Önceliğimiz Canik kalite ve performansının virüsten etkilenmemesini sağlamaktır
Pandemi sürecinin ekonominin çarklarına verdiği zarar, önemli ölçüde hissediliyor. Bu çerçevede üretim yapan firmalarımız ise belirsizliklerin hüküm sürdüğü bu dönemde yol haritalarını çiziyor. Yaşanan süreç ile ilgili görüşlerini aldığımız Samsun Yurt Savunma Genel Müdür Cahit Utku Aral, önemli açıklamalarda bulundu.
Pandemi sürecinde sanayici olarak yaşanan zorluklarla ilgili düşüncelerinizi aktarır mısınız?
Firmamız böyle bir olayı ilk kez tecrübe etmektedir ve süreç içerisinde hem ülkemiz, hem de diğer tüm ülkeler sürecin yönetimi ile ilgili kararlarında çelişki yaşamış ve verilen kararlara tutarlı şekilde sadık kalmakta zorlanmıştır. Esasında sanayide, biz dahil böyle bir çelişki yaşamaktadır. Hem çalışmamız gerektiğini biliyoruz, hem de çalışmamız gerektiğini, ülkemizin bizim çalışmamıza ihtiyaç duyduğunu da biliyoruz. Ama sonuç olarak Canik, iş kolu gereği bu zor zamanda çalışmak zorunda olduğuna karar verdi. Bu kararımızın arkasında üç sebep var;
- İnsanlar, ulusal bazda olacak bir kargaşa durumunda kolluk kuvvetlerinin kendilerine ulaşamayacaklarını ve koruyamayacağını biliyor. Bu zor dönemde bizim ürünlerimize güvenen insanların, ürünlerimize ulaşabilmesini sağlamamız gerekmektedir.
- Salgın yüzünden ölümlerin oluyor olması bir felaket, fakat ülkemizin çarklarının da durması aynı büyükte bir felaket ve bu felaketin sonunda yine yokluk ve uzun süreli zorluklar olacak olması.
- Devletimize taahhüt ettiğimiz ve firmamızın gelecek planlarında yer alan projelerin devam etmesi ve bu projeler için gerekli olan yatırımların sürdürülmesi.
Önlemlerimizi aldık ve umarız herhangi bir sıkıntı yaşamadan bu süreci atlatacağız.
Bu süreçte Canik olarak yaptığınız ihracat ve yurt dışı pazarlardaki gelişmelerle ilgili bilgi verir misiniz?
Bilindiği üzere MKE Kurumu Covid-19 (pandemi) sebebi ile silah ve mühimmat satışını durdurmuş ve ancak önemli durumlarda satış gerçekleştirmektedir. Firmamız şuan, başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere üretimin tamamını ihracat için gerçekleştirmektedir. ABD, son 5 yıl içerisinde gerçekleşen Irma Kasırgasını 2017 yılında tecrübe etti ve kasırga toplam 90 Milyar Dolarlık bir hasar bıraktı. Kasırganın etkili olduğu bölgelerde 911 hattı çalışmadı ve birçok yağma olayı gerçekleşti. Biraz daha geçmişe gider isek; 2005 yılında Katrina Kasırgası 125 Milyar Dolarlık bir hasar ve çok daha büyük bir yağmaya sebebiyet verdi. Amerikan halkının hafızasında bu yaşananların pandemi sonucunda da yaşanabileceği kanaati kesin olarak oluştu.
Gıda, su, tıbbi malzeme gibi temel ihtiyaçlara ulaşımında sıkıntı yaşanması durumunda, evlerini olabilecek ve aileleri tehlikeye atacak yağmalara karşı korunma önlemlerini almaya çalışıyorlar ve silahlanıyorlar. ABD harici ülke vatandaşlarının, Türk vatandaşları dahil, bu durumu anlaması ve mantık çerçevesine oturtmasını beklemiyoruz ama işin gerçeği şuan, ABD’de silahlanan insanların evinde silahı bulundurmayan, silahlanmaya karşı olan insanlar olması. Silah yanlısı olan ve evinde silahı bulunan insanlar bugün sadece mühimmat eksikleri var ise o eksiklerini tamamlamaktadırlar.
Bu sebeple Canik, üretimlerine devam etmekte ve bu ihtiyacı karşılayabilmek için var gücü ile çalışmaktadır. Bu kararımız neticesinde Mart, Nisan ve Mayıs ayları için önemli ihracat planlaması yapılmıştır.
