TEI olarak ABD ile olan ticaretimizi ciddi şekilde artırma potansiyelimiz bulunuyor

ABD ile yapılan ticarette 100 milyar Dolarlık hedef oluşturulurken bu hedefin içinde şüphesiz havacılık sektörü aynı bir başlık taşıyor. ABD’ye yapılan havacılık ihracatının her geçen yıl arttığına dikkat çeken TEI – TUSAŞ Motor Sanayii A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Prof. Dr. Mahmut Faruk Akşit, gelinen noktayı ve gelecek potansiyelini dergimize değerlendirdi.

ABD Ticaret Bakanı’nın Türkiye ziyaretiyle birlikte 100 milyar dolarlık bir hedef belirlendi ve içinde önemli bir kısmı havacılık sektörü oluşturmaktadır. Bu açıdan iki ülke potansiyelini değerlendirebilir misiniz?

TEI – TUSAŞ Motor Sanayii A.Ş. 1985 yılında, o zaman Türk Hava Kuvvetleri envanterine giren F16 uçaklarının General Electric F110 motorlarının montaj ve test işleri kapsamında bir offset şirketi olarak kurulmuştur. Bugün içinde bulunduğumuz mevcut jeopolitik durumdan bağımsız olarak, şirketimiz gibi birçok savunma sanayii şirketimizin ABD ile olan ticaret ve ihracat iş hacimleri büyümeye devam etmektedir. Öncel I ve Öncel II Programları kapsamında gerçekleştirilen F110 motorlarının ilk montaj ve testleri sonrasında 12 farklı parçanın üretimi ve yurtdışına ihracatı ile başladığımız motor parçası üretim faaliyetlerimiz, bugün askeri ve ticari olmak üzere toplam 45’i aşkın motor için 1000’in üzerinde farklı parça ve yıllık 350 milyar ABD Doları değerinde ihracat seviyesine ulaşmıştır. Türkiye’nin savunma ve havacılık sanayii ihracatında ABD, en fazla ihracat yaptığımız ülkeler arasında her yıl en üst sırada yer almış olup, yıllık bazda 500-700 Milyon ABD Doları değeri ile toplam savunma ve havacılık sanayii ihracatımızın %25-35’ini oluşturmaktadır. “Uçak ve Helikopterlerin Diğer Aksamları ve Parçaları” başlığı altında 2019 yılı Ekim ayı sonu itibarıyla ülke olarak 508,4 milyon ABD Doları değerinde ihracat rakamına ulaşmış bulunuyoruz. ABD ile yapılan genel ticarete baktığımızda savunma ve havacılık sektörünün bu ticarette ciddi bir payı olduğunu görüyoruz. ABD ile yapılan ihracatın her yıl arttığı gerçeğini göz önünde bulundurarak, özgün ürünler ve sistem satışları için pazar potansiyelleri değerlendirildiğinde belirlenen 100 Milyar ABD Dolarlık hedefin ulaşılabilir olduğunu düşünüyoruz.

 Türk havacılık sektörünün ihracat potansiyeli hakkında değerlendirmeleriniz nelerdir?

Türkiye mal, ürün ve hizmet toplam ihracatı son 6 yılda %10,5 artış gösterirken, savunma ve havacılık sanayii ihracatımız %61,3 mertebesinde artış göstermiştir. TEI olarak sözleşmeye bağlanmış siparişlerimiz 6.6 Milyar ABD Dolarına ulaşmış bulunuyor. Alp Havacılığın da 5 Milyar ABD Dolarının üzerinde bağlantı ve satış potansiyeli üzerine basında haberler yer almıştı. Türk Havacılık ve Uzay Sanayi (TAI), Kale Havacılık ve diğer havacılık sanayi şirketlerinin yurt dışı siparişleri de göz önüne alındığında politik ve diğer sebeplere bağlı anormal bir kesinti olmadığı takdirde önümüzdeki yıllarda Türk havacılık sektörünün ihracat potansiyelinin çok ciddi rakamlara ulaşacağını tahmin ediyorum. Sektörümüzün gösterdiği ivmeyi uzun vadede de sürdürerek Cumhurbaşkanlığı Programı Stratejik Hedefleri doğrultusunda 2023 yılı sektör hedefi olan 10,2 Milyar ABD Doları seviyesine çıkmak için başta TEI olmak üzere tüm sektör paydaşları aktif şekilde çalışmalarına devam etmektedir.

 TEI’nin ABD ihracatı ve bu ihracatın artması için mevcut potansiyel hakkında değerlendirmeleriniz nelerdir?

