyoruz. Ayrıca, Türk markalarına olan güven de bizim için büyük bir avantaj sağlıyor. Bölgedeki müşterilerle güçlü ilişkiler kurarak, pazar payımızı artırmaya devam ediyoruz.

En son Almanya’da bir fuara katıldınız, fuar ile ilgili bir değerlendirme alabilir miyiz?

Almanya’daki fuar, bizim için çok verimli geçti. Uluslararası katılımın yüksek olması, farklı pazarlardan gelen potansiyel müşterilerle tanışma fırsatı sundu. Ayrıca, sektördeki büyük oyuncuların da yer alması, fuarın kalitesini artırdı. Bu fuara katılımımız, hem markamızın bilinirliğini artırdı hem de iş birlikleri kurmamıza olanak sağladı. Önümüzdeki yıl da katılmayı planlıyoruz.

Uluslararası piyasada en belirleyici nokta nedir?

Uluslararası piyasada en belirleyici unsur, kalite ve rekabetçi fiyat dengesidir. Her pazarın kendine özgü dinamikleri olsa da, sürdürülebilir başarıya ulaşmak için kaliteli ürün sunmak ve müşterilerin ihtiyaçlarına göre uyum sağlamak kritik öneme sahiptir. Ayrıca, doğru paketleme ve markalaşma stratejileri de bu denklemi güçlendiren unsurlar arasında yer alır.

Niş ürün dediğiniz bu alanda iç piyasada rakibiniz çok mu?

Niş ürünler konusunda Türkiye’de birkaç firma bu alanda faaliyet gösteriyor, ancak biz Pakel Çikolata olarak ürün çeşitliliğimizi ve kalite anlayışımızı sürekli geliştirerek sektörde kendimize farklı bir yer açtık. Bu tür özel ürünler, genellikle belirli müşteri taleplerine hitap ediyor, bu nedenle rekabet biraz daha sınırlı. Ancak, pazarın büyümesi ve bu ürünlerin bilinirliğinin artması, sadece bizim için değil, tüm sektör için olumlu bir gelişme sağlıyor. Bizim için önemli olan, farklılaşan bu pazarda kalitemizle öne çıkmak ve müşterilerimize her zaman yenilikçi ve kaliteli ürünler sunmaktır. Bu bağlamda, diğer firmaların da benzer ürünler üretmesi, sektörü daha da canlı tutuyor ve sonunda tüm paydaşlara fayda sağlıyor. Yani, rekabetin artması, pazarda daha fazla bilinirlik ve çeşitlilik yaratıyor, bu da bizim gibi firmaların daha geniş bir kitleye ulaşmasını sağlıyor.

Gıda üretimi ve pazarda yer alma süreçleri oldukça zordur. Bozulabilen bir ürünün arkasında durmak standartlarınızın yüksekliği ile mümkündür diyebilir miyiz?

Kesinlikle, gıda üretimi ve pazarda yer almak oldukça zorlu bir süreçtir, çünkü ürünlerin kalitesinden, güvenliğinden ve tazeliğinden her aşamada sorumlu olmanız gerekir. Biz Pakel Çikolata olarak, yüksek üretim standartlarımızı her zaman ön planda tutuyoruz. Ürünlerimizi sadece üretim aşamasında değil, tüketiciye ulaştığı ana kadar denetliyor ve en iyi koşullarda sunulmasını sağlıyoruz. Bu anlamda kalite kontrol sistemlerimiz oldukça sıkıdır ve uluslararası sertifikalarla desteklenmektedir. Gıda sektöründe güven, en önemli değerlerden biri olduğu için, tüketicilerimizin güvenini kazanmak ve sürdürmek için her zaman yüksek standartlarda üretim yapıyoruz. Bozulabilen ürünlerle çalışmanın zorluklarının farkındayız, ancak bu zorlukları aşmak için sürekli yenilikçi çözümler geliştiriyor ve müşteri memnuniyetini en üst düzeyde tutmaya özen gösteriyoruz.

Bu noktada çalışan memnuniyetinin de önemli olduğunu düşünüyorum. Sizin bu noktada çalışan memnuniyeti ile ilgili çalışmalarınız var mı?

Çalışan memnuniyeti, başarımızın temel taşlarından biridir. Pakel Çikolata olarak, çalışanlarımızın hem profesyonel hem de kişisel ihtiyaçlarını gözetiyoruz. Ücret artışları, güvenli çalışma ortamları ve açık iletişim gibi adımlarla onların memnuniyetini artırmayı hedefliyoruz. Çünkü biliyoruz ki, mutlu çalışanlar daha verimli ve bağlıdır, bu da şirketimizin büyümesine katkı sağlar.