Tureks Turunç Madencilik Yönetim Kurulu Başkanı Münir Turunç: Halka arz sonrasında ABD’de kurduğumuz ağı Avrupa’ya taşımayı hedefliyoruz.

Doğal taş sektörünün önemli oyuncularından Tureks Turunç Madencilik’in markası Marble Systems’ın halka arzı için geri sayım başladı. Mamul ürün ihracatında lider firmalarımızdan biri olan Tureks Turunç Madencilik, Marble Systems’ın ABD pazarındaki hakimiyetiyle ön plana çıkıyor. Yurtdışı pazarlardaki deneyimi ve halka arz ile ilgili gündemi değerlendirmek için sorularımızı yönelttiğimiz Tureks Turunç Madencilik Yönetim Kurulu Başkanı Münir Turunç, önemli açıklamalarda bulundu.   

Sektörün ülkemizdeki gelişimi ile ilgili bir değerlendirme alabilir miyiz?

Kırk yıldır doğal taş ve mermer sektöründeyiz. Malumunuz 1983 yılına kadar Türkiye’de birkaç mermer ocağından bahsedilebilirdi. Sektör bu yıllardan sonra özellikle doksanlarda, patlama denilebilecek bir değişimin içerisine girdi.

Doğal taşta Türkiye’nin rezerv konusunda dünya ölçeğinde önemli bir paya sahip olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye dünya rezervlerinin %35’ine sahiptir. Sektörde çalışan sayısının yüz bin civarında olduğunu ve bu çerçevede bine yakın irili ufaklı mermer ocağı olduğunu söyleyebilirim. Bizim gibi kurumsal firma ise yirmi civarındadır. Mamul ürün üretimi ve ihracında da en büyük firma olduğumuz ifade edilebilir. Bu çerçevede ülkemizdeki blok mermer ihracatı yapan firmalara da örnek teşkil ettiğimizi düşünüyorum. Bu durum meslektaşlarımız tarafından da belirtilen bir konudur. Kırk yıl önce mermer ihracatına başladık. Bu durum da bizi örnek bir firma haline getirmektedir.

İhracat serüveninize ABD’ ile mi başladınız?

Evet ilk ihracatımızı ABD’ye gerçekleştirdik. Marble Systems markamızla, 5 kıtada 50’yi aşkın ülkeye ihracat yapıyoruz. ABD, Marble Systems markamızın doğuş noktası; burada 1000’e yakın bayi, 12 showroom ve 7 depoyla devasa bir altyapıya sahibiz. ABD pazarı da mamul mermer tüketiminde büyük pazardır. Bu pazara yönelmemizdeki en büyük etken benim ABD’de öğrencilik yıllarımın geçmesidir.

ABD pazarının zorluklarından bahsedebilir miyiz?

Aslında ABD pazarı için bir zorluktan bahsetmek bizim için pek mümkün değil. Biz, uzun yıllardır bu pazarda yer aldığımızdan yarı ABD’li bir firma olduk diyebilirim. Dolayısıyla, bu piyasaya uyum sağlamak bizim DNA’mızda var. Deniz aracılığı ile ulaşım sağlandığı ve deniz taşımacılığı kara taşımacılığına göre daha uygun olduğu için, diğer piyasalara nazaran ABD pazarının bize olan uzaklığı sorun teşkil etmemektedir.

ABD pazarında lokal bir yönelimle başarılı olabilmek mümkün mü?   

Başarılı olabilmek için bu olmazsa olmaz diyebilirim. ABD pazarında derinlemesine bir hakimiyet için Florida, California, New York’da aktif olmanız gerekmektedir. Bölgede mesafe çok büyük olduğu için ancak bizim gibi büyük firmalar pazarda hakimiyet sağlayabilmektedir. Bizim on iki lokasyonda depo ve showroomlarımız var. Bunun dışında olan bölgelerde de bayi ağımızla varlık gösteriyoruz.

ABD pazarında bir doygunluk söz konusu mu?

Doygunluk diyerek doğru bir tanımlama yapmış olmayız. Son beş yılda bizim en büyük rakibimiz Çinli firmalar olmaya başlamıştı. Ancak Çin ile ABD arasındaki anlaşmazlıklar son dönemde tekrar bizi ön plana çıkarmaya başladı. Bunun yanında porselen ürünlerinin mermere alternatif olması hususu pazarda belli bir eksilmeye neden oldu. Ocaktan tüketiciye uzanan bir süreçte ürün sunabilen tek firma olmamız nedeniyle bizim için daha kolay. Ancak son dönemde tekrar geri dönüşlerin olduğunu gözlemlemekteyiz.

Avrupa pazarı ile ilgili planlarınızı alabilir miyiz?

ABD pazarına kurmuş olduğumuz bayi ağını Avrupa pazarına da kurmak istiyoruz. Son iki yıldır bu konudaki çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. İlk olarak İtalya’da depo kurma hedefimiz var. Bu depo çerçevesinde Avrupa pazarındaki bayi ağımızı beslemeyi planlıyoruz. Bu, işletme sermayemizin ve büyüme planımızın önemli bir parçası. Avrupa’da maliyetlerin artması Türk üreticilerin elini güçlendirmektedir. İtalya’da bir metrekare bir ürünü yüz dolara mal ederken ülkemizde bu rakam yirmi dolara kadar düşmektedir. Bu da önemli avantajdır. Bunun yanında rezerv büyüklüğümüz de elimizi güçlendirmektedir. Bunun yanında mamul ürünlerimizi mimarlarla tanıştırmak konusunda önemli mesafeler kat ettik. Bu uzun soluklu bir çalışmadır. Marka olabilmek bu yolları aşındırmaktan geçmektedir.

Birleşme sizin değerinizi artıran bir durumdur diyebilir miyiz?

Mamul ürünü üretimden pazarda dağıtıma kadar tüm aşamalarını gerçekleştiren firma sayısı oldukça azdır. Borsaya açılarak bu gücümüzü artırmak amacındayız. Bu konuda yalnız Türkiye’de değil dünya çapında da tek olduğumuzu düşünüyorum.KASIM2023