DEİK Türkiye – Irak İş Konseyi Başkanı Halit Acar: Irak’a yatırım yapma zamanıdır
Irak istikrarlı bir döneme girerken ikili ticari ilişkilerimizde de gelişim seyri devam ediyor. Ticari ilişkilerimizin gelişimi için çaba sarf eden DEİK Türkiye – Irak İş Konseyi Başkanı ve Acarsan Yönetim Kurulu Üyesi Halit Acar, Irak’ta ortaya çıkan fırsatları değerlendirmeleri için Türk yatırımcılara çağrıda bulundu.
Türkiye Irak ticari ilişkileri ile ilgili genel bir değerlendirme alabilir miyiz?
Türkiye ve Irak, kadim komşuluk ilişkileri çerçevesinde önemli ticari partner ve kardeş ülkelerdir. Irak, Türkiye’nin en fazla ihracat yaptığı ülkeler arasında daima ön sıralarda olmuştur. Irak ihracatımızı son yıllarda ilk beş içerisinde görüyoruz. 2022 yılında ise 13.75 milyar dolarla 3. sırada yer almıştır. Bu gelişim seyri içerisinde bu yıl daha iyisini yapabileceğimiz beklentisi içerisindeydik. Ancak yaşanan deprem felaketi bu beklentilerin düşmesine neden oldu. Buna rağmen en az 2022 yılı ihracat rakamlarına tekrar ulaşacağımızı öngörüyorum. Ticari ilişkilerimizi zora sokan en büyük etken ise Irak’ta yaşanan istikrarsız ekonomik yapıdır. Son dönemde yaşanan olumlu gelişmeler bu istikrarsız yapının geride kalacağını gösteriyor . Zor bir pazar ancak tüm zorluklarına rağmen bu zorlukların fırsatları da beraberinde getirdiğini söyleyebilirim.
Ticari ilişkilerimizde ki inişli çıkışlı döneme baktığımızda, bu dalgalanmanın Irak’ın kaynak sorununa dayandığını gözlemliyoruz. Bugün itibari ile bu yönde bir sorundan bahsedebilir miyiz?
Bugün kaynak ile ilgili bir sorun yok. Petrol fiyatlarındaki yükseliş Irak’ın ekonomik olarak daha güçlü hale gelmesini sağlıyor. Irak petrolünün maliyetinin kırk beş dolar olduğu düşünüldüğünde, bu fiyatın üzerine çıktığı zaman Irak, ekonomik olarak rahatlıyor. Bu rahatlama sonrası ülke içerisindeki yatırım ortamını da rahatlatıyor. Bu durumun yarattığı fırsatları iyi değerlendirmemiz gerekiyor.
Ticari ilişkilerimiz karşılıklı atılan adımlarla daha da iyiye gidiyor. Özellikle Irak Başbakanı’nın 21 Mart 2023 tarihide Sayın Cumhurbaşkanımızı ziyareti sonrası , 22 Mart 2023 tarihinde de DEİK organizasyonu ve Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda yuvarlak masa toplantısı gerçekleştirmemiz oldukça önemliydi. Bu adımlar iki ülke arasındaki siyasi ve ticari ilişkileri olumlu yönde etkiledi. 2022-2023 yılı ihracat verilerimizi birlikte değerlendirdiğimizde; ticaretimizde hububat, bakliyat, yağlı tohumlar, kimyevi maddeler, mobilya, kağıt ve orman ürünleri, çelik sektörünün öne çıktığını gözlemliyoruz. Bu çerçevede DEİK Türkiye – Irak İş Konseyi olarak bu sektör çeşitliliğini artırarak ikili ticari ilişkilerimizi artırmak yönünde çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Irak içerisinde yatırımlarımız var. Bu yatırımlar ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Ticari ilişkilerimizin geleceği için Türk yatırımcısının Irak’ta yaptığı yatırımlar oldukça önemlidir. Bu noktada önemli bir noktayı aktarmam gerekiyor. Türkiye olarak ; bugüne kadar yaptığımız yatırımların birçoğunu Kuzey Irak’ta gerçekleştirdik ve ülkenin güneyinde bu konuda biraz geri kaldık. Bu durumun ülke nüfusunun yaklaşık %83’ünün güneyde yaşadığını düşündüğümüzde, önümüzdeki dönemde güneydeki yatırım fırsatlarını değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum.
Aktardığınız ihracat rakamlarını önümüzdeki dönemde aşabilir miyiz?
Irak’a ihracatımızın önümüzdeki dönemde artacağını düşünüyorum. Yaşadığımız deprem birkaç ay bizi engelledi. Bu etki olmasaydı ilerlemenin çok daha fazla olacağını rahatlıkla söyleyebilirim. Maalesef bazı şeyleri engellemek bizim elimizde değil. DEİK olarak bu konuda üzerimize düşen görevi yerine getiriyoruz.
Irak’a taahhüt sektöründe önemli katkılar sağladık. Bu alana ayrı bir parantez açabilir miyiz?
Irak için bilgi ve deneyimlerimiz oldukça önemli. Bilindiği gibi savaş sonrası Irak yapılanmasında en büyük desteği Türkiye’den aldı. Bu destek hala devam ediyor. Önümüzdeki dönemde geçmişten bugüne büyük bir motivasyonla Irak’ın ihtiyaç duyduğu altyapı ve üstyapı projelerini gerçekleştiren firmalarımız önümüzdeki dönemde de ortaya çıkan potansiyeli değerlendirecektir. Geçen yıl Ekim ayında Irak’ta yeni hükümet göreve başladı. Irak Meclisi tarafından onaylanan 153 milyar dolarlık bütçe , Irak hükümeti tarafından yatırımlar için kullanılabilir durumdadır. Bu bütçe doğrultusunda 8.000 okul, 8 milyon konut, yeni yollar ve köprüler, hastaneler, havaalanlarının yenilenme ihtiyacı, elektrik altyapısı ile ilgili ciddi yatırım ihtiyacı söz konusu, ayrıca Musul’a bir OSB yapımı gündemdedir. Tüm bu ve benzeri ihtiyaçların inşasında bizim firmalarımızın bilgi ve birikimine ihtiyaçları var. Firmalarımız geçmişte yaptıkları ile kendilerini ispatlamışlardı. Önümüzdeki dönemde de bu ihtiyaçların giderilmesinde fırsatları değerlendirip aktif rol oynayacakları kanaatindeyim. Firmalarımız bugüne kadar Irak’ta yaklaşık 33 milyar dolarlık proje üstlendiğini görüyoruz. Irak, ihracatta olduğu gibi müteahhitlikte de en çok iş yaptığımız 3. ülke konumundadır.
Acarsan olarak siz de önemli projelere imza attınız ve atmaya devam ediyorsunuz. Yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?
Irak’ta , Acarsan Holding iştiraki olan Universal Acarsan olarak çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bugüne kadar yüksek yatak kapasiteli sekiz hastanenin anahtar teslim olarak yapımını gerçekleştirdik ve teslim ettik. Bitirdiğimiz hastanelerin dışında üç hastanenin daha yapımına devam ediyoruz. Yaptığımız çalışmaların proje aşamasından başlayarak tüm ekipmanın temini de dahil anahtar teslim projeler yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Bu duruma gelene kadar çok zorlu bir yolculuk gerçekleştirdiğimizi söyleyebilirim. ENR Dergisi’nin 2017 yılı yayınında “Dünyanın en büyük 250 uluslararası müteahhidi” listesinde dünyada 98. ülkemizde ise 10. sırada yer aldık. Genel Müdürlüğünü yaptığım Universal Acarsan’ın bu başarısı benim için de inanılmaz bir tecrübe oldu. Ayrıca Türk firmalarını Irak’ta başarıyla temsil etmenin gururunu yaşıyorum.
Bu başarılar bundan sonra bölgede iş yapacak firmaların önünü de açacaktır.
Elbette, başarılı her çalışma güven sağlayacağı için gelecekte önümüzü açacaktır. Ayrıca yapılan bu çalışmaların malzemelerinin temini Türkiye’den yapıldığı için ihracat rakamlarımızın artmasına önemli katkılar sağlayacağını söyleyebilirim.
DEİK Türkiye-Irak İş Konseyi olarak ticari faaliyetleri geliştirmek için sorunlu alanların giderilmesi ile ilgili önemli çalışmalar yaptığınızı gözlemliyoruz. Yaptığınız çalışmalar ile ilgili bir değerlendirme alabilir miyiz?
Sorunlarımız içerisinde para transferi ve vize konusu öne çıkıyordu. Yakın dönemde; iş insanları, şirket sahibi ve bunların çalışanları için bir yıla kadar çoklu vize imkanı sağlanmaya başlandı. Vize başvuruları; Ankara Büyükelçiliği, İstanbul ve Gaziantep konsolosluklarından yapılabilmektedir. Bu çerçevede de bir rahatlama sağlandı. Para transferi konusunda, ulusal bankalar kanalıyla yapılan transferler merkez bankalarının onayına sunularak yapılıyordu. Son zamanlarda transfer yapılamıyordu ya da yapılsa da bu işlem çok uzun sürüyordu. Artık hali hazırda Irak’ta şubesi bulunan Ziraat Bankası, İş Bankası ve Albaraka Türk Katılım Bankası aracılığı ile para transferi rahatlıkla yapılabilir. Irak Merkez Bankası’nın anlaşmış olduğu 3’üncü taraf bağımsız firma ile beraber şu an Türk bankalarımız üzerinden gerçekleşen transferlerde, transfer süresi 10 günün altına indirilmiş durumda ve zamanla bu süre daha da kısalacak. Ayrıca eskiden Dinar’ı piyasa kurundan çevirip Dolar olarak gönderebiliyorken, bu platform ile beraber artık Merkez Bankası kuru üzerinden Dinarınımızı Dolar olarak Türkiye’ye gönderebiliriz.
Gündemde olan önemli gelişmelerden biri olan Kalkınma Yolu Projesi ile ilgili bilgi alabilir miyiz?
Basra’dan Türkiye sınırına uzanan kara ve demiryolu ulaştırma koridoru inşasına yönelik planlanan Kalkınma Yolu Projesi, iki ülke arasındaki ticareti olumlu yönde etkileyecek yeni bir gelişmedir. Irak’ın Musul, Necef, Bağdat gibi ekonomik anlamda büyük şehirlerinden geçecek olan proje doğal olarak Irak içindeki lojistiği de olumlu etkileyecektir. Bu projenin yapımını rahatlıkla gerçekleştirecek Türk firmalarımız var. Bu firmaların projeye ilgi duyduklarını görüyoruz. Bu projenin gündeme gelmesinin önemli bir sebebi de Büyük FAW Limanı Projesi’ne başlanılmış olmasıdır. Proje ülkenin ihtiyaçlarından fazlasına hitap edecek şekilde planlandı. Bu doğrultuda Kalkınma Yolu Projesi başlangıçta bölgesel, devamında ise uluslararası ticarete hizmet edecek bir nitelik taşıyor. Irak’a yaptığımız ticaret düşünüldüğünde sorun yaşadığımız en önemli konuların başında lojistik gelmekte. Proje çerçevesinde iki ülke arasındaki lojistik hizmetlerinin daha hızlı ve daha ucuz hale gelmesini sağlayacaktır. Ayrıca lojistik üs olma özelliğini taşıdığı için diğer ülkelerden gelecek olan ürünlerin aktarımı noktasında da ülkemize önemli avantajlar sağlayacaktır. Irak istikrarı yeni yeni sağlamaya çalışan ve gelişmekte olan bir ülkedir. Firmalarımızın bu yeni dönemde Irak’taki fırsatları kaçırmaması gerektiğini düşünüyorum. Irak’a yatırım yapma zamanıdır. Yatırım için treni kaçırmamalıyız.
İş konseyi olarak gerekli desteği görüyor musunuz?
Irak Büyükelçimiz Sayın Ali Rıza Güney, Bağdat Ticaret Müşavirimiz, Konsoloslarımız ve Ticaret Ataşelerimiz öncülüğünde ve koordinasyonunda çalışmalarımızı yürütüyoruz. Sağ olsunlar bize büyük yardımları dokunuyor. Yapacağımız faaliyetlere Büyükelçimizle istişare ederek hayata geçiriyoruz. Ticaret olarak da etkin bir dönemden geçiyoruz. Bu etkin dönemi yapacağımız çalışmalarla ülkemiz ve Irak lehine çevirmeye çalışıyoruz.
İki ülke ticari ilişkilerinin geleceği ile ilgili neler söylemek istersiniz?
İki ülke ilişkilerinin geleceği ile ilgili önemli bir dönemden geçtiğimizi tekrar etmek istiyorum. Bu çerçevede ticari ilişkilerimizin artarak devam edeceğini rahatlıkla söyleyebilirim. Irak pazarı ile ilgilenen iş insanlarımızın bölgeye gitmelerini ve ikili ilişkilerde gerekli çabayı göstermelerini tavsiye ediyorum. Kuracakları ilişkilerin ülkedeki ticaretlerinin geleceği açısından çok önemli olduğunu söyleyebilirim. Ortaya çıkan fırsatlardan değerlendirebilmek için bir an önce harekete geçmeliyiz.TEMMUZ2023