Kadın; dayanıklı, güçlü ve kendinden emin olmalı

Ekonomik hayatta kadının önemli roller üstlenmesi, ekonominin gelişimine de önemli katkılar sunmaktadır. Bu çerçevede kadının ekonomiye katkısı ile ilgili sorularımızı yönelttiğimiz Palladium Ataşehir Alışveriş Merkezi Müdürü Ayşen Yerşen, başarılı işlere imza atan bir iş kadını olarak karşımıza çıkıyor.

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

20 Yıldır bu sektörde görevdeyim. Boğaziçi Üniversitesi Turizm İşletmeciliği Bölümü’nden mezun olduktan sonra, eğitim hayatımı İngiltere’de tamamladım. İstanbul doğumluyum. Evli ve 11 yaşında bir kızım var. Kariyer hayatıma 1996 yılında İremtur’da Outgoing Departman Şefi olarak başladım. 1998-2010 yılları arasında Profilo Alışveriş Merkezi’nde devam ederek sırasıyla; Satış ve Sistem Geliştirme Sorumlusu, Pazarlama Grup Sorumlusu ve Pazarlama Grup Müdürü olarak görev aldım. 2010 yılından bu yana Alışveriş Merkezi Müdürlüğü yapıyorum. AVMler’de farkındalık yaratmak amacıyla hayata geçirilen Beyaz Cadde projesine imza atarak, takip ettiğim projelerle birçok sektörel ödül platformunda ödüle layık görüldük. 2012 yılından beri de Palladium Ataşehir AVM Müdürlüğü görevindeyim.

İş dünyasında kadın istihdamını nasıl değerlendiriyorsunuz? Palladium AVM’nin kadın istihdamında uyguladığı politikaları özetler misiniz?

Günümüzde kadının ekonomik hayata katılarak gelir elde etmesi, dünya nüfusunun yaklaşık yarısını oluşturan kadınların hem kendi yetkinliklerini arttırmaları hem gelecek nesiller için sağlam bir temel oluşturabilmeleri hem de ekonomik büyüme ve kalkınmaya katkıda bulunmaları bakımından oldukça önemli. Kadının ekonomi dışında kalması ülkenin gelişimi ve kalkınmasını olumsuz etkiler. Hayatın her alanında büyük emek veren kadının, çalışma hayatıyla birlikte kendine güveni artar. Daha büyük işler yapma cesareti toplayarak çeşitli girişimlerde de bulunabilir. Kadınlar birbirlerine ilham verirler bir de. Kadın; yönetimde, üretimde söz sahibi hemcinsinin başarılarını gördükçe kendine olan inancı artar ve ben de yapabilirim deme özgüvenine sahip olur. Ben kadınların gücüne her zaman inanıyorum. Kadın çalıştığında, ailesinin gelir seviyesi ve yaşam standartı yükselir, kadının toplumsal değeri de artar. Ama, son yıllarda kadınların işgücüne katılımlarında bir artış görülse de kadınlar, hala toplam çalışanların 1/4’ini oluşturuyor. Kadın iş görenlerin, çalışma yaşamında karşılaştığı sorunlar da yadsınamaz bir gerçek. Kadınlara yeterli imkanlar sunulursa çok kaliteli ve birçok alanda fark yaratabilecek yönetici ve liderlere sahip olacağımızı düşünüyorum. Bunun için devletlerin uyguladıkları politikalar ve iyileştirme çalışmaları çok önemli. Kadın; dayanıklı, güçlü ve kendinden emin olmalı. Toplumsal dayatmalardan sıyrılmalı ve devlet destekli çalışmalarla desteklenmeli.

Palladium Ataşehir AVM yönetiminde söz sahibi olanlar elbette ki cinsiyet ayrımı yapılmaksızın iş başvurularını değerlendiriyor. Ekip arkadaşlarımızda aradığımız kriterler; nitelik, yetkinlik, dürüstlük, ekip çalışması uyumu, güleryüzlülük, iletişim becerisi gibi kavramlar, cinsiyet değil. Bu kavramlar hizmet sektöründe çalışanlar için ekstra önem arz ediyor. Biz yönetim olarak da hazırladığımız projeler ve etkinliklerle kadınları her zaman destekliyoruz. Benim ekibimde de birçok kadın çalışanımız mevcut. Yanlış anlaşılmasın tabi bu söylediğim. Cinsiyet ayrımcılığı yapılmadığının altını çizmek istiyorum sadece. Başarı ve beceriler cinsiyetsizdir bence. Kadını erkeği yok. İşini düzgün yapan herkes eşittir benim yönetim anlayışımda.

Uzun süredir sektörünüzde başarılı kadınlardan birisi olarak adlandırılıyorsunuz. Başarıya giden yolda en çok beslendiğiniz kaynaklar neler?

