İstanbul Havalimanı dünyadaki büyük kargo hub noktalarından biri haline gelecek
İstanbul Havalimanı’nın ilk etabı, 29 Ekim 2018 tarihinde hizmete açıldı. Dünyada en fazla noktaya uçuş yapılan İstanbul’u küresel havacılık pazarının en önemli merkezlerinden biri haline getirecek İstanbul Havalimanı ile ilgili gelişmeleri değerlendirmek için bir araya geldiğimiz Devlet Hava Meydanları İşletmesi Yönetim Kurulu Başkanı Funda Ocak, sorularımızı yanıtladı.
İstanbul Havalimanı’nın uluslararası arenadaki yerini değerlendirir misiniz?
Dünyanın en büyükleri arasında yerini alacak İstanbul Havalimanı; barındırdığı potansiyelle kargo taşımacılığı, ticari faaliyetler ve turizm sektörünü de doğrudan etkileyecek ve havada 10 saat ve üzeri seyahatler için vazgeçilmez bir transit noktası haline gelecektir.
İstanbul erişilebilirliğin en üst seviyelerde olduğu coğrafi olarak dünyanın merkezinde önemli ve stratejik pozisyona sahip 3000 km yarıçaplı 3 kıtayı birbirine bağlayan doğal bir (hub) merkezidir.
Dünyada en fazla noktaya uçuş yapılan İstanbul’u küresel havacılık pazarının en önemli merkezlerinden biri haline getirecek İstanbul Havalimanı’nın 100’e yakın havayolu şirketine ev sahipliği yapıp, 300’den fazla noktaya ulaşım imkânı sunması planlanmaktadır.
İstanbul Havalimanı dünyanın tek çatı altındaki en büyük havalimanı terminal binasına sahiptir. Birbirinden bağımsız operasyon gerçekleştirilebilen pistleri, kargo şehri, airport city, bakım tesisleri, hangarları, genel havacılık ve diğer destek yapılarıyla birlikte bir cazibe merkezi haline gelerek uzun yıllar dünyanın sayılı havalimanlarından biri olma özelliğini koruyacaktır.
İstanbul Havalimanı’nın açılmasıyla birlikte havacılık sektöründen beklediğiniz gelişimi aktarır mısınız?
Gelecekte dünya hava ulaşımında gelişmekte olan ekonomilerin (Asya/Pasifik, Latin Amerika, Afrika ve Ortadoğu) etkin olacağı öngörülmektedir. Bugün havayolu trafiğinin büyük bir kısmı, aralarında İstanbul’un da bulunduğu 42 mega şehir arasında gerçekleşmektedir. 2033 yılına doğru en büyük trafik akışının gerçekleşeceği Çin’in dünya hava trafiğinin %11,9’unu oluşturacağı tahmin edilmektedir. Hedef Türkiye’nin dünya coğrafyasındaki avantajlı konumu ile gelecekte dünya hava ulaşım ağı içerisinde etkin ve söz sahibi olabilmesidir. Ulaşım ağının zenginliğinin ülkemize getirdiği avantajı sürdürebilmek için sivil havacılık sektörünün büyüklüğü, karakteristiği ve gelişimine yönelik atılım sayılabilecek altyapı imkânları sağlanmıştır. İstanbul Havalimanı da bu atılımın en önemli bileşeni olacaktır.
İstanbul Havalimanı’nın ilk etabı, 29 Ekim 2018 tarihinde hizmete açılmıştır. Hizmete giren İstanbul Havalimanı I.Etap kapsamında;
1.370.000 m2 ve 90.000.000 yolcu/yıl kapasiteli terminal binası,
3750×60 m ve 4100×60 m ebatlarında asfalt kaplı iki adet pist,
3750×45 m ve 4100×45 m ebatlarında asfalt kaplı iki adet emergency pist niteliğinde taksiyolu,
371 uçak park yeri olan yaklaşık 2 milyon m2 beton kaplama apron,
3 adet paralel taksiyolu, 15 adet hızlı çıkış taksiyolu,
Yaklaşık 40.000 araçlık açık ve kapalı otoparklar bulunmaktadır.
Havalimanında seyrüsefer hizmetleri: 1 adet PSR, 1 adet SSR, 4 adet ILS(Instrument Landing System-Aletli İniş Sistemi), 2 adet DVOR (VHF Omnidirectional Radio Range-VHF frekansı ile çalışan çok yönlü radyo seyrüsefer istikamet cihazı), 6 adet DME (Distance Measuring Equipment-Mesafe Ölçme Cihazı) ile verilmektedir.
İstanbul Havalimanı Projesi toplam 4 etapta gerçekleştirilecek olup, projenin tüm etapları tamamlandığında;
Toplamda yaklaşık 2 milyon m2 kapalı alanlı yıllık yolcu kapasitesi toplamda yaklaşık 200 milyon olan, yolcu köprülü ve aralarındaki ulaşım raylı sistem bağlantısı ile sağlanacak olan terminal binaları,
6 adet pist,
Paralel taksiyolları,
Yaklaşık 6,5 milyon m2 büyüklüğünde apron,
VIP Binası,
Kargo ve genel havacılık terminalleri,
Devlet konukevi,
Yeterli kapasiteye sahip açık ve kapalı otoparklar,
Teknik blok ve kuleler,
İtfaiye, garaj binaları, kuvvet santralleri, arıtma ve çöp toplama tesisleri gibi tüm havalimanı destek binaları,
Hastane, otel, ibadethaneler, müze, konferans ve sergi salonları vb. sosyal tesisler hizmete girmiş olacaktır.
İstanbul Havalimanı’nın planlandığı biçimiyle hayata geçirilmesinin, uluslararası hava trafiği ve havacılık sektörü üzerinde önemli bir etki yaratacağı ortadadır. İstanbul Havalimanı bir çekim noktası olarak küresel hava trafiğinin ağırlık merkezlerinin dönüşmesine yol açacak bir potansiyeli temsil etmektedir.
İstanbul Havalimanı ile birlikte dünya hava ulaşımı yeni bir merkeze (hub) kavuşmuştur. Arz edilen kapasite ile doğru orantılı olarak uçak ve yolcu talebi süratle artacak, havayolu şirketleri, yer hizmet kuruluşları, bakım-onarım, yeme-içme, vb. tüm sektör bileşenlerine doğrudan ve dolaylı katma değer sağlayacak ve istihdam bundan çok olumlu etkilenecektir.
İstanbul Havalimanı’nın ülke ekonomisine katkılarıyla ilgili bilgi verir misiniz?
İstanbul Havalimanı projesinin realizesi; tarih boyunca medeniyetlere, kültürlere ev sahipliği yapmış İstanbul’u, gelecekte önemli bir turizm ve finans merkezi yapmak hedefine büyük ölçüde katkı sağlayacak, bu hedefin gerçekleştirilmesi için adeta bir lokomotif görevi görecektir.
İstanbul Havalimanı’nın en göze çarpan özelliklerinden biri; yüksek düzeydeki uçak ve yolcu trafiğini kaldıracak, uzun yıllar Türkiye’nin havacılık hizmetlerine yeterince cevap verecek bir tasarımla gerçekleşecek olmasıdır. Türkiye’nin iç ve dış hatlarda havacılıktaki büyümesine ve gelişmesine katkı sağlayacak, teşvik edecek bir havalimanı olmasının yanı sıra Batı Avrupa ile Uzak Doğu arasında da önemli bir transfer merkezi haline gelecektir.
İstanbul Havalimanı; Türkiye’nin önümüzdeki yirmi yıllık büyüme hikâyesinin itici güçlerinden biri, hatta önemli bir sembolü olma potansiyelini taşımaktadır.
İstanbul Havalimanı projesinin tüm etapları tamamlandığında;
10.247.000.000 € yatırım ve İdareye ödenecek 22.152.000.000 € +KDV kira bedeli ile toplamda 32.399.000.000 €’ye ulaşan bu rakam, havacılık sektörüne kazandırılacaktır.
İlk etap yatırımların başlaması ile birlikte, inşaat dönemi süresince yılda ortalama 80.000 kişiye ek istihdam imkânı yaratılacaktır.
Havalimanının hizmete girmesi ile birlikte de yıllık ortalama 120.000 kişiye iş imkânı doğacaktır.
Havalimanının etkisiyle artacak ilave hane halkı gelirinin 4,4 milyar dolara ve Türkiye’nin ulusal ekonomisine katkısının da milli gelirin yaklaşık yüzde 4.9 seviyesine çıkacağı tahmin edilmektedir.
İstanbul Havalimanı lojistik alanında yeni açılımlar sağlar mı?
Ülkemizin bulunduğu stratejik konuma bağlı olarak yerli-yabancı şirketlerin sürekli olarak büyüyen yatırımları ile İstanbul Havalimanı dünya üzerindeki büyük kargo hub noktalarından biri haline gelmeyi hedeflemektedir. İstanbul Havalimanı projesi, hava kargo taşımacılığının önem kazanmasında ülke ekonomisine büyük katkı sağlayacaktır.
Kargo/Lojistik Merkezi; projenin ilk fazı için 1,4 milyon metrekarelik bir alana kurulacak olup, ilerleyen fazlarda inşa edilecek 200.000 metrekarelik ilave bölgesi ile 1,6 milyon metrekarelik büyüklüğe ulaşacaktır. Kargo, lojistik ve geçici depolama alanlarında hizmet veren yerli ve yabancı pek çok önemli şirket de bu projenin içerisinde yer alacaktır. Kargo/Lojistik Merkezi ilk fazında yıllık 2,5 milyon hava kargo tonaj kapasitesi ile hizmet verecek olup, ikinci ve üçüncü fazlar ile bu kapasite yıllık 5,5 milyon tona kadar çıkartılabilecek şekilde planlanmıştır.
Aynı anda 30’un üzerinde geniş gövdeli kargo uçağının yanaşabileceği bu merkez için park pozisyonları antrepoların önlerinde konumlanmakta olup, bu noktalardan yolcu terminalleri ve uzak park alanlarına, pist ve taksi yollarının altından geçecek hava tarafı servis tünellerini kullanarak, kusursuz ve uçak trafiğinden etkilenmeyecek bir operasyon alt yapısı tasarlanmıştır.