Turkcell olarak Belarus’a değer veriyoruz

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Belarus’a yaptığı ziyaret ve yapılan ikili görüşmeler, iki ülke arasındaki ticari hacmin artırılması yönünde önemli bir adım olarak tarihe geçti. Önümüzdeki dönem ise ticari hacmin artırılması için ortaya koyulan hedeflerin realize edileceği bir dönem olacaktır. Ziyaret ile ilgili görüşlerini aldığımız, Cumhurbaşkanı ve beraberindeki heyet içerisinde yer alan Turkcell Strateji Genel Müdür Yardımcısı İlter Terzioğlu, ziyaret ile ilgili gözlemlerini paylaştı.

Belarus’a yapılan resmi ziyaret ile ilgili genel bir değerlendirme alabilir miyiz?

Cumhurbaşkanımızın ülke ziyaretleri, bizim yatırımlarımız açısından büyük önem taşımaktadır. Devlet büyüklerimizin tümünün yurt dışı ziyaretleri önem taşıyor. Yurt dışı yatırımcılara da her zaman destek veriyorlar. Dolayısıyla iki ülke ilişkilerin hangi ülke olursa olsun yurt dışında iş yapan firmalar için büyük önem taşımaktadır. Gelişmeler için de yardımcı oluyor.

Türkiye gittiği her ülke de bir eser yapmak istiyor. Bunu Cumhurbaşkanı da ifade ediyor.

Turkcell olarak Belarus’ta bizim eserimiz de orada bir network kurmak ve altyapı yapmaktır. Oradaki topluma iletişim hizmetini vermektir. Hem data hem ses hem de diğer gelişmeler konusunda çalışmalar yapıyoruz.

Cumhurbaşkanının Belarus ziyaretinde iş adamları ile görüşürken, özellikle GSM sektörüyle ilgili işlerin daha da geliştirilmesini istediler. Bu açıdan sizin daha fazla geliştirebileceğiniz bir alan var mı?

Turkcell olarak Belarus’ta ilk 3G hizmeti veren firmayız. Sonrasında diğer firmalarda bu hizmeti vermeye başladılar. Sonrasında da biz 4G hizmeti sunmaya başladık. Ayrıca 4G alt yapısında da daha ne gibi hizmetler verebiliriz konusunda da çalışmalarımız devam ediyor. Biz bu görüşmeleri yaparken bu ziyaretlerde yaptığımız çalışmalara ivme kazandıran gelişmelerdir.

Belarus’ta halkın size ve sunduğunuz ürünlere talebi nasıl?

Halkın talebi çok iyi. Belarus genel itibariyle Türkiye’de pek bilinen bir ülke değildir. 10 milyon nüfuslu bir ülke ve halkın %95’in üstünde üniversite mezunu olan bir ülkedir. Prosedürleri oturmuş iyi bir ülkedir. Bu açıdan Turkcell olarak Belarus’a değer veriyoruz. Tam Avrupa ile Rusya arasında bir köprü vazifesini görüyorlar. Lojistik açısından çok önemli bir ülkedir. Bu açıdan baktığınızda eğitimli bir halkın teknolojik gelişmelere yakın bir halkın yaptığımız çalışmalara olan ilgisi oldukça yüksektir. Bugün Belarus’ta yazılım sektörü çok gelişmiş bir sektördür. Dünyanın birçok önemli yazılım firmasının binlerce ofisleri Belarus’tadır. Yazılım sektöründe çok gelişmiş ve teknolojiye meraklı bir toplumdur.

Türkiye’den Belarus’a giden Türk girişimcilerimizle ortak çalışmalar yürütebiliyor musun?

Sadece Belarus’ta değil, Türkiye’den yurt dışına giden bütün yatırımcılar öncelikle Turkcell’i tercih ediyorlar. Çünkü verdiğimiz servisin kalitesi ve alışkanlıkları bizi tercih etmelerini sağlıyor. Bizimde bu çerçevede görüştüğümüz inşaat sektörü, havayolları, turizm ve yemek sektörü gibi alanlarda yatırım yapanlarla görüşüyoruz.

Cumhurbaşkanı Belarus ziyaretinde ticaretin en az bir milyar dolara çıkması gerektiğini belirttiler. Böyle bir potansiyel var mı?

