Romanya yatırımcı için öngörülebilir bir ülke

Gelişen Türkiye Romanya ticari ilişkileri karşılıklı yapılan yatırımlarla derinleşmeye devam ediyor. Romanya’da yaptığı başarılı projelerle dikkat çeken Synergy Group, yirmi yılı aşkın bir süredir pazar ile ilgili ettiği önemli tecrübelerle karşımıza çıkıyor. Elde edilen tecrübeleri konuşmak için sorularımızı yönelttiğimiz Synergy Group Romanya Genel Müdürü Esen Yılmaz, Romanya pazarı ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.  

Tecrübenizden yola çıkarak, Romanya ekonomisindeki son dönem gelişmeler ile ilgili bilgi alabilir miyiz?

Pandemi döneminde bütün dünyaya paralel olarak bir küçülme bekleniyordu. Beklenti % 7-8’ler mertebesindeydi. 2020 bu beklentilerle kapanacağı tahmin edilirken sevindirici bir gelişme yaşandı ve Romanya 2020’yi eksi % 4 küçülme ile kapattı. Bu dönemin daha hafif atlatılmasında da inşaat ve bilişim sektörü aktif rol oynadı. Rakamla telaffuz etmek gerekirse pandemi döneminde inşaat % 6 büyümüş. Bilişim sektörü de % 9 büyüyerek ülkenin gelişimine katkı sağlamış. İnşaat özelinde de baktığımızda bu alandaki yatırımların ana odağının alt yapı yatırımları olduğunu gözlemliyoruz.

AB desteklerinin bu yönelimde önemli bir etken olduğunu söyleyebilir miyiz?

Bu tespitiniz doğru. Romanya 2006 yılında AB üyesi oldu ve o tarihten buyana içerde ve dışarda AB desteklerini yeterli düzeyde kullanamadığı eleştirisine maruz kalıyordu. Ancak geçen yıl bu konuda önemli bir performans gösterildiğini söyleyebiliriz.

Ekonomi ile ilgili değerlendirmelerinize geri dönersek, konuyu detaylandırmak için neler söylersiniz?

Romanya 2015 yılından buyana düzenli olarak büyüyor. Büyüme gerçekleşirken diğer taraftan da düzenli olarak nüfusunun azaldığını görüyoruz. Nüfusun azalmasındaki en önemli etken ise dış göç. 1990 yılından buyana göçe bağlı olarak Romanya nüfusu azalmış. Romanya’nın eğitimli bir nüfusu var ve Batı Avrupa’nın buna talebi var. Doğal olarak daha iyi bir gelecek için insanlar göç ediyorlar. Buna rağmen 2021’de de büyüme beklentisi % 6 mertebesinde. Bu durumun inşaata yansımasının da pozitif olacağını söylesek de diğer taraftan hammadde fiyatlarındaki artışın sektörü olumsuz etkilediğini söyleyebiliriz. Bu artışların öngörülemeyen boyutlarda olduğunu söyleyebiliriz. Bu fiyat artışlarının en olumsuz yansımalarını yatırımcı üzerinde görüyoruz. Yatırımcı bu durumda bekle gör pozisyonuna geçebiliyor.

Türkiye’nin hammadde ihtiyacının karşılanması noktasında bir alternatif olma durumu var mı?

Elbette, ancak demir çelik konusunda dışa bağımlı olduğu için fiyat avantajı sağlayamıyor. Diğer taraftan sadece fiyat avantajı için değil tedarik güvenliği nedeni ile Türkiye alternatifler arasında yer alacaktır. Biz de bu çerçeve de zaman zaman güvenilir bir kaynak olan Türkiye’den ürün tedarik ediyoruz. Bunun dışında projelerimizde mobilya için belirlediğimiz çok güvenilir üreticilerimiz var. Türkiye Romanya için yakın oluşu itibari ile önemli bir partnerdir. Bu çerçevede de Türk yatırımcıların artan oranda Romanya pazarına ilgisinin olduğunu gözlemliyoruz.

Türk yatırımcıların üretim yönünde istekleri var mı?

