Nims Gıda’yı organik pazarda global oyuncularla aynı sahnede görmeyi hedefliyoruz
Organik tarım ve katma değerli tarım ürünleri üretmek amacı ile 2020 yılında kurulan Nims Gıda, hedefleri doğrultusunda faaliyetlerine devam ediyor. Firmanın bugünü ve gelecek planları ile ilgili bilgi almak için bir araya geldiğimiz Nims Gıda Genel Müdürü İlter Fıçıcı, sorularımızı yanıtladı.
Nims Gıda’yı kısaca tanıyabilir miyiz? Hangi hedeflerle kuruldu?
Nims Gıda 2020’de organik tarım ve sürdürülebilirlik prensipleriyle katma değerli tarım ürünleri üretmek amacıyla kuruldu. Nims Gıda olarak dünyadaki büyük gıda üreticilerinin tedarikçisi olmayı ve Türkiye’nin katma değerli organik tarım ürünleri potansiyelini ortaya çıkarmayı hedefliyoruz. Freeze-Dry ürünlerine ek olarak IQF sistemi ile dondurularak tazeliği korunan meyve ve sebze ürünlerini de müşterilerimize tedarik edeceğiz.
İskefe Holding’in nasıl katkıları ve desteği var?
Temelleri 1957 yılında atılan Alkoç Deri, 63 yılı aşan yolculuğunda, değişimin hep bir adım önünde olarak sadece Türkiye’nin değil Avrasya kıtasının en büyük ve başarılı gruplarından biri haline gelmiştir. Tüm faaliyetlerinde uluslararası standartlara uyum ve sürekli gelişim amacını gözeten İskefe Holding, ülkesinde yakaladığı başarıyı dünyada yakalama hedefine adım adım ilerleyen bir dünya oyuncusudur. İskefe Holding bünyesinde 7 Deri Fabrikası, Jelatin Üretim Fabrikası, Protein Üretim Fabrikası, Hidrolizat Üretim Fabrikası, Hayvansal Kaynaklı Sıvı Aminoasit Üretim Fabrikası ve AR-GE Merkezi bulunmaktadır.
İskefe Holding markalarının, 60’ tan fazla ülkeye ihracatı ve dünya pazarlarına yüksek erişimi yanında, Ar-Ge merkezi ve gelişmiş laboratuarlarıyla test hizmetlerine doğrudan erişimi mümkün kılan yapısı ile Nims Gıda’nın hedeflerine ulaşmasında en büyük destekçisidir.
Ürün ve hizmetlerinizden bahseder misiniz? Üretim merkeziniz nerede?
Tarladan taze olarak toplanan meyveleri Freeze Dry teknolojisiyle kurutarak piyasaya sunuyoruz. Dondurularak kurutulmuş meyveler, kahvaltılık ve pastane ürünleri başta olmak üzere hazır yemek endüstrisinde ve atıştırmalık olarak kullanılıyor. Üretim merkezimiz, Ege ve Marmara bölgelerinin tarım arazilerinin merkez noktası olan Balıkesir Organize Sanayi Bölgesi içerisinde yer alıyor. 2 bin 500 tonluk depolama alanıyla 12 ay boyunca müşteri taleplerine hizmet verebilecek şekilde üretim yapan tesisimiz Türkiye’de aynı çatı altında hem donuk gıda operasyonu hem de Freeze Dry üretimi yapabilen en büyük tesis olma özelliği taşıyor.
Freeze Dry teknolojisinden bahsedebilir misiniz? Ürün ve hizmetlerinizde neyi farklı yapıyorsunuz, sizi rakipleriniz arasında öne çıkaran en temel özellikleriniz neler?
Freeze Dry teknolojisi dondurarak kurutma yöntemidir. Bu yöntemle meyvelerin içeriğindeki su süblimasyon ile uzaklaştırılır ve kuru meyve elde edilir. Geleneksel güneşte kurutma ve kurutma fırını yöntemlerinde ürünlerin vitamin, aminoasit ve protein değerlerinde büyük kayıplar yaşanır. Freeze-Dry teknolojisi ile kurutmanın en önemli farkı, bu yöntemde meyvelerin içindeki vitamin, protein gibi insan vücuduna faydalı elementlerin korunuyor olması ve bunların yüksek oranda tüketimine imkân sağlanmasıdır. Herhangi bir katkı maddesi, şeker eklemesi yapılmaz ve ürünlerin yüksek besin değeri korunur. Dondurarak kurutma sonunda meyvenin içinde kalan nem oranı diğer yöntemlere göre çok daha düşüktür, bu sayede meyve özelliklerini kaybetmeden çok daha uzun süre korunur. Bu teknoloji sayesinde sağlıklı, düşük kalorili ve natürel atıştırmalık ürünlerimizi her mevsim tüketilebilir hale getiriyoruz.
Kuruluştan bu yana nasıl bir gelişim gösterdiniz, ne kadar büyüdünüz?
İlk yılımız olmasına rağmen 30’dan fazla üreticiyle sözleşme imzalayarak 1000 ton organik çilek üretimi gerçekleştiriyoruz. Hem Türkiye’de hem yurt dışında saygın ağlar oluşturduk, kuruluşumuzdan beri bizi çok memnun eden bir teveccüh ile karşı karşıyayız. Üretici firmaların hem profesyonel hem içten ilgileri pazarda şimdiden etkin bir pozisyon almamızı sağladı, yeni sezonda 5000 tonluk üretim planı yapacak seviyeye ulaştık. Bu sayede kapasitemizin tamamını dolduracağımızı ve 2022 sonuna kadar 8 milyon EUR ciroya ulaşacağımızı öngörüyoruz.
Tedarikçileriniz kimler? KOBİ’lerin tedarik ve müşteri gamınızdaki ağırlığı nedir?
Tedarikçilerimizin büyük çoğunluğunu meyve üreticisi çiftçilerimiz oluşturuyor. Tabii ambalaj üreticisi firmalar ile de çözüm ortaklıklarımız mevcut. Hem tedarik hem müşteri tarafında zincirin tüm halkalarını hedef pazarlarımız ve ürünlerimizin gerektirdiği izlenebilirlik ve sürdürülebilirlik şartlarını sağlayan, birlikte büyüyebileceğimiz firmalar ile oluşturmaya çalışıyoruz. Güçlü KOBİ’lerle güçlü ortaklıklar muhakkak bizim ve müşterilerimizin de güçlenmesini sağlayacaktır.
2020, sizin için nasıl bir yıl oldu, pandemiden nasıl etkilediniz?
2020 bizim için daha çok teorik temellerimizin atıldığı, beyin fırtınası yılımızdı diyebiliriz, henüz fiziksel üretim faaliyetlerimize başlamadığımızdan pandemiden de pek çok firmanın etkilendiği anlamda uzaktık.
Fakat tüm dünyayı derinden etkileyen pandemi sürecinde, yüksek besin değerli gıdalara olan ilginin arttığına ve salgın sürecinden olumsuz etkilenen bazı ülkelerde üretimlerin aksadığına hep birlikte şahit olduk. Yüksek teknoloji gerektiren, tarıma dayalı sanayi ürünlerinin üretiminde güvenilir kaynaklara olan ihtiyaç da arttı.
Freeze Drying yöntemi kurutma yöntemleri içinde en yüksek teknoloji gerektiren yöntem. Bu teknoloji ile üretilen ürünlere artan ilgi paralelinde ülkemizin de katma değerli tarım ürünleri ihracatındaki şansının artacağını bu dönemde öngördük.
2021’in ilk yarısı nasıl geçti? 2021 yıl sonu büyüme hedefleriniz neler?
İlk yarı yatırımlarımızın projelendirilmesi, tesisin montajı ve devreye alınması ile başladı. 2021 yılı için hedefimiz ekibimizi oluşturmak ve ağımızı verimli hale getirmekti. Bu anlamda çok iyi bir yol kat ettik ve 2022 piyasasında şimdiden yerimizi aldık.
2021 yılı ajandanızda hangi konular öne çıkıyor? Planladığınız yeni yatırımlar var mı?
Başta yine hammadde yatırımlarımızdan bahsedebiliriz, tarımsal üretim desteklerinin ana konu olduğu yatırım projemizle 2022’de organik hammadde kapasitemizi 5 katına çıkaracağız. Perakende ambalaj yatırımı da gündemimizde, 2022’yi bulmadan hayata geçirmek olası duruyor. Toplamda 2 milyon EUR civarı bir yatırım söz konusu.
Kaç kişilik bir ekipsiniz?
2021 yılı itibariyle ekibimiz 40 kişiye ulaştı, 2022 yılı içerisinde hedef 100 kişiye ulaşmak.
İhracat yapıyor musunuz? Hedef ülke ve pazarlarınızı belirlediniz mi?
Ürünlerimizin büyük bölümünü endüstriyel tüketim için ihraç etmeyi hedefliyoruz. ABD, Kanada, Almanya ve İngiltere hedef pazarlarımızın başında yer alıyor. Kahvaltılık, yoğurt, meyve barları, hazır çorba ve içecek üretimlerinde Freeze-Dry ürünleri kullanan global gruplarla iş birliği yapmayı planlıyoruz.
Üretimin ne kadarını ihraç etmeyi ve ihracatın cirodaki payını ne kadar çıkarmak istiyorsunuz?
Dondurarak kurutulmuş meyvelerimizin yüzde 98’ini ihraç etmeyi planlıyoruz, cirodaki payı da tabii yine bununla orantılı olacaktır…
Nims Gıda’yı uzun vadede (örneğin beş yıl sonra) nerede görmeyi hedefliyorsunuz?
Geleceğin gıda tüketim alışkanlığına şimdiden uyum sağlamayı başarmış ve gittikçe büyüyecek olan ürün portföyü ile Nims Gıda’yı organik pazarda global oyuncularla aynı sahnede görmeyi hedefliyoruz, tüm kurgumuzu ve kültürümüzü bu doğrultuda şekillendiriyoruz.
Nims Gıda çok kısa vadede üretici rolünü de üstlenecek ve doğru tarım faaliyetleri ile kendi hammaddesini üretecek. Dijital tarım gündemimizde üst sıralarda, bir teknoloji öncüsü olarak da çiftçimize destek vermek hayalimiz.
Freeze Dry pazarının dünyadaki ve Türkiye’deki durumuyla ilgili bilgi verir misiniz? Bu pazardaki potansiyeli nasıl görüyorsunuz?
Freeze Dry teknolojisi bugün dünyada 40 milyar dolar piyasa büyüklüğüne ulaştı. 2025 yılına kadar da yıllık ortalama yüzde 7 büyüyeceği tahmin ediliyor. Şimdilik, Türkiye’nin bu pazardaki yeri yok denecek kadar az. Ülkemizden 2020 yılı sonu itibariyle yaklaşık 1,4 milyar dolar kuru meyve ve mamulleri ihracatı gerçekleştirildi. Toplam ihracatımız 156 milyar dolar, toplam tarım ürünleri ihracatımız 24,3 milyar dolardı. Türkiye’nin dünyada önde gelen meyve üreticisi ve bir tarım ülkesi olduğunu hatırlatmak isterim. Ülkemizin bu potansiyelini ortaya çıkarmak, üretim ve ihracata katkı sağlamak için tüm gücümüzle çalışacağız. KASIM 2021