Türkiye’nin toplu kalkınmasına destek olacağız

15’incisi düzenlenen Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı (IDEF’21) sektörün geleceği ile ilgili önemli ipuçları verdi. Fuar sonrası görüşlerini almak için sorularımızı yönelttiğimiz STM Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Tic. A.Ş. Genel Müdürü Özgür Güleryüz, önemli açıklamalarda bulundu.

IDEF 21’de, STM’nin sergilediği ürünlere ilgi nasıldı? Hem STM hem de sergilediğiniz ürünlerle ilgili bilgi alabilir miyiz?

STM olarak kurulduğumuz 1991 yılından beri, başta Türk Silahlı Kuvvetleri olmak üzere, güvenlik güçlerimizin sahadaki ihtiyaçlarına yönelik özgün projeler geliştiriyoruz. T.C. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) öncülüğünde, askeri denizcilik platformlarından taktik mini İHA sistemlerine, siber güvenlikten uydu ve uzay teknolojilerine varıncaya kadar kritik projelere imza atıyoruz. STM olarak hem ülkemiz savunmasına hem de dost ve kardeş ülkelere, yüksek teknolojili ve özgün mühendislik çözümler sunuyoruz.

Bölgemizin en büyük savunma sanayii fuarı IDEF’te de bu yıl özellikle, deniz projelerimizi ve taktik Mini İHA sistemlerimizi ön plana çıkardık. Deniz projelerinde; bu yıl denize indirdiğimiz Türkiye’nin ilk milli fırkateyni TCG İSTANBUL’un (F-515) ana yükleniciliğini yürütüyoruz. Askeri denizcilik alanında gerçekleştirdiğimiz önemli projelerle, ülkemizi yurt dışında başarıyla temsil ediyoruz. Son olarak, teknoloji transferi de içeren iş birliğimiz kapsamında Ukrayna Korvet inşasına başladık. IDEF’21’de milli mühendislik kabiliyetlerimizle geliştirdiğimiz bu projelerimizi sektör ile buluşturduk. Bu kapsamda, İ-Sınıfı Fırkateyn (TCG İSTANBUL), Ada Sınıfı Korvet (MİLGEM), Pakistan’a da daha önce teslim ettiğimiz Lojistik Destek Gemisi’nin yanı sıra Açık Deniz Karakol Gemisi OPV-1900 ve TS-1700 Denizaltı’yı fuarda sergiledik. IDEF’21’de ilk kez, 3 farklı Sahil Güvenlik Gemisi ve sürat-manevra gücü yüksek, satıhtan satıha güdümlü mermilerle hücum geliştirebilecek MPAC platformunu tanıttık.

Taktik mini İHA üretiminde de Türkiye’nin öncü şirketiyiz. Türk güvenlik güçlerimizce sahada başarıyla kullanılan ve bu yıl ihracat başarısına da imza attığımız Döner Kanatlı Vurucu İHA Sistemimiz KARGU fuarda büyük ilgi gördü. Yine bu yıl TSK envanterine dahil edeceğimiz Sabit Kanatlı Vurucu İHA Sistemimiz ALPAGU ve Gözcü İHA Sistemi TOGAN’ı fuarda sergiledik. STM olarak, bu sınıfta geliştirdiğimiz yeni çözümlerimizi de ilk kez IDEF’21’de ziyaretçilerin beğenisine sunduk. Bu çerçevede, mühimmat bırakan İHA BOYGA, RF Arayıcı Başlıklı KARGU ve zırh delici mühimmat taşıyan KARGU’yu fuarda lanse ettik. 

IDEF 21 fuarıyla ilgili genel bir değerlendirme alabilir miyiz?

Bölgemizin birinci, dünyanın ise en büyük savunma fuarları arasında yer alan IDEF’21’i başarıyla tamamladık. Milli mühendislik çözümlerimizi sergilediğimiz fuarda, STM açısından oldukça yoğun bir yabancı heyet trafiği yaşadık. Geliştirdiğimiz platformlarımızı ve mühendislik kabiliyetlerimizi, IDEF’e gelen dost ve kardeş ülkelerin üst düzey temsilcilerine anlatma fırsatı bulduk. Aralarında savunma bakanları, genelkurmay başkanları, kuvvet komutanlarının da yer aldığı çok sayıda üst düzey heyeti IDEF’te standımızda ağırladık. 40’ı aşkın ülkeden, 100’e yakın heyet ile görüşmeler gerçekleştirdik. Görüşmeler, iş birlikleri ve toplantılarla verimli bir fuar geçirdik.

STM olarak son dönem yürüttüğünüz projelerle ilgili bilgi verir misiniz?

Deniz Projelerinde; MİLGEM’lerden sonra İstif sınıfı olarak adlandırdığımız Türkiye’nin ilk milli fırkateyni TCG İSTANBUL’un (F-515) STM olarak ana yükleniciliğini yürütüyoruz. Yerlilik oranının en az yüzde 75 seviyesinde olacağı TCG İSTANBUL’u Ocak 2021’de denize indirdik ve 2023 yılında Deniz Kuvvetleri Komutanlığımıza teslim edeceğiz. Türkiye’nin ilk istihbarat gemisi olma özelliği taşıyan Test ve Eğitim Gemisi TCG Ufuk’un (A-591) ana yükleniciliğini üstleniyoruz.