Gözlemlerime göre var. Türk yatırımcılar AB üyesi bir ülkeye yatırım yapmak istiyorlar. Bu isteğini hayata geçiren yatırımcılar da var. Biz bu noktada bundan altı yıl önce ETİ’nin fabrika inşaatını hayata geçirdik. Gelen taleplere bakarak ilginin artarak devam ettiğini söyleyebiliriz.

Synergy olarak kaç yıldır Romanya pazarındasınız?

Firmamız 2001 yılından buyana Romanya’da aralıksız çalışmalarına devam ediyor. 2001 yılında iki genç mühendis; Savaş Günata ve Hüseyin Karali tarafından kuruluyor. 2006 yılı Romanya AB’ye girişle birlikte altın yıllarını yaşamaya başlıyor. Dolayısıyla Synergy içinde bu yılların önemli atılımlar yaptığı yıllar olarak değerlendirebiliriz. 2008 yılında firmamız sadece Romanya’da 120 milyon Euro ciro elde ediyor. Sonrasında gelen kriz ve etkileri dolayısıyla Romanya’daki iş hacmimiz küçüldü akabinde yeni pazarlar aramaya başlandı, Bu dönemde partnerlerimizle önce Gürcistan’a, sonra sırasıyla Türkiye, Polonya, Almanya’da ve Macaristan’da işlerimiz oldu. Bu genişleme ve kriz gibi nedenlerden dolayı Romanya’daki işlerimiz azaldı ancak çalışmalarımız kesintisiz devam etti. Geçen yılı Romanya’da 65 milyon Euro ile kapattık, bu yılda aşağı yukarı aynı rakamlarla kapatacağımızı düşünüyorum. Biz firma olarak daha çok özel sektör yatırımcılarına hizmet verdik, önümüzdeki dönemde de böyle devam edeceğimizi düşünüyorum.

Synergy olarak Romanya’da yatırımınız oldu mu?

Küçük çaplı konut yatırımlarımız oldu. An itibari planlanan pekcok yatirim projesinden iki tanesini hayata geçiriyoruz. Bunlardan biri 150 dairelik bir konut projesi, diğeri ise yaklaşık 10 000 metrekarelik bir alışveriş merkezi projesidir. Alışveriş merkezimiz dönemin ruhuna uygun olarak açık konseptli bir proje olarak hayata geçiriyoruz. Bunun dışında da yatırım palanlarımız devam ediyor.

Romanya’yı Türk yatırımcıların rahat ettiği bir pazar olarak tanımlayabilir miyiz? Romanya’da öncelikle halkın Türk insanına karşı bir sempatisinin olduğunu, en azından negatif bir düşüncesi olmadığını söyleyebiliriz. Diğer taraftan öngörülebilir bir ülke, kanunları ve uygulamaları itibari ile iş yapan firmalar için rahat ve güvenilir bir ülke. Bu çerçevede de kişi başına düşen milli gelirinin 13 bin Euro seviyesine gelmiş olması ciddi bir dış yatırım aldığını gösteriyor. Eğitim sistemi iyi ve bu onların önünü açıyor. Yatırım yapan için yetişmiş eleman bulmak oldukça zordur. Romanya’nın bu konuda önemli avantajlar sunduğunu söyleyebiliriz. Bizde bu noktada yetişmiş insan gücünü bulmakta zorlanmıyoruz. Ancak bazen işin hacmi dolayısıyla alternatif kaynaklara yöneldiğimiz oluyor. İnşaat sektörü olarak ele aldığımızda ise kuralların oturmuş olduğunu görüyoruz. Bu doğrultuda yapacağınız iş detaylı denetleniyor ama siz kuralları bilip uyguladığınız müddetçe oldukça rahat ediyorsunuz. İşini iyi yapan için oldukça iyi bir ortam olduğunu söyleyebiliriz. Yeni gelen arkadaşlar için bu durum zorlukmuş gibi gözükebiliyor ancak prosedürlere uyduğunuz zaman rahat bir çalışma ortamı var. TEMMUZ 2021