 TEI olarak 1985 yılından beri ihracatımızla Türkiye’nin gurur duyulan bir değeriyiz. İhracatımızın en büyük kısmını ABD’ye gerçekleştirmekteyiz. Sözleşmeye bağlanmış 6.6 Milyar ABD Dolarlık siparişlerimizin 5 Milyar ABD Dolarının üzerindeki kısmı ABD’ye aittir. Karşılıklı menfaatler ve kazankazan ilişkisi içinde bu alışverişin önümüzdeki yıllarda gittikçe artmasını bekliyoruz. Havacılık sektörünün olmazsa olmazı olan üstün kalite ve hassasiyet gereklikleri ucuz işgücünden ziyade çok yüksek teknolojiye sahip imalat sistemleri ve bu yüksek teknoloji sistemleri başarı ile programlayıp ihtiyaç duyulan karmaşık ve hassas ürünleri ortaya çıkaracak üstün bir mühendislik yeteneği gerektirmektedir. TEI olarak sahip olduğumuz üstün yetenekli tasarım, analiz ve imalat mühendisliği ekiplerimiz ve sektörde 35 yıllık imalat tecrübesi ve kalite birikimimizle müşterilerimizin ihtiyacı olan karmaşık havacılık parçalarını hızlı bir şekilde, rekabetçi bir maliyetle ve gerekli üstün kalite standartlarında sunabiliyoruz. Son 5 yılda imalat teknolojileri, proses optimizasyonu ve insan kaynaklarına yaptığımız sistematik yatırımlarla havacılık sektörünün ihtiyaç duyduğu yüksek teknoloji gerektiren bir çok özel işlemi yüksek standartlarda ve tekrarlanabilir şekilde yapabilecek duruma geldik. Eylül 2017 itibariyle 10 ana işlem gurubu altına 52 değişik özel proses için NADCAP sertifikası almayı başararak sertifikalı özel proses kabiliyetlerinde “Dünya Birincisi” olduk. Bütün bu üstün yeteneklerimizi müşterilerimize ihtiyaç duydukları ürünleri yüksek kalitede, zamanında ve rekabetçi bir maliyetle sunmak için kullanarak onların da kendi ürettikleri ürünlerde rekabetçi olmalarını sağlıyoruz. Bu şekilde sektörün liderleri General Electric ve Safran Aviation gibi firmaların ortak seçimiyle son iki yıldır üst üste Dünya genelinde “En İyi Tedarikçi” seçildik. Sivil ve askeri uçak motor parça/modülleri başta olmak üzere birçok farklı alanda yaptığımız katma değerli ürünlerimiz sayesinde Türkiye’nin ihracat hanesine artı yazdırmaya devam ediyoruz. İleri teknoloji altyapımız ve üstün insan kaynaklarımızla hem ABD’li hem de dünyanın diğer yerlerindeki müşterilerimize kazandırarak kazanmaya devam etmeyi planlıyoruz. Son dönemde aldığımız yeni iş paketleri (yeni nesil motor programları için parça/modül satış) ve yeni çıkan iş fırsatlarını düşündüğümüzde, TEI olarak ABD ile olan ticaretimizi ciddi şekilde artırma potansiyelimiz olduğunu düşünüyoruz.

TEI olarak yurt dışı fuarlarla ilgili yaptığınız çalışmalar hakkında bilgi verebilir misiniz?

TEI olarak 2019 yılında ülkemizde ve yurtdışında birçok fuara katılım sağladık. Katılacağımız yurtdışı fuarları seçerken stratejik pazarlama hedeflerimiz doğrultusunda; hem imalatta, hem montaj/test, bakım/onarım/revizyon alanlarında hem de özgün motor projelerimizle ihracat potansiyelimizin olabileceği hedef pazarlardan seçimler gerçekleştiriyoruz. 2019 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Şikago şehrinde gerçekleştirilen ve insansız hava araçları alanında özelleşmiş bir fuar olan AUVSI Xponential’a, Brezilya’nın Rio de Janeiro kentinde düzenlenen ve Latin Amerika bölgesinin sektördeki en önemli etkinliği olan LAAD Savunma ve Güvenlik Fuarı’na, Kuzey Kore’nin başkenti Seul’de düzenlenen ve Uzak Doğu’nun önemli etkinliklerinden Seul ADEX Uluslararası Havacılık ve Savunma Fuarı’na, Tayland’ın başkenti Bangkok’ta düzenlenen ve Güneydoğu Asya’nın en önemli etkinliklerinden Tayland Savunma ve Güvenlik Fuarı’na ve dünyanın en eski havacılık fuarı olan Paris Air Show’a katılım sağladık. Bu fuarlarda hem sivil hem askeri alandan çok sayıda yetkili ve heyetle görüşmelerimiz oldu. Paris Air Show’da ayrıca GE Additive ile imzaladığımız sözleşmeyle geleceğin imalat teknolojisi olarak anılan katmanlı imalat alanındaki yetkinliğimizi artıracak bir makine parkuru yatırımı yaptık. Toparlamak gerekirse, yurtdışı fuar katılımlarımızla hem hedef pazarlarda ihracat potansiyellerimizi değerlendiriyor hem de yeni iş birliklerine imza atıyoruz. OCAK 2020