RS Servis emin adımlarla yoluna devam ediyor
Alanında, yaptığı çalışmalarla pazar lideri olan RS Servis, mini onarım, plastik ve alüminyum parça aksamı onarımı konusunda verdiği hizmetle ülke ekonomisine önemli katkılar sunuyor. Sektörde kısa zamanda elde ettiği başarılar ve sektörün geleceği ile ilgili görüşlerini aldığımız RS Servis Yönetim Kurulu Başkanı Ünal Ünaldı ve Satış, Pazarlama ve Kurumsal İletişim Genel Müdür Yardımcısı Abdullah Özcan, sorularımızı yanıtladı.
RS Servis nasıl kuruldu?
Ünal Ünaldı: RS 3 Aralık 2008 yılında kurduğum, faaliyete ise 4 Mayıs 2009 yılında başladığım bir şirket. Biz bu 6 aylık süre içerisinde Ar-Ge çalışmalarını tamamladık.
Otomotiv sektöründe sac aksanlar tamir edilebiliyor ancak plastik ve alüminyum parça aksanlarında büyük bir tamir boşluğu vardı. Bu plastik ve alüminyum parçalara örnek vermek gerekirse tampon, far, fan motorları… Plastik, radyatör, klima boruları, jantlar gibi parçalarda otomobilin alüminyum parçalarıdır. Yetkili servislerde uzmanlık sac aksam üzerinedir. Alüminyum ve plastik parça onarım teknikleri sac aksam onarım tekniklerinden tamamen farklı olduğu için bu anlamda teknisyenleri kendi bünyelerinde çalıştırmak isteseler bile parça adetlerinin azlığından servislere ekstra bir yük getiriyordu. Ayrıca servislerde her iş için ayrı bir çalışan olamayacağından biz bu işi onların outsource hizmet sağlayıcısı olarak üstlenmiş olduk.
Asıl hizmeti veren yetkili ve özel servisler olduğu için siz bu aşamada yetkili ve özel servisler ile nasıl bir anlaşma sağladınız?
Ünal Ünaldı: Biz sigortalar kanalı ile yetkili ve özel servislere ulaştık. Bir otomobil hasarlandığında yetkili ve özel servis tarafından onarılması noktasında sigorta şirketleri ile anlaşma yaparak plastik ve alüminyum parçaların onarımlarının tek bir merkezden yönetilmesini amaçladık. Bununla ilgili RS Servis İstanbul’u genel merkezimiz olarak belirledik. Ankara’daki lokasyonumuzu şube haline getirdik. RS Servis İstanbul sigorta şirketleri ile anlaşmaları sağladı ve böylece sigorta şirketlerinin hasarlanan otomobillerinin plastik ve alüminyum parçalarının onarımına başlamış olduk.
Bu uygulamaya uygun olarak ülkemizde hukuki bir alt yapı var mı?
Ünal Ünaldı: Tabi ülkemizde bununla ilgili hukuki alt yapı mevcut. Kasko genel şartlarında “Onarılabiliyor ise onarılması, onarılamıyor ise yenisi değiştirilmesi”cümlesi yer alır.
Abdullah Özcan: Sigorta’nın asıl amacı ikame’dir. Yani yerine konulması, haksız kazancın önlemesidir. Örneğin; bir araba aldınız 52 bin lira değeri var ve hasar oluştu arabanın ikinci el fiyatı 48 bin lira ise sigorta şirketi size 48 bin lira yerine 52 bin lira öderse siz 4 bin lira haksız kazanç elde etmiş olursunuz. Sigorta şirketi aracın satış fiyatını değil değerini ödemek ile mükelleftir. Sigorta bu yönde onarılması ve ikameyi destekler. Bu mantık aynı şekilde arabanın parçalarında da geçerlidir.
Ünal Ünaldı: Geçtiğimiz yıl 350 bin parçaya yakın sigorta şirketlerine destek vererek onarım gerçekleştirdik. Yurt dışından bu parçalar 120 milyon TL’ye gelecekti, biz onarım bedelleri karşılığında sigorta şirketlerinden 20 milyon TL aldık ve 100 milyon TL tasarruf etmelerini sağladık. Bizim ülkemizde malesef yanlış bilgilendirme sonucu yanlış algı oluşmuş durumda. Araç sahipleri bir hasar oluştuğunda hemen kaskosu var değiştirilsin yönünde bir taleple geliyorlar. Hâlbuki kasko hasarın onarılamadığı durumda değiştirilmesi yönünde yaptırım yapan bir uygulamadır. Biz onarılan parçaya 2 yıl boyunca garanti de veriyoruz.
