CANiK M2 QCB 12.7 mm ağır makineli tüfeği dünyaya sunmaya hazırlanıyor

Son dönemde bölgede yaşanan operasyonlar Türkiye’nin savunma sanayi alanında iyi bir üretici olduğunu dünyaya gösterdi. Yaşanan gelişmelerden sonra Türkiye’nin savunma sanayi ürünlerine olan talebin giderek artacağına dikkat çeken Samsun Yurt Savunma Genel Müdürü Cahit Utku Aral, bu dönemi doğru değerlendirmek gerektiğine vurgu yaparak sorularımızı yanıtladı.  

M2 ağır makineli tüfek üretimi ile ilgili gelinen nokta hakkında bilgi alabilir miyiz?

2012 yılından beri uçaksavar projemizi gerçekleştirmeyi arzu ediyoruz. Türkiye’de özel sektöre yönelik kısıtlamalardan dolayı ancak 2018 yılın da bu projeye başlayabildik. Türkiye’nin kara, hava ve deniz araçlarında uçaksavar ihtiyacı ciddi oranda bulunuyor.  

Dünyada bu silahı NATO Standartları’nda üreten kurumların sayısının sınırlı olması ve bunların ciddi kontrollere tabi olması nedeniyle Türkiye, projelerine istediği zamanda istediği miktarda silahı temin edememe durumu yaşadı. Bu nedenle firmamız 12.7 mm uçaksavarı için ciddi bir vizyon ortaya koydu. M2’nin yerlileştirilmesine ve endüstriyelleştirilmesine ek olarak firmamız, silahın Hürkuş gibi sabit kanatlı uçaklar, helikopterler, kara ve deniz araçlarında kullanılmasına yönelik projelerini sürdürmektedir.

Samsun Yurt Savunma, Türkiye’nin tabanca ihracatının yüzde 75’ini tek başına yapıyor. Dünyanın 68 ülkesine yıllık 120 milyon dolar tabanca ihraç eden SYS, Canik markasıyla ABD’ye tabanca ihraç eden 4’üncü marka haline geldi. Hafif silahta dünya markası olmayı başaran firma, şimdi de yerli ve milli uçaksavar olarak bilinen CANiK M2 QCB 12.7 mm ağır makineli tüfeği dünyaya sunmaya hazırlanıyor.

Türkiye’nin en önemli ihtiyaçlarından biri, yerli ve milli uçaksavara sahip olmaktı. 2020 yılında firmamızın en önemli projesi; 12.7 mm Ağır Makineli Tüfek Projesi oldu. Dünyadaki en yüksek performanlı M2’yi geliştirdik. Hem atım sayısı, hem performansına bakıldığında, dünyadaki en iyi 12.7 mm ağır makineli tüfeği geliştirdiğimizi söyleyebiliriz.

Bu yılın Temmuz ayı sonunda  seri imalata başlamayı planlıyoruz. Seri üretime geçmeden birçok ülkeden ön sipariş aldık. Halen ürettiğimiz yıllık 400 bin adet tabancanın yüzde 90’ını ihraç ediyoruz. Yerli uçaksavarı ilk etapta bu yıl sonuna kadar 1.500 adet üretmeyi ve bunun da yüzde 60’ını ihraç etmeyi planlıyoruz. Önümüzdeki yıl ise ihracat oranımızı yüzde 80’e çıkarmayı hedeflemekteyiz.

M2 ağır makineli tüfek üretimi sonrası ürünün dış pazarlardaki etkinliği ile ilgili bir değerlendirme alabilir miyiz?

12,7 mm ağır makinalı tüfekler, dünyada herkes tarafından kullanılmak istenen fakat zor ulaşılan silahlar. Özellikle Afrika ve Güney Doğu Asya ülkelerinde, bu silahın çok büyük bir pazarı bulunuyor. Bununla birlikte, dünyada bu silahı üretebilen sadece 4 firma var. Uluslararası üreticilerin, bu silahın farklı ülkelere satışı için ihracat lisansı almaları, en az 90 gün sürüyor. Seri üretim altyapımızın da tamamlanmasıyla birlikte, biz, sipariş aldıktan sonra 45 günde teslimat yapabileceğiz. Dünyadaki pek çok ülke, halen daha, 12,7 mm ağır makinalı tüfeklerin kabul testleri için, ABD tarafından tanımlanan T.O.P. standardını uyguluyor. Bizim ürettiğimiz 12,7 mm ağır makinalı tüfekler, T.O.P. standardını kolaylıkla karşıladığı için, ihracat potansiyeli çok yüksek olacak.

İhracatımız M2 ağır makinalı tüfek de portföye girdikten sonra, çok daha heyecanlı, çok daha hızlı, çok daha dinamik bir hal alacak. Açıkçası biz, ihracat ve satış pazarlama ekibi olarak, sabırsızlıkla M2’nin seri üretime girip satışa uygun hale gelmesini bekliyoruz ki bu çok kısa bir zaman içerisinde gerçekleşecek. 2012’de TP9’un çıkışıyla birlikte, 8 seneden beri sattığımız, bizi ve ülkemizi onurlandıran geniş ürün gamımıza, M2 ve onun en gözde versiyonu olan M2 QCB gibi 12,7 mm(.50 kalibre) bir silahın girmesi, bizi çok heyecanlandırıyor. Elbette onun da yerinin bambaşka olacağını ve tüm dengeleri değiştireceğini düşünüyoruz. Çünkü artık, hem tabanca hem de .50 kalibre ağır makineli tüfek üretebilen bir firma olacağız. CANİK M2 QCB 12.7 mm ağır makineli tüfek ile Samsun Yurt Savunma dünyada bu silahı üretebilen 5. firma olacak.

Firmanın kapasite artırımı ile ilgili çalışmalarınız hakkında bilgi alabilir miyiz?

Türkiye’de toplam 3 fabrikada, yüksek teknoloji ile donatılmış 45 bin metrekare kapalı alana sahip bir kuruluşa dönüştük. ABD’de ise 5 bin metrekarelik üretim tesisimiz var. Sadece SYS çatısı altında, toplam 750 kişi istihdam ediyoruz; iştiraklerimiz ve alt yüklenicilerimizden oluşan ekosistem ile birlikte, yaklaşık 1.500 kişilik bir kadroyuz.

Samsun’daki yatırımlarımızın toplamı, 120 milyon dolara ulaştı. Yakın gelecekte de mevcut 3 fabrikamızdaki tüm kabiliyetlerimizi, tek ve daha büyük bir tesise taşımayı planlıyoruz. Bu kapsamda Samsun’da, 245 dönümlük bir arazi üzerine kurulacak yeni fabrikamızla ilgili yatırım süreçlerine başladık.

Önümüzdeki dönem iç ve uluslararası pazar beklentileriniz ile ilgili düşüncelerini alabilir miyiz?

Stratejik projelerle yoluna devam eden savunma sanayi, pandemide diğer sektörlere göre daha az etkilendi. Buna karşın, alınmış birçok devlet kontratlarının teslimatları yapılamadı. Diğer bir deyişle üreticiler projeleri tamamlasa bile son kullanıcı; testlere gelemedi, kaynağında kabulleri yapamadı. Eski teslimatlar yapılamadığı için yeni büyük ihaleler açılamadı. Devlet kontratlarındaki gecikmelere karşın, pandemide yaşanan ekonomik ve sosyal değişimler sivil satışları beklenmeyen oranda artırdı. Özellikle tabanca, yarı otomatik tüfek, yarı otomatik tabanca ve av tüfeklerine talep arttı.

TİM verilerine göre, Türk savunma ve havacılık sanayinin ihracatı geçen yıl yüzde 16.8 azalırken, 2021 yılının Ocak-Nisan döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 47.7 artarak 949 milyon 744 bin dolar oldu. Geçen yıl devlet kontratlarında yaşanan gecikmeler, 2021 yılında çözülmeye başladı, teslimatlar hızlandı. Dünyada pandemide yaşanan sosyal ve ekonomik değişimler sivil satışlardaki artışı da tetikledi. Önümüzdeki dönemde Türkiye’nin savunma ihracatının daha da artmasını bekliyoruz.

Önümüzdeki süreçte ise Türk savunma sanayinin yıldızının daha da parlayacağını düşünüyorum.  Türkiye, çok önemli süreçlerden geçti. Azerbaycan’daki savaş, Doğu Akdeniz’deki mücadele, Libya’daki savaş, Türkiye’nin ne kadar etkin bir savunma sanayi üreticisi olduğunu dünyaya gösterdi. Bu, önümüzdeki süreçte Türkiye’nin savunma sanayi ürünlerine talebi artıracaktır. Elbette bu zaman alacaktır ama vitrine çıkmış olduk. Hava, kara, deniz savunma sistemlerimiz, insansız araçlarımız, mühimmat ve roket-füze sistemlerimiz başarısını en iyi şekilde kanıtladı. Önümüzdeki dönemde Türkiye’den savunma sanayi ürün talepleri artacaktır. Burada önemli olan kalifiye ürünleri, yurt dışına göndermek. Karşı tarafta yaşanacak en ufak bir memnuniyetsizlik, Türkiye’nin tüm savunma sanayine olan ilgiyi sekteye uğratacaktır. TEMMUZ 2021