Ülkemiz savunma sanayiindeki yükselişini emin ve hızlı adımlarla sürdürüyor

Bugüne kadar ürettiği 32 binden fazla aracı ülkemiz başta olmak üzere 5 kıtada, 35’ten fazla dost ve müttefik ülkenin silahlı kuvvetleri ve güvenlik güçleri tarafından kullanılan Otokar, hedefleri doğrultusunda ilerlemeye devam ediyor. Hedefler doğrultusunda yaşanan gelişmeleri değerlendiren Otokar Genel Müdürü Serdar Görgüç, sorularımızı yanıtladı.

Uluslararası fuarların sektörünüze etkileri ile ilgili düşüncelerinizi alabilir miyiz?

Türkiye’de sanayileşme ve modernleşme atılımlarının başladığı dönemde, 1963 yılında kurulan Otokar, yabancı ortaklığı olmayan, milli kara sistemleri şirketi olarak çalışmalarına devam ediyor. Geniş bir ürün gamına sahibiz. Kullanıcı beklenti ve isteklerine uygun olarak geliştirdiğimiz ürünlerimizin sayısı artmaya devam ediyor. Savunma sanayiinde global ölçekteki bilgi birikimimiz, mühendislik, Ar-Ge ve teknoloji transferi kabiliyetlerimizi ve ürünlerimizi düzenlenen organizasyonlarda duyurma fırsatı yakalıyoruz. Son yıllarda global bir marka olma hedefi ile ihracat çalışmalarımıza daha fazla ağırlık verdik. Sahip olduğumuz ürün gamını ve yeteneklerimizi sergileyebilmemiz için fuarları önemsiyoruz. Ülkemizin yanı sıra dünyanın dört bir yanında düzenlenen uluslararası fuarlara katılım gösteriyor; Türkiye’nin savunma sanayiindeki gelişimini sergiliyor ve temsil ediyoruz. Katıldığımız fuarlarda global pazarlarda ortak ürün geliştirme, yerel iş ortaklıkları, yerel üretim, teknoloji transferi gibi farklı iş birliği fırsatlarını da değerlendiriyoruz.

IDEF’21, 15’inci Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı ile ilgili bir değerlendirme alabilir miyiz?

Bölgemizin en büyük savunma fuarlarından bir tanesi olan IDEF fuarına en başından beri katılıyoruz. Türk Silahlı Kuvvetleri dünyanın en güçlü orduları arasında yer alıyor. Bu nedenle ülkemizde düzenlenen bir savunma fuarı olarak IDEF uluslararası arenada da ilgi çekiyor. Türkiye ve bölgesindeki savunma sanayii üreticileri ile kullanıcıları bir araya getiren uluslararası bir fuar olması nedeniyle ülkemiz savunma sanayii firmaları için de ayrı bir değere sahip.

Türkiye’nin öncü kara sistemleri üreticisi olarak birçok ilki ve yeniliği IDEF’te duyuruyoruz. Geçtiğimiz yıllarda Türkiye’nin ilk elektrikli zırhlı aracı AKREP IIe’yi, ilk özgün paletli muharebe aracımız Tulpar’ı, ilk 8×8 zırhlı muharebe aracını IDEF’te ilk kez sergilemiştik.

Bu yıl IDEF pandemi koşulları altında üst düzey tedbirlerle yapılacak. Bu yıl da gerçekleştirilecek fuar süresince mevcut kullanıcılarımızla olan iş birliklerimizi geliştirirken, potansiyel kullanıcılara kara sistemleri alanındaki kabiliyetlerimizi tanıtacağız. Hedefimiz Türkiye’nin öncü kara sistemleri üreticisi olarak global pazarlarda ürün, Ar-Ge, teknoloji transferi kabiliyetlerimizle ülke ihracatına katkımızı sürdürmek.

Savunma Sanayi ihracat rakamlarının artışı, sektörün geldiği nokta açısından önemli bir veri olarak karşımızda duruyor. Bu çerçevedeki çalışmalarınız ile ilgili bilgi alabilir miyiz?

Ülkemiz savunma sanayiindeki yükselişini emin ve hızlı adımlarla sürdürüyor. Yerlileşme ve millileşme çalışmaları hızla devam ediyor. Dışa bağımlılık her geçen gün biraz daha azalıyor. Üretimle birlikte önemli bir teknoloji hamlesi de başlatmış olduk. Otokar da dahil olmak üzere, Türkiye’nin savunma sanayii alanında hizmet veren markaları dünya devleriyle yarışmaya başladı. Açıklanan rakamlara göre son 5 yılda Türkiye’nin savunma sanayi ihracatı yüzde 30 artmış, ithalatı ise yaklaşık yüzde 60 gerilemiş durumda.

Otokar açısından bakacak olursak, global bir marka olma hedefi ile son yıllarda ihracat çalışmalarımıza ağırlık verdik. Mühendislik kabiliyetimiz, Ar-Ge imkanlarımız, yetkin insan kaynağımız, esnek üretim kabiliyetlerimizin yanı sıra müşteri ihtiyaçlarına uygun geliştirdiğimiz çözümler ve satış sonrası hizmetlerimiz ile dünyanın dört bir yanında takdir topluyoruz.

Bugün savunma sanayiinde ürettiğimiz 32 binden fazla aracımız ülkemiz başta olmak üzere 5 kıtada, 35’ten fazla dost ve müttefik ülkenin silahlı kuvvetleri ve güvenlik güçleri tarafından kullanılıyor. Araçlarımız birçok ülkede NATO ve Birleşmiş Milletler güçleri kapsamında aktif olarak görev yapıyor; dünya genelinde NATO ülkeleri dahil 55 son kullanıcıya hizmet veriyor. Pandemi şartlarına rağmen 2020 yılı boyunca mevcut siparişlerimizin teslimatlarına odaklanırken yeni anlaşmalara da imza attık. Pandemi döneminde Arma 8×8 ve Cobra II taktik tekerlekli zırhlı araçlarımız için toplam değeri yaklaşık 135 milyon ABD doları tutarında iki ihracat siparişi aldık. Bu siparişlerle birlikte ürünlerimizden Arma 8×8’i ilk kez Afrika kıtasına ihraç edeceğiz. 2020 yılı ciromuz yüzde 20’lik artışla 2,9 milyar TL, net kârımız yüzde 76’lık artışla 618 milyon TL seviyesine ulaştı. 307 milyon ABD doları tutarındaki ihracatımızın ciro içindeki payı ise yüzde 75 olarak gerçekleşti.

Güncel projeleriniz ile ilgili yeni gelişmeler hakkında bilgi alabilir miyiz?

Taktik tekerlekli, paletli zırhlı araçlar ve kule sistemlerinde geniş bir ürün gamına sahibiz. Her geçen yıl ürün ailemizi genişletiyoruz. Türkiye’nin ilk elektrikli zırhlı aracı Akrep IIe gibi ilklere imza atmaya devam ediyoruz. Otokar tasarımı kule sistemlerimiz de alanının en iddiaları ürünleri arasında yer alıyor. En zorlu arazi ve iklim koşullarında gerçekleştirilen testlerden başarıyla çıkan araçlarımızın her ne kadar lansmanını yapsak da yeni yetenekler kazandırmak için üzerlerinde çalışmalarımız devam ediyor. Kısa süre önce Cobra II MRAP’ı duyurduk.

Yeni nesil mayına karşı korumalı bir araç olan COBRA II MRAP, kullanıcıların yüksek balistik ve mayın koruma ile yüksek taşıma beklentilerini bu sınıftaki diğer araçlardan farklı olarak eşsiz hareket kabiliyeti ile birlikte sunuyor.

Otokar’ın kara araçlarındaki 35 yıla yaklaşan tecrübesinin ve bilgi birikiminin yansıtıldığı COBRA II MRAP, riskli bölgelerde yüksek beka kabiliyeti sağlıyor. Mürettebata balistik, mayın ve IED tehditlerine karşı üstün koruma sunuyor. COBRA II MRAP, COBRA II ile benzer hareket ve konfor parametrelerini koruyarak mayın, balistik ve IED tehditlerine karşı daha fazla koruma sağlıyor. Araç tabanında bulunan mayın kalkanı sayesinde üstün mayın koruması yüksek modüler yapı ve servis edilebilirlikten kayıp yaşanmadan sunulabiliyor.

COBRA II MRAP’ta 32 binden fazla aracı 35’ten fazla ülkede kullanılan Otokar’ın farklı arazi ve iklim koşullarında elde ettiği birikimin yansımalarını görmek de mümkün. Dünyadaki benzer mayına karşı korumalı araçlara kıyasla COBRA II MRAP, ağırlık merkezinin alçak olması sebebiyle sadece stabilize yollarda değil, arazide de üstün bir hareket kabiliyeti ve eşsiz bir yol tutuşu sunuyor. COBRA II MRAP’ın bağımsız süspansiyon sistemi, arazide üstün performans sağlıyor. Üstelik COBRA II MRAP benzerlerine kıyasla daha düşük bir silüete sahip olduğu için daha az fark ediliyor.

COBRA II MRAP, tüm Otokar zırhlı araçları gibi modüler bir tasarıma sahip. Bu sayede farklı görevlere uygun bir platform olurken, kullanıcılara muharebe sahasında lojistik avantajlar sunuyor. Özel tasarımı, yüksek güvenilirlik, bakım ve onarım kolaylığı ve güç paketi saha şartlarında bile komple ve hızlı montaj/demontaj yapılmasına imkan veriyor. Modüler tasarımının yanı sıra sahip olduğu yüksek taşıma kapasitesi ve geniş iç hacmi, COBRA II MRAP’a farklı silah sistemlerinin ve görev donanımlarının entegrasyonuna imkan veriyor. Farklı yerleşim seçenekleri ile 11 kişiye kadar personel taşıma kapasitesine sahip araç, kullanıcı gereksinimlerine uygun olarak 3 veya 5 kapılı olarak yapılandırılabiliyor. MAYIS2021