Bu açıdan bakıldığında sizin uygulamanız dışında kalan ve parça değişikliği yapan firmalar hukuki olarak süreci zedeliyorlar diyebilir miyiz?
Ünal Ünaldı: Yetkili veya özel servisler hasarlanan parçaları onarmak ile uğraşmayıp hemen değiştirme talep edebilirler ancak bu hukuki bir aykırılık değil görüş ayrılığıdır. Biz bir parçanın tamir edilebilir olduğunu savunuruz, ancak diğer şirketteki teknisyen tamir olunamayacağını belirtebilir. Burada herhangi bir hukuki yaptırım yoktur. Bir mecburiyet değildir. Ancak böyle bir anlaşmazlık yaşanılır ise bu aşamada hazineye bağlı çalışan sigorta eksperi devreye girer.
Sigorta eksperi ile bu çalışmalar nasıl ilerliyor?
Ünal Ünaldı: Hazinedeki sigorta eksperine sigorta şirketi tarafından iş atanıyor. Bir yetkili ve özel serviste bir araç var bunu incele deniliyor. Sigorta eksperi bakıyor, inceliyor eğer tamir edilebilir durumda ise servis bunu alsın ve onarsın yönünde talimat veriyor
ya da onarılamayacak durumda ise yeni parça ile değiştirilsin yönünde talimat veriyor. Kanaat ekspere bağlıdır ve eksper tarafsız olmak zorundadır. Müşteri ya da sigorta şirketleri bu süreçlerin hiçbirinde ekspere müdahale edemez.
Bu aşamada müşteri memnuniyeti dediğimiz değer sıkıntıya uğrar mı?
Ünal Ünaldı: Sigorta şirketi bu aşamada eksperin raporuna bakıyor. Eksper ne yönde bilgi verir ise o doğrultuda hareket ediyor.Ayrıca bu konu sigorta şirketleri tarafından müşterilere anlatılmalıdır. Önce onarılabiliyorsa onarılacak onarılamıyorsa değiştirilecek yönünde bir uygulama olduğunu müşteri bilmelidir.
Abdullah Özcan: Bu konu müşteri ile imzalanan poliçede açıkça belirtiliyor. Eğer bu şartlarda müşteri hazineye sigorta şirketini şikayet ederse alacağı cevap: kasko şartlarına ait herhangi bir uygunsuzluğun bulunmadığı yönünde olacaktır.
Bu sektör ile ilgili Türkiye pazarında çok rakibiniz bulunuyor mu?
Ünal Ünaldı: Türkiye’de bizim gibi bu işi yapan 5 firma bulunuyor. Ama %50 pazar payı sahipliği ile pazar lideriyiz. Türkiye’de il bazında en yaygın firmayız.
Abdullah Özcan: Bizim yaptığımız işin en büyük özelliği ekonomiye olan katkısıdır. Türkiye’de otomobil üretimi yok. Kendi arabamızı üretmeye çalışıyoruz ancak yedek parçaların hepsini yurt dışından getirtiyoruz. Biz bu parçaları yurt dışından getirtmek yerine onararak sigorta sektöründen önce Türkiye ekonomisine katkıda bulunuyoruz. Bu bağlamda RS Servisin kendi bünyesinde 350 çalışanı var. İstihdam açısından da çok önemli bir iş yaptığımıza inanıyoruz.
Uygulamalarınız içerisinde yer alan mobil onarım ve mini onarım arasındaki fark nedir?
Ünal Ünaldı: Mobil onarım, araçtaki hasarlı parçayı alıp kendi servisimizde onarıp yenileyip tekrar teslim ederek sunmuş olduğumuz hizmetimizin adıdır. Mini onarım ise tamamen farklı bir konsepttir. Araç üzerinde oluşan küçük çaplı hizmetlerin kendi servis merkezlerimizde müşterimize randevu almak suretiyle vermiş olduğumuz hizmettir. Arada herhangi bir yetkili ve özel servis bulunmaksızın anlaşmalı olduğumuz sigorta şirketlerimizin müşterileri sözleşmenin geçerli olduğubir yıl boyunca ücretsiz olarak mini onarım hizmeti vermekteyiz.
Yerinde tamir olarak tabir ettiğiniz bir uygