Türkiye’nin en büyük bakliyat ve gıda firmaları arasındayız

Bakliyat sektörünün önemli adreslerinden biri olan Memişoğlu Tarım Ürünleri Tic. Ltd. Şti., 1977 yılında küçük bir toptancı dükkanında başlayan serüvenini, dünya ölçeğine taşıdı. Bu başarının mimarlarından biri olan Memişoğlu Tarım Ürünleri Tic. Ltd. Şti. Genel Müdürü Şerafettin MEMİŞ, sorularımızı yanıtladı.

Firma hakkında bilgi verir misiniz?  

Memişoğlu Tarım Ürünleri Tic. Ltd. Şti. pirinç, mercimek, bulgur, nohut, barbunya, fasulye, börülce, mısır, bakla, bezelye ve buğday çeşitlerini üretmek, ihraç etmek ve satmak için 1991 yılında Mersin’de kurulmuştur. Şirketin faaliyet konuları içerisinde bakliyat işleme, eleme, seçme, Paketleme ve kuru gıda ithalat ve ihracatı bulunmaktadır. Şirket 2016 yılı satış rakamlarıyla 550 milyon TL satış rakamına ulaşmıştır.

Bu satış rakamıyla firma Türkiye’nin en büyük bakliyat ve gıda firmaları arasında yer almaktadır. Şirket 2016 yılı satış rakamlarıyla Türkiye’nin 500 büyük sanayi firması (ISO 500) arasında 237. sırada ve Türkiye’nin en fazla ihracat yapan 500 firması listesinde (TIM 500) 302. sırada yer alarak büyük başarı göstermiştir. Şirketin toplam ihracat ve transit ticaret miktarı 100 milyon dolar seviyesine ulaşmıştır.

Şirket sahipleri Şerafettin Memiş, Gıyasettin Memiş, Nasip Memiş ve Tuncer Memiş’dir. Toplamda 200.000 metrekarenin üzerinde üretim alanı bulunan şirket bünyesinde Mersin ve Uzunköprü olmak üzere 2 adet çeltik işleme fabrikası, Mersin’de bulgur fabrikası, mercimek fabrikası, bakliyat işleme, eleme, paketleme ve stoklama alanları bulunmaktadır. Şirket bünyesinde Mersin, Mersin Serbest Bölge, Mersin – Tarsus organize Sanayi Bölgesi, İstanbul, İzmir ve Edirne de tesisler bulunmaktadır. Ayrıca Kırgızistan’da fasulye işleme tesisi bulunmaktadır.

Şirketin yurt genelinde yaklaşık 32 adet yurt içi bayisi bulunmaktadır, şirket ürünlerini yurt içi ve yurt dışında tescilli markası olan TAT markasıyla satmaktadır. Yurt içinde toplam 32 bayi ve İstanbul, İzmir’de bulunan bölge müdürlükleri ayrıca ulusal ve yerel zincirler aracılığıyla Türkiye’nin her bölgesine ürünlerini ulaştırabilmekte. Şirket Avrupa ülkeleri, Orta Asya, Ortadoğu, Güney Afrika, Kuzey Afrika, Rusya, ABD, Kanada ve Güneydoğu Asya ülkeleri olmak üzere toplamda 80 ülkeye ihracat yapmaktadır.

Şirketin ayrıca lojistik hizmet vermek üzere TATLOG markası altında Mersin’de yapmış olduğu yatırımı da bulunmaktadır.

Şirketin TSE-EN-ISO 22000 Gıda Güvenliği Sertifikası, TSE-EN-ISO 9001:2000 Kalite Yönetim Sistemleri Sertifikası, TSE 27001 Bilgi Güvenliği Sertifikası, Helal Sertifikası ve Kosher Sertifikası bulunmaktadır.

Şirket bakliyatta katma değerli ürün oluşturma, müşteri taleplerini karşılama, bakliyat ürünlerinin tüketim alanını artırma adına bakliyat unu ürünlerinin üretimine başlamıştır. Bu alanda en modern teknolojiyi kullanarak mercimek unu, nohut unu, fasulye unu, pirinç unu ve mısır unu ürünlerini üretip yurt içinde ve yurt dışında satısına başlanmıştır. Sağlıklı beslenmede bakliyat ürünlerinin öneminin büyük olması ve glutensiz beslenme alışkanlığının artmasıyla bakliyat ununa talep artmış ve bu alanda müşterilerimizden gelen talebe en iyi yatırımı yaparak en kaliteli ürünlerimizle bu ihtiyacı karşılamaya çalışmaktayız.

Şirketimiz sektörde güçlü tecrübeye sahip olması, kaliteye verdiği önem, geniş ürün yelpazesi, yurt içi ve yurt dışında güvenilir ve güçlü firma algısıyla ve yeni ürünlerle sektöre yön vermesiyle sektördeki en önemli firmalardan biridir.

Ar-Ge çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz?

Yeni ürün oluştururken öncelikle pazardaki trendleri, müşteri taleplerini ve daha sağlıklı ve pratik ürün oluşturma adına çalışmalar yapıyoruz. Bakliyat Unu projemizde de bu trendi göz önünde tutarak sağlıklı ürünler oluşturduk.

İhracat potansiyeliniz hakkında bilgi verir misiniz?

1994 yılı itibariyle ihracat başladık. İlk ihracatımızı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine yapmıştık. Geçen 23 yıl içerisinde her yıl ihracat kapasitemizi arttırarak 100 Milyon dolar ihracat seviyesine ulaştık. Şuan 80 ülkeye ihracatımız bulunuyor. Ana ihracat pazarlarımız Ortadoğu ülkeleri, Avrupa ülkeleri, Güneydoğu Asya ülkeleri oluşturmakta. Ana ihracat ürünlerimiz kırmızı mercimek, bulgur, nohut, fasulye, diğer bakliyat ürünleri ve pirinç.

Yatırımlarınızı anlatır mısınız?

Şirket sahip olduğu kapasite ve satış miktarıyla Türkiye’nin en büyük 3 bakliyat, pirinç ve bulgur firması arasında yer almaktadır. Şirket kurulduğu yıldan beri her yıl düzenli büyümesini sürdürmüş, her yıl ortalama % 20 oranında büyüme göstermektedir. Her yıl artan müşteri taleplerini karşılayabilmek için ve istihdamı arttırmak için düzenli yatırımlarına devam etmektedir. Geçen yıl yaklaşık 16 milyon TL yatırımla günlük 150 ton kapasiteli ikinci çeltik fabrikamızı Edirne Uzunköprü’de kurduk. Bu senede yeni yatırımlarla kapasitemizi arttırmaya devam ettik. Mercimek fabrikamızın üretim kapasitesini günlük 150 ton kapasiteden 250 ton kapasiteye çıkardık. Ayrıca bakliyat unu tesisiyle artık müşterilerimize bakliyat kullanımını arttırmak ve daha fazla kullanım alanı oluşturmak adına bakliyat unu ürünlerimizi sunmaya başladık. Ayrıca 2018 yılında da 23.375 metrekare alanda bakliyat ürünleri depolama ve paketleme kapasitemizi arttırmak üzere yatırım yapacağız.

Yurt içi ve yurt dışı pazarlarınız hakkında bilgi verir misiniz?