Bizi bu süreçte zorlayan bir etken de ulaşım/lojistik sektöründe yaşanan sıkıntılar olmuştur. Türk Hava Yollarının ABD’ye olan yolcu uçuşlarının iptal edilmesi, mallarımızı kargo uçakları ile göndermemize sebebiyet vermiştir. Kargo uçaklarının yetersiz ve talebin fazla olması da THY tarafından fiyatların yükseltilmesi sonucunu doğurmuştur. Bu durum ürünlerimizin nakliye maliyetlerini arttırmış. Umarız bu durum kargo uçaklarının sayısının arttırılması ile son bulur aksi halde savunma sanayi haricinde yani marjları sınırlarda olan firmaların uçak taşıması yapması gerekir ise bu firmaların işlerinde sıkıntı olmasına sebebiyet verebilecektir.
Samsun Yurt Savunma olarak son dönem yaptığınız çalışmalarla ilgili bilgi verir misiniz?
Üretim yapabilmenin tek yolu, personelimizin sağlığını koruyabilmektir. Bu sebeple bu dönemde aldığımız önlemlerin sıkı şekilde takip edilmesine büyük önem veriyoruz. Fabrikaya ulaşımda, fabrika içerisinde aldığımız önlemlere ek olarak profesyoneller aracılığı ile personelimize aileleri ile iletişimleri konusunda, dışarıda zaman geçirmemeleri konusunda da bilgilendirmeler ve eğitimler organize ettik. Sterilizasyona, personel arası mesafelerin korunması, toplantıların bilgisayar ortamında online yapılması gibi birçok çalışmalar icra edilmektedir.
Bilindiği üzere Canik, üretimlerine devam ederken, aynı anda ulusal ve uluslararası tedarikçilerde yaşanan yavaşlamaları da alternatif üretimler ile de aşmaya çalışıyoruz. Daha önce yaşadığımız krizlerde problem genelde bir tedarikçiden kaynaklı olur iken bugün birçok tedarikçimizdeki problemleri aşmaya çalışmaktayız. Bu süreçte önceliğimiz Canik kalite ve performansının virüsten etkilenmemesini de sağlamaktır. Bu problemlerin de kısa süre sonra Nisan sonu gibi son bulacağını ümit ediyoruz.
Pandemi süreci sonrasında ekonominin eskisi gibi olmayacağına vurgu yapılıyor. Bu açıdan gelecekle ilgili düşüncelerinizi aktarır mısınız?
Bundan sonrası için kendi alanımızda daha öngörülü olabileceğimizi ve genel durum içinse sadece görüşümüzü paylaşabileceğimizi belirtmek isterim. Ekonominin eskisi gibi olmayacağı durumu tüm dünya ülkeleri için geçerli. Pandemi ile mücadele çok net gösterdi ki ekonomik durumu ne olursa olsun dünya ülkeleri salgın hastalık ile mücadeleye hazır değil. Bundan sonra ülkeler, bu tip mücadeleler için bütçelerinden daha büyük kaynaklar ayıracaktır. Ve bu kaynaklar sadece tıbbi malzemeler alanına ayrılmayacak, ısı ölçen tarama sistemleri, insanların konumlarını ve temaslarını kaydeden takip sistemleri, giyilebilir ölçüm cihazları gibi alanlara da ayrılacak. Tıbbi malzeme, test robotları, test kitleri üretimleri gibi bu alanda faaliyet gösteren firmalar ihtiyacın üzerinde talepler alacak ve ihtiyaç fazlası adetlere göre üretimler gerçekleştirecektir. Bu ürünler raf ömürlerine göre tekrar tekrar kullanılmamasına karşı temin edilecektir. Tabi bu senaryo gelecek ile alakalı bir de o günlere gelene kadar şuan ki mevcut durumun nasıl yönetileceği esas soru işareti. Türkiye ekonomisi içerisinde hizmet sektörünün payı %55 ve bu sektör içerisindeki ilk 5 alan Bankacılık, Pazarlama, Reklam, Ulaşım ve Turizm alanlarıdır. Pandeminin bu sektörlere vermiş olduğu zararı özetlemeye gerek olmadığını düşünüyorum. İmalat sanayiinde ise bugün ne otomotiv, ne tekstil, ne de beyaz eşya alanında üretimler devam etmektedir. Bu durum hiçbir ülke için sürdürülebilir olmadığı gibi Türkiye için yıkıcı sonuçlar doğurabilir. Pandemi ile mücadele resmen bir savaş ekonomisi yaratmış ve bu anlaşma yaparak durdurulamayacak bir savaştır. Türkiye’deki durum kontrol altına alınsa dahi dünyadaki durum düzelmeden ticaret ve üretim eski haline anca dünyanın tamamında düzelme olunca eski performansına geri dönecektir. MAYIS 2020