Askeri denizcilik alanında gerçekleştirdiğimiz önemli projelerle, ülkemizi yurt dışında da başarıyla temsil ediyoruz. Son olarak, Ukrayna’ya korvet inşası için önemli bir sözleşmeye imza attık. Teknoloji transferi iş birliğini de içeren korvet inşasında korveti kızağa aldık. Hızlı şekilde faaliyetlerimize devam ediyoruz. Pakistan’da uzun süredir faaliyetlerimiz aralıksız devam ediyor. Pakistan Denizde İkmal Gemisi STM tarafından tasarlandı, Karaçi Tersanesi’nde inşa edildi ve 3 senedir Pakistan donanması tarafından aktif olarak kullanılıyor. Pakistan ve ülkemizdeki denizaltı modernizasyon projelerinde de aktif rol alıyoruz.

Deniz Kuvvetlerimiz için yeni tip denizaltıların inşasında önemli görevler üstlenirken, ülkemizin denizaltı modernizasyonu konusundaki ilk ve tek ihracatı olan Pakistan’da ise Agosta sınıfı denizaltıların modernizasyonu konusunda çalışmalarımız hız kesmeden devam ediyor. Bu kapsamda birinci gemiyi teslim ettik, ikinci geminin modernizasyon faaliyetlerine başladık, üçüncü gemi için de sözleşme imzaladık.

Dünyada sayılı ülkelerin üretimini yapabildiği, denizaltı torpido kovanlarının yer aldığı baş kısım Section 50’yi, Yeni Tip Denizaltı Projesi (Reis Sınıfı Denizaltı) kapsamında, ilk kez Türkiye’de, STM mühendisliği ve koordinasyonunda üreterek, Gölcük Tersane Komutanlığı’na teslim ettik. Mini ya da daha büyük tonajlı denizaltılarda konsept çalışmalarımız da var. Amacımız, savunma sanayiinde, üniversite-sanayi iş birliğini de geliştirerek, yerli sanayimizin katma değeri yüksek alanlarda üretimini artıracak adımlar atmak.

Yurt içinde ilgi gören ve başarıyla kullanılan taktik mini İHA sistemlerimiz yurt dışından da büyük ilgi görüyor. Bu alanda önemli bir başarıya imza atarak, Türkiye’den başka bir ülkeye, askeri mini İHA ihraç eden ilk şirket olduk. Döner Kanatlı Vurucu İHA Sistemimiz KARGU’nun bu yıl ilk kez ihracatını gerçekleştirdik. Sabit Kanatlı Vurucu İHA Sistemimiz ALPAGU da test atışlarını geride bıraktık ve bu yıl sonuna kadar TSK’nın envanterine katmayı planlıyoruz.

Savunma sanayinde ihracatın önemi giderek artmaktadır. Bu çerçevede yaptığınız çalışmaları aktarır mısınız?

Askeri deniz platformları ve taktik mini İHA sistemleri alanında yakaladığımız ihracat başarısını hem sürdürmek hem de bu başarıyı siber güvenlik ve diğer çalışma alanlarımıza da yaymak istiyoruz. Güney Amerika’dan Uzak Doğu’ya kadar 20’den fazla ülkede iş birlikleri, ihracat ve iş geliştirme faaliyetleri yürütüyoruz. Bizim en önemli motivasyon kaynağımız, büyümeyi, mümkün olduğu kadar ihracatla gerçekleştirmek. 2023 hedefimiz, ciromuzun %50’sinin ihracattan gelmesi. Daha uzun vadeli hedefimiz, bunu giderek arttırmak. Bunu gerçekleştirebilecek potansiyele sahip olduğumuzu değerlendiriyoruz. Ayrıca, bunu, ekosistem ile birlikte başarma gibi bir vizyonumuz da var.

STM olarak gelecek hedeflerinizi aktarır mısınız?

Gelecekle ilgili en temel motivasyonumuz, kuşkusuz, mevcut projelerimizi başarıyla tamamlayabilmek ve bunlardan elde ettiğimiz birikimleri, çok daha büyük projelere taşıyabilmek. Bu kapsamda önümüzdeki yıllar için tüm stratejimizi, savunma sanayiinde güçlü ve bağımsız bir Türkiye hedefiyle başlatılan millilik hamlesine göre planlamış durumdayız. Bu millilik hamlesinin temelinde de özgün çözümler ve mühendislik kabiliyetleri yatıyor. Bu özgünlüğe ve mühendislik kabiliyeti geliştirebilmek ise AR-GE’ye ve inovasyona yatırımdan geçiyor. AR-GE ve inovasyonu, kurum kültürünün bir parçası haline getiren şirketimiz ile, bugünü değil geleceği inşa etmeye devam edeceğiz. Hem geleceğin dünyasının gerekliliklerini tanımlamaya hem de bu teknolojilerin geliştirilmesine katkı sağlayacak ve savunma sanayiimizdeki uygulama alanlarını artıracağız. Bugün, ülke olarak, millilik ve yerlilik konusunda önemli bir aşamaya geldik. Bunu devam ettireceğiz ve Türkiye’nin toplu kalkınmasına destek olacağız. KASIM 2021