Tera Yatırım Genel Müdürü Emir Münir Sarpyener: Faiz indirimlerinin olmasıyla birlikte yabancı ilgisinde artış bekliyoruz

Halka arz sayılarının artışı, ekonomik gidişat ile ilgili olumlu bir durum olarak algılansa da halka arz süreçlerinin beklentileri karşılayamaması yatırımcıyı olumsuz etkiliyor. Yaşanan süreç ile ilgili görüşlerine başvurduğumuz Tera Yatırım Genel Müdürü Emir Münir Sarpyener, sorularımızı yanıtladı.  

Son dönemde halka arz olan şirketlerin arttığını görüyoruz. Yatırımcının bu halka arzlara talebi devam ediyor mu?

Geçmiş yılla karşılaştırdığımızda bireysel yatırımcılardan gelen talep azalmış durumda. Bunun en büyük nedeni enflasyon ile mücadelede uygulanan sıkılaştırma politikasına bağlı faizlerin yüksek seviyede olması. Bu durum borsa yatırımcısını olumsuz etkilediği gibi halka arza olan talebinde sınırlı kalmasına neden oluyor. Borsa İstanbul’daki mevcut düşük hacim de bunun en büyük kanıtı. 

Sermayenin tabana yayılması ve yatırımcının korunması için halka arz kriterleri ve halka arz fiyatı nasıl belirleniyor?

Buradaki fiyatlama, fiyat tespit raporu aracılığıyla yapılıyor. SPK bu yönde çok hassas. Fiyatlar borsada benzer şirketlerin çarpanlarından ve ileride yaratabilecekleri nakit akışından yola çıkılarak belirli incelemeler ve kriterlere bağlı belirleniyor.

Hem halka arz kriterlerinin uygunluğu hem de halka arz fiyatı uzman kişiler tarafından belirlenerek onaylanıyor. Burada amaç hem sermayeyi tabana yaymak hem de halka arza katılan yatırımcıları korumak.

Bu nedenle halka arz onayından önce SPK tarafından arka tarafta çok titiz bir çalışma yapılıyor.

Halka arza eskiden yatırımcılar sıcak bakmıyordu, bu dönemde ise yatırımcıların daha bilinçli bir şekilde halka arza katıldığını söyleyebilir miyiz.?

Geçmiş yıllarda halka arz talep toplamak daha zordu. Genelde yabancı yatırımcı ilgisi belirleyici olurdu. Daha sonra yerli yatırımcıda yüksek getiri beklentisi ve borsaya olan ilgi ile talebini arttırdı. Halka arzlarda açılan hesaplar ile MKK da toplam hesap sayısı rekor seviyelere ulaştı. Halka arzda o kadar fazla talep geliyordu ki yatırımcının talepleri birebir karşılanamıyordu. Bunun en büyük nedeni sermaye piyasasının oldukça büyümesi ve bu büyümenin artarak devam edecek beklentisi.

Yatırımcıların haklarının korunması, halka arz öncesi ve sonrası gerekli şekilde takip ediliyor mu?

Halka arzlar iki tane önemli süreçten oluşuyor. Bir tanesi kayıtlı sermaye sistemine geçiş süreci. Bu süreci bitirdikten sonra halka arz sürecinde SPK uzmanları ile görüşüyorsunuz. Bu noktada da SPK uzmanları küçük yatırımcıları korumak için gerekli önlemleri alıyorlar. Küçük yatırımcıları koruyacaklarına dair güven oluştuktan sonra halka arza geçiliyor. Ciddi bir inceleme süreci yaşanıyor. Bu nedenle şirketlerin halka arz yapabilmesi için önce bu kriterleri yerine getirmesi ve halka arz sonrası yol planını SPK ya onaylatması gerekiyor. Bu nedenle SPK bu yönde çok dikkatli ve yatırımcıyı koruyacak önlemleri alıyor.

Bu dönemde yabancıların Borsa İstanbul’a ilgisi azaldı mı?

Türkiye’deki borsadaki yabancı yatırımcının payını incelediğinizde normal zamanda %65 seviyelerinde olduğunu görüyoruz. Şu anda burada oranın %32 seviyelerinde olduğunu söyleyebiliriz. 2024 yılının başından itibaren uygulanan ekonomik politikalara bağlı gelecek ile ilgili pozitif beklentiler, gri listeden çıkışımız ve kredi notumuzun artmasına bağlı yabancıların ilgisinde artış olmaya başladı. Ancak bu artışın devamı başta jeopolitik riskler olmak üzere global ekonomik görüme bağlı devam etmedi. Tera Yatırım olarak 2024 yılının başında İngiltere’de bir konferans yaptık, 13 tane şirketimizi bu konferansa götürdük. Bu toplantıya yurtdışındaki 37 fondan 50 fon yöneticisi katıldı. Belirli dönemlerde yurtdışında bu toplantıları yaparak hem Türkiye’yi ve gelecek ile ilgili pozitif beklentilerimizi paylaşıyor hem de yabancı yatırımcının kurumsal bazda nabzını ölçebiliyoruz. İngiltere’deki fonların halen Türkiye’ye ilgisi var. Fakat bu durum hemen alımlara dönmüyor. Yabancı yatırımcılar global risk iştahına bağlı büyük resimde temkinli duruşlarını korurken, uyguladığımız ekonomik politikaların karşılığını rakamlara yansımasını görmek istiyor. Bu nedenle global taraftaki parasal genişlemenin devamına bağlı önümüzdeki dönemde faiz indirim algısı ile birlikte yabancı ilgisinde artış bekliyoruz.

Döviz açısından baktığınızda halka arzlar döviz bazında da getiri sağlayabiliyor mu?

Geçmiş dönemde döviz bazında getiri sağladık. Ancak 2024 yılında bunu tam sağlayabildiğimizi söyleyemem. Ama orta vadede borsanın halen önemli getiri potansiyeli olduğunu düşünüyoruz. Son hazırladığımız strateji raporunda 1 yıllık perspektifte bist100 hedefimizi 15.000 olarak belirledik. Bu da doğru sektördeki doğru senetlerin tercihi ile iyi bir getiri beklentisi anlamına geliyor.  Türkiye’deki yatırımcıların da finansal okur yazarlılığını geliştirmeleri ve bu şekilde bilinçli yatırım yapmaları gerekiyor. Tera yatırım olarak yatırımcılarımızın finansal okur yazarlığının artması için çalışmalar yapıyoruz.

Bu noktada sizin Tera Yatırım olarak yatırımcılara ne gibi katkılarınız oluyor?

Bizim araştırma departmanlarımızın aracılığıyla şirketlerle ilgili raporlar çıkarıyoruz. Bu raporlar araştırma ekibindeki çok yetkin bir ekip tarafından hazırlanıyor. Şirketlerin durumunu kapsamlı bir rapor ile yatırımcılarımıza aktarıyoruz.  Bu nedenle bilhassa duyumlardan ve sosyal medyadaki bilgi kirliliğinden uzak durmak ve bu yöndeki kurumsal raporları değerlendirmek gerekiyor. Bu nedenle doğru zamanda doğru sektördeki doğru hisseler bir elekten geçmiş şekilde yatırımcılarımız tarafından takip edilebiliyor.

Türkiye’deki yatırımcılar riski ve kısa vadede yüksek getiri almak istiyorlar. Şu anda borsa böyle bir ortam var mı?

Şu anda böyle bir ortam yok. Fakat bu ileride olmayacağı anlamına gelmiyor. Bankalar yıllık %50 gibi bir faiz verirken yatırımcılar bunun üzerinde kar beklentisi içerisine giriyor. Bankada hiç risk almadan bu geliri sağlayabiliyorsunuz. Hisse senedinde ise sabit bir getiri yok. Hisse senedi alırken taşıma maliyetini de aylık %4 gibi hesaplamak zorundasınız. Yanlış zamanda da kısa vadede yüksek getiri beklentisine bağlı kredi faizi de kullanırsanız mevcut ortamda işiniz daha da zorlaşıyor. Türkiye’de risk alma isteğinin yüksek olduğunu görüyoruz. Ancak gerektiğinde doğru bir sepet yaparak riski dağıtmak ve kısa vadeli değil orta ve uzun vadeli düşünmek gerekiyor.

Şirketler açısından halka arz olmak avantaj sağlıyor mu?

Elbette bir şirketin SPK kriterlerini karşılaması ve borsada işlem görmesi kredibilite açısından çok önemli. Halka açık ve borsada işlem gören bir şirket krediye ulaşmak, yeni yatırım almak ve yeni iş anlaşmaları yapmak için her zaman avantajlı oluyor. Mevcut konjonktürde uygun faiz oranı ile krediye ulaşmak oldukça zor. Halka açık şirketler her zaman daha düşük faiz ile borçlanabildiği gibi krediye ulaşmaları da halka açık olmayan şirketlerden daha kolay oluyor. Aynı zamanda kredi faizleri çok yüksek. Şirketler halka arzdan gelen paraları daha efektif kullanıyor ve önümüzdeki döneme ait büyüme ile ilgili planlamalarda kullanabiliyorlar. Böylece halka arz olan şirketlerin SPK mevzuatına uymasından dolayı daha kurumsal bir yapıya geçtiğini görüyoruz.

Tera Yatırım olarak siz firmalara bu dönemde ne gibi avantajlar sunuyorsunuz?

Son üç yılda en fazla halka arz gerçekleştiren aracı kurumlardan biriyiz. Son dönemde 10 tane halka arz gerçekleştirdik. Halen elimizde halka arz olacak firmalar var. Bu şirketlere danışmanlık hizmeti veriyoruz. Halka arz sürecini hazırladıktan sonra şirketlerin politikalarına bağlı yurt dışı ve yurt içi kurumsal yatırımcıya, yurt içi bireysel yatırımcıya ne oranda pay verecekleri konusunda destek vererek, tecrübemiz ile bu süreci sağlıklı bir şekilde yürütmeleri ve sonlandırmalarını sağlıyoruz.

Halk arzını gerçekleştirdiğiniz firmalarda yabancı yatırımcıları siz birebir bulabiliyor musunuz?

Bizim en kuvvetli olduğumuz yer bu taraf. Tera yatırımın kurum kültürüne baktığınızda yabancı kurumsal ve yerli kurumsal yatırımcılarla olan ilişkilerinin çok güçlü olduğunu görürsünüz. Bu şekilde orta ve uzun vadeli yabancı kaynağında ülkemize gelmesi için de katkı veriyoruz. Yurt dışından gelen yatırımcılar da zaten Türkiye’deki piyasayı çok iyi biliyorlar.

Tera Yatırım olarak sizde halka arz oldunuz. Buradaki hedefleriniz nelerdir? Biz aracı bir kurum olarak kredi portföyümüzü büyütmeyi hedefliyoruz. Kurumsal tarafta oldukça kuvvetliyiz. Artık bireysel tarafa da yönelmek istiyoruz. Dijitalleşme tarafında fark yaratarak bir adım önde olmak ve kurumsal taraftaki hizmet kalitemizi bireysel müşterilerimize de sunmak istiyoruz. Halka açılarak kurumsal duruşumuzu ve güçlü finansal yapımızı ispat ettik. Bu çizgimize devam ederek kurumsal kimliğimizi geliştirmek istiyoruz.