Firmamız bakliyat firmaları arasında her iki pazara odaklanan ve her iki pazarda da başarılı olan ender firmalardan biridir. Firmamız pazarını çeşitlendirmeyi ve geniş bir kitleye satış yapmayı tercih etmektedir. Yurt içinde yaygın bayi ağımız bulunmakta. Muştan İzmir’e, Sinop’tan, Antalya’ya Türkiye’nin dört biryanına ürünlerimiz ulaşmaktadır. Ayrıca İstanbul ve İzmir gibi büyük pazarlarda kendi bölge müdürlüklerimizi oluşturarak buradaki müşterilerimize direkt ulaşmaktayız. Yurt içinde birçok yerel ve ulusal zincir marketlerle çalışmaktayız. Ayrıca yurtdışında da ABD, Almanya, Irak, Lübnan gibi ülkelerde kendi bayilerimizle diğer ülkelerle de direk satışlarımızla toplamda 80 ülkeyle ihracat yapmaktayız.

Başarı öykünüzü bizimle paylaşır mısınız?

Ticarete Muş’ta küçük bir toptancı dükkanı açarak 1977 yılında başlayıp 40 yılda 550 milyon TL ciroya ulaşarak Türkiye’nin en büyük 500 sanayi firması arasında yer aldık. Şuan dünyanın ve Türkiye’nin en büyük bakliyat firmalarından biriyiz. Dünya çapında bu sektörde önemli bir yer alıyoruz. Bu başarıya ulaşmak için özenle çalışma ve yaptığın işe inanma ve sevmek gerekiyor. Biz de işimize inanarak, yaptığımız işe önem vererek, dürüstlük ve kaliteden ödün vermeden pazarda Tat markamızla önemli bir yer edindik. Her yıl kazandığımız karı tekrar sektörümüzde yatırım yaparak harcadık ve böylece pazar dinamiklerini takip ederek sektörün öncülerinden olduk ve müşterilerimizin taleplerine cevap vererek sektörümüzdeki gücümüzü arttırdık.

İş hayatına 13 yaşında başlayıp birçok zorlukla mücadele ederek bu başarılara ulaşabildik. İşimizi doğru yapmamız, birçok krizle karşılaşmamıza rağmen bu krizlerden başarıyla çıkmamızı sağladı. Doğru zamanda doğru yatırımlar yaparak bu seviyeler ulaştık.

Sektörel sorunlar ve çözüm önerileri hakkında bilgi verir misiniz?

Sektörümüzün en önemli sorunu bakliyat ürünlerinde 20 yıl öncesinde dünyanın en önemli üreticilerinde olmamıza rağmen şuan en büyük ithalatçı olmamız. Eskiden Türkiye’de yetişen kırmızı mercimek, nohut gibi ürünleri dünyaya ihraç ederken şuan kırmızı mercimeği Kanada, Avustralya, Rusya gibi ülkelerden alıp Türkiye’de işleyip dünyaya tekrar satmaya çalışıyoruz. Kanada, Avusturalya gibi ana ihracatçı ülkelerle de rekabet etmeye çalışıyoruz. Bu da karımızın çok düşmesine, rekabet şansımızın azalmasına, ihracatımızı arttırmak adına çok mücadele vermemize neden oluyor.

Nohutta da aynı şekilde, bundan 12-15 yıl önce Dünyanın en büyük ihracatçısıyken, Türk nohudunu dünyanın her yerine satarken, şuna Türk nohudu maalesef iç tüketimimize dahi karşılayamıyor. Şuan ABD, Meksika, Hint, Kanada, Arjantin, Rusya gibi ülkelerden Nohut alıp Türkiye’de tekrar işleyip transit Dünyaya satmaya çalışıyoruz. Tabi rekabet şansımız çok azalıyor.

Üretime biran önce önlem almadığımız takdirde Türkiye bakliyat sektörünü önümüzdeki yıllarda çok zorlu bir dönem bekleyecektir.

2018 hedefleriniz ile ilgili bilgi alabilir miyiz? 2018 yılında da satış kapasitemizi arttırıp karlı bir yıl geçirmeye hedefliyoruz. Dolar kurunun tüm dünya ülkelerinde yüksek olması ihracat pazarını olumsuz etkileyecektir. Tüm olumsuzluklara rağmen biz büyümemizi sürdürmeyi yeni pazarlara odaklanmayı hedefliyoruz.