Öyle bir potansiyel vardır. Bir milyar doları kesinlikle bulabiliriz. Belarus’ta teknoloji, inşaat gibi alanları daha fazla geliştirebiliriz.

Turkcell olarak Belarus dışında bu coğrafyadaki hedefleriniz nelerdir?

Biz işimizin başından itibaren bölgesel genişleme için belirli bir hedefimiz var ve bu hedefimizi de sürekli geliştiriyoruz. Kendi coğrafyamızda, Rus ülkeleri, Balkanlar, Ortadoğu ve Kuzey Afrika gibi ülkelerde kendi operatörleri var ise ilk ikiye giren tüm firmalarla çalışmalar yapıyoruz. Şu anda 9 ülkede operasyon yapıyoruz ve bunu geliştirmek istiyoruz. Fakat bu sektör hemen gelişen bir sektör değildir bu nedenle yavaş ilerliyoruz.

Turkcell Genel Müdürü Kaan Bey, yurt dışı işlemlerde toplam cironun en az %40’a ulaşmak istediklerini belirttiler. Şu anda bu oran nedir?

Şu anda %12 seviyelerindeyiz. Bu oranı giderek hedeflenen ciroya ulaştıracağız. Bu açıdan daha yolumuz var. Fakat bir ülkedeki operatörle görüşmeye başlamak ve Turkcell olarak konuşmaya başlamanız en az 3-4 yıl alıyor. Bugün Türkiye’ye yabancı bir firmanın gelip bizim sektörümüzde yatırım yapmak istediğini düşünün, lisans alması ve yatırım yapmaya başlaması en az 3 yıl alıyor.

Türki ülkelerde Turkcell’in konumunu nedir?

 Azerbaycan, Kazakistan, Moldova ve Gürcistan’da da operasyonlarımız var. Bu ülkelerin çoğunda pazar payı olarak birinci sırada yer almaktayız. Bir ülkede de ikinci sırada bulunuyoruz.

KKTC’deki durum nedir?

KKTC’de 1999 yılından itibaren hizmet veriyoruz. Orada da lider operasyonuz.

Uluslar arası arena da Turkcell olarak hedefler nelerdir?

Turkcell sadece bu bölgedeki gelişmeler dışında biz servislerimizle tüm dünyaya yayılıyoruz. Şu anda Turkcell BİP var ve on milyonun üzerinde kullanıcısı var. Bunun bir milyondan fazlası yurt dışından geliyor. Dolayısıyla biz uluslararası servislerle de yayılıyoruz. Bunun yanında TV servisleri, yayın hakları gibi çalışmaları tamamlayarak dünyaya yayılmayı hedefliyoruz. Bugün yüz binin üstünde Birleşik Arap Emirliklerinde BİP kullanıcısı mevcuttur.

Bugün dünyada ekonomik krizden bahsedilirken, Turkcell olarak sizin sunduğunuz hizmetler ve farklı ürünlerle bu kriz size daha az etkisi olduğu söylenebilir mi?

Ekonominin gelişmesi tabi ki bizim için önemlidir. Fakat iletişim duran bir şey değildir. Krizde olsa teknolojinin gelişimi devam ediyor. Hem Türkiye’de hem de bulunduğumuz bölgelerde yıllar için de edindiğimiz tecrübemizdir. Ekonominin yavaşlaması etki eder fakat aynı oranda değildir. Biz daha az etkileniriz. Ekonomi hızlandığı zaman da biz daha fazla hızlanırız. Bu sektörün en büyük avantajıdır. Dünyanın en büyük firmalarının belki 5 bin, 10 bin veya 100 bin tane müşterisi var, Turkcell’in ise 70 milyon müşterisi var. Bizim farkımız budur.

15 Temmuz sonrasında Cumhurbaşkanı özellikle yurt dışı yatırımcılara Türkiye’yi anlatın dediler. Bu konuda girişimleriniz var mı?

15 Temmuz özel bir durumdur. Çok şükür o günleri atlattık. Turkcell genel olarak hem kendi firmasını hem de Türkiye’ye temsil etmektedir. Bulunduğumuz ülkelerde, dünya ekonomik forumu gibi platformlarda da bu sorumluluğu hissederek hareket ederiz. Turkcell’de bu yüzden Turkcell’dir. Bu bayrağı her yerde taşıdığını hissederek ve bilerek hareket eden bir firmadır.