Eksim Holding Gıda Grubu Başkanı ve Eksun Gıda Genel Müdürü Ahmet Demir: Güçlü finansal sermayemizle ihracat pazarındaki payımızı artırmaya devam ediyoruz
Gıda enflasyonunun giderek arttığı günümüzde liderler çözüm önerilerini masaya yatırıyor. Sıfır atık politikasıyla gıda enflasyonunun düşmesi için önemli çalışmalar yapan Eksim Holding Gıda Grubu Başkanı ve Eksun Gıda Genel Müdürü Ahmet Demir, dünyada ve Türkiye’de fiyatların düşmesi için önemli açıklamalarda bulundu.
Birleşmiş Milletler gıda enflasyonuna dikkat çekerek küresel ölçekte sorunların ele alınması gerektiğine vurgu yaptılar. Bu konudaki düşüncelerinizi alabilir miyiz?
Gıda enflasyonunu anlamlandırmak için global bir bakış açısıyla dünyadaki gelişmeleri doğru okumamız gerekir. Bu kapsamda gıda enflasyonunun temelinde; tarım alanlarının verimli kullanımının önemi yanında dünyada güvenilir gıdaya olan talebin artması, global ölçekte yaşanan finansal gelişmeler, döviz kurlarındaki volatilite, enerji ve nakliye maliyetleri ve bütüncül olarak devletlerin politikaları gıda arzının dünyadaki seyrini etkileyen başlıklar olarak karşımıza çıkıyor.
Diğer yandan önümüzdeki orta vadede tarımsal üretimi etkileyen birkaç başlık öne çıkıyor. Tarımsal üretimde önem taşıyan su kaynaklarının tarımı olumsuz yönde etkilemesi bekleniyor. Bir diğer etken ise bölgemizi de doğrudan etkileyen ve yakın coğrafyamızda da yaşanan politik çekişmeler, tarım alanlarının atıl bırakılmasının da önünü açıyor. Bu durumda gıda arzında aşağı yönlü bir seyir anlamına geliyor. Global bir başka sorun olan enerji fiyatlarındaki artış, gıdanın üretiminde özellikle tarımsal sulama kapsamında ciddi bir maliyet olarak karşımıza çıkıyor. Nüfusun hızla artması, tüketim alışkanlıklarının değişmesi, gıda üzerinde yapılan asılsız spekülasyonlar da gıda enflasyonunu etkileyebilecek diğer etkenler olarak değerlendirilebilir. Bu faktörler, gıda enflasyonunu küresel bir sorun haline getirebilir ve dünya genelinde gıda güvenliği konusunda endişelere yol açabilir.
Bu tablo bizleri karamsarlığa düşürüyor olsa da nitekim gıda üretiminde etkin üretim gerçekleştiren az sayıda ülkede, tüm bu senaryolar defaten çalışılarak gelecekte yaşanması muhtemel bu durumların önüne geçebilecek çözüm önerileri ve stratejiler geliştiriliyor. Üretim tarafında en kötü duruma hazırlıklı olmak adına tedbir çalışmaları ön plana çıkıyor. Ürünlerin çeşitlendirilmesi, ürün geliştirme çalışmaları ile zenginleştirilmiş alternatiflerin ikame edilmesi, hammaddeye erişimde alternatif tedarik rotalarının oluşturulması ve güvenilir gıdaya olan talebi karşılamak adına yeni ihracat rotalarının lojistik hinterlandına eklenmesi gibi tedbirler ön plana çıkıyor.
Bu kapsamda Eksun Gıda olarak tüketicinin ihtiyacını iyi ölçerek eldeki imkan ve ürünü verimli şekilde kullanmanın bu sektördeki her üreticinin temel görevi olduğunu düşünüyoruz. Bu sorumluluğu, sektörün lider oyuncusu olarak benimsiyoruz. Ar-Ge merkezimizde gerçekleştirilen çalışmalar sonucunda, bilhassa özel ihtiyaçlara odaklanarak tüketici taleplerini analiz ediyoruz. Gerçekleştirilen analiz çalışmalarına dayalı olarak çeşitli ürünleri üretim planlarımıza entegre edip tüketicilerimizle buluşturmak için çalışıyoruz.
Türkiye – Afrika İş ve Ekonomi Forumu yapıldı ve gıda sektörü zirvede ön plana çıktı. Bu açıdan sizin değerlendirmenizi alabilir miyiz?
Afrika, sadece Türkiye’nin değil, dünyanın yakından takip ettiği bir bölge. 1.3 milyara dayanan nüfusu ile dünya sıralamasında en kalabalık coğrafyaların başında geliyor. Çeşitli kültürlere ve farklı alışkanlıklara sahip bir coğrafya. Diğer taraftan altyapı sorunları ile mücadele eden Afrika’da enerji, ulaştırma ve iletişim gibi alanlarda sorunlar da mevcut. Maalesef fakirlikle mücadele eden Afrika’da güvenilir gıdaya erişim de bir hayli zor. İki gün süren bu toplantının ana gündemi altyapının dönüşümü ve güvenli gıdaya erişimin kolaylaştırılması oldu. Türkiye Asya ve Afrika’nın ortak kümesi konumunda yer alıyor.
Güvenilir gıdaya ucuz erişimde önemli bir mihenk taşı. Afrika’da yaşanan eksen kaymasından önümüzdeki dönemde olumlu etkilenmesini ön görüyoruz. Türkiye, Afrika için Afrika da Türkiye için vazgeçilmez bir pazar olarak değerlendiriliyor. Gelişmiş üretim tesisleri, hammadde tedarikindeki avantajları, ihracat rotalarının kesişiminde yer alması, maliyet avantajı gibi faktörler göz önüne alındığında, Türkiye’nin gıda sektöründe lider üretici ülkelerden biri olarak konumlanması uluslararası işbirlikleri anlamında bizleri de heyecanlandırıyor. Önümüzdeki dönemde Türkiye’nin birçok alanda olduğu gibi güvenilir gıda ihracatında Afrika ile yeni bir sayfa açmaktan daha öte sıkı bir partnerlik gerçekleştireceğini ön görüyorum.
Türkiye’de gıda enflasyonu ön plana çıkmaktadır. Gıda enflasyonunu düşürmek için önerilerinizi alabilir miyiz?
Pandemi ve kuraklığın etkileri başta olmak üzere gıda sektörü, dünyada yaşanan bölgesel gerginliklerle birlikte global anlamda oldukça etkilendi. Üretim maliyetleri, navlun ücretleri, işçi ücretleri vb. birçok farklı kalemde meydana gelen artışlar tüketiciye de yansımak durumunda kaldı. Bu konuda oluşturulan ekonomi politikalarını dikkatle takip etmek, üretici ve tüketicinin ortak faydasını gözeten sürdürülebilir çözümler üretmek gerekiyor. Türkiye bir tarım ülkesi. Atıl tarım arazilerinin yeni nesil tarım metotları ile yeniden canlandırılması, güvenilir gıdaya erişimde ve dahi ihracatta katalizör olacaktır. Burada tarımsal sulama kaynaklı enerji maliyetlerinin düşürülmesi için sulama kanallarının devlet eliyle hızlandırılması ile gıda maliyetlerinin düşmesine pozitif katkı sunacaktır. Hammaddeye erişimde yeni rotaların oluşturulması, depolama ve lojistik sahalarının yeniden düşünülmesi gibi çalışmalarla efektif bir gıda operasyonu yönetiminin önü açılacaktır. Yeni nesil üretim teknikleri ile teknoloji ve verim odaklı üretim planlamalarını kurgulamak için fırsatlar sağlayacaktır.
Yaşanan sorunların çözümü noktasında Eksun Gıda olarak gıda arzı ile ilgili üstlendiğiniz rolün önemi ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Yıllık ortalama 20 milyon ton buğday üretimiyle iç pazarımızın talebini karşılayabilen ülkemizde, ortalama 3 milyon tonu aşkın un ihraç ediliyor. Eksun Gıda olarak küresel dinamiklerin seyrini iyi gözlemleyip proaktif sürdürülebilir vizyonumuz, Ar-Ge gücümüz ve güçlü finansal sermayemizle ihracat pazarındaki payımızı artırmaya devam ediyoruz. Bu doğrultuda ihracat gerçekleştirdiğimiz ülkelerin sayısını artırıyoruz. 30’dan fazla ihracat yaptığımız ülke arasına, yılın ilk 6 ayında Dubai ve İngiltere’yi de dahil ettik. Özellikle Doğu Afrika, Uzak Doğu, Kuzey ve Güney Amerika pazarlarında ihracat hacmimizi daha da büyütmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Eksun Gıda olarak sektördeki yerinizi ve 2023 yılı hedeflerinizi aktarır mısınız?
1996 yılında yolculuğu başlayan Eksun Gıda olarak, Tekirdağ ve Konya’da olmak üzere yaklaşık 96 bin metrekare açık ve kapalı alana sahip üretim tesislerimizde un üretimi gerçekleştiriyoruz. 500’e yakın çalışanımızla birlikte yıllık 600 bin ton üretim kapasitesine sahibiz. 2022 yılında Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu (İSO ilk 500) listesinde üretim ve satışlara göre 255. sırada yer alırken, ülkemizdeki un üretiminde lider konumumuzu perçinlemiş olduk. Eksun Gıda çatısı altında ana markamız Sinangil başta olmak üzere, Sinangil Gluten Yok ve alt markalı ürünlerimiz dâhil 200’ü aşkın un çeşidini barındırıyoruz. 2023 yılının ilk 6 ayında bir önceki yıla göre yüzde 20’lik artışla, 52 bin tona ulaşan ihracat hacmimizi ise yıl sonunda 130 bin tona çıkarmayı hedefliyoruz. Ayrıca Konya fabrikamızda yapılması planlanan, toplam 12 adet 90 tonluk un silosu yatırımı için tedarikçilerle anlaşmalar imzalayarak un depolama kapasitesini artırmayı, böylece sürdürülebilir kalite anlayışını desteklemeyi de hedefliyoruz.
Halka arz sonrasında enerji yatırımı yapacağınızı belirtmiştiniz. Bu konuda attığınız adımları aktarır mısınız?
2023 yılının ilk çeyreğinde tamamı sermaye artışı şeklinde gerçekleşen halka arzla, Eksun Gıda’nın paylarının %28,63’ünün Borsa İstanbul’da işlem görmeye başlamıştı. Tekirdağ ile birlikte Konya’da kurulu un üretim tesislerimizde elektrik ihtiyacının karşılanmasına yönelik yenilenebilir enerji santrali kurma çalışmalarımıza başladık. Ayrıca sıfır atıkla üretim kapsamında Ar-Ge merkezimizle birlikte organik atıkların, yem dışında gübre ve ambalaj gibi alanlarda kullanılmasına yönelik geri dönüşüm çalışmaları yürütüyoruz.KASIM2023