‘Nereye gittiğini bilen insana yol vermek için dünya kenara çekilir’ demişler. Yöneticilik; bilgi, beceri, deneyim, tutku ve öngörü gerektiren bir iştir. Liste daha da uzar aslında. Yöneticiliğin ağır sorumlulukları; bakış açınızdaki hassasiyet, adalet, yaratıcılık, iyimserlik, güleryüz, paylaşımcılık gibi pozitif değerlerle akılcılığı birleştirdiğiniz ölçüde aşılabilir diye düşünüyorum. Ben tabi ki sorumlu olduğum işimi baz alarak genel bir açıklama yapabilirim belki. İş hayatının dışında kalan hayatın diğer sorumlulukları da omuzlarımızda ve bu yüzden hayatı bir gün öncesinden dakika dakika prova etmek ve planlamak zorundayız kadınlar olarak. Ayrıca, kadın ile erkeğin yaradılışı ve doğası gereği, hayatın her alanında olduğu gibi iş hayatında da sorunlara bakış açısı ve çözüm üretme yöntemleri de farklı. İşte tam da bu yüzden geleceğe emin adımlarla yürümek, yaptığımız işlerle başarı çıtamızı yükseltmek için farklı seslere ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Erkek ve kadın hayatın her alanında baş başa, birlik içinde olmalı ve başarılı olmak için belirlenen hedeflere adım adım birlikte yürümelidir. Dolayısıyla kadının her geçen gün artan bir şekilde iş hayatının içinde aktif olarak var olması ve üretmesi Türkiye’nin ekonomisi için çok önemlidir. Dayanıklı ve güçlü olmak, çok önemli gördüğüm iyimserlik ve gülümsemeyi unutmamak, kısacası hayata pozitif bakmak, kadına iş hayatında başarıyı getiren en önemli kavramlardır. Çalışan bir kadın yönetici, bir anne, bir eş olarak yüklendiğim sorumluluk ve misyonları layığıyla yerine getirebilmemde belli program ve disiplinlerin yanı sıra, beraber çalıştığım iş arkadaşlarım ve hayatı paylaştığım ailemin destekleri benim için çok değerli.

Kadın yöneticilerin ve kadın istihdamının artması için nelerin değişmesi gerekiyor?

Çok şeyin değişmesi gerekiyor desem sanırım yanlış olmaz. Özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde toplumsal ve kültürel kodlar, kadınların mücadele etmeleri gereken unsurlar olarak var olmaya devam ediyorlar. Geleneksel üretim ilişkilerinde erkeğin üretim ve kazanç sistemindeki ağırlıklı rolü, aile içindeki hizmetlerin neredeyse tamamının kadınlar tarafından gerçekleştirildiği bir iş bölümünü ortaya çıkarmıştır. Erkekler dışarıda çalışacak, eve para getirecek, kadın çocuk doğurup büyütecek, evin her türlü düzeninden sorumlu olacak. Ama işler değişti. Modern toplum yapısında kadının da ailedeki ekonomik denge için, çalışma hayatında var olması gerekiyor. Aile ekonomisinin dengelenmesi doğal olarak ülke ekonomisine katkı sağlıyor.

İş ve aile yaşamının uzlaştırılması, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, eğitim, kadın girişimciliğinin artırılması, kadın örgütlenmesinin güçlendirilmesi gibi konuların ele alınması gerekiyor. Kadın istihdamının artırılması amacıyla kurum ve kuruluşlar tarafından yürütülen çalışmaların arttırılması gerekiyor. Ciddi anlamda çok mesai gerektiren bir konu bu. Toplumsal bakış açıları değişiyor gün geçtikçe. Artık kime sorsan kadın çalışmalı, aile ekonomisi  için eşiyle omuz omuza vermeli der.

Diğer kadın çalışanlara başarılı olmaları için neler tavsiye edersiniz?  

Kendini, varmak istediğin noktada hayal etmek bence ilk yapılması gereken iş yani hedef belirlemek diyebiliriz. Sonrasında amacımıza ulaşmak için çalışkan ve motive olmak, planlı olmak, olumlu düşünmek, tutkulu olmak ve işini severek yapmak ya da sevdiğin işi yapmak başarıyı getiren kavramlar. Yanlışlardan ders çıkartarak asla pes etmemek, doğru bildiğin yolda emin adımlarla yürümeni ve özgüveni körükleyen şeyler bana göre. Ödüle odaklanmak, gerekirse risk almak ve öğrenmekten asla vazgeçmemek, bunları sayabilirim.

2020 planlarınız neler?

Her zaman, sürprizlerle dolu yeni deneyimler yaşatma üzerine kurulu etkinlik ve projelerle AVM misafirlerimizi ağırlıyoruz ve ağırlamaya devam edeceğiz. Onların memnuniyeti bizim ilk hedefimiz. Bu hedef doğrultusunda çok çalışıp, yeni ve yaratıcı projelerle misafirlerimizi yine mutlu etmeyi diliyoruz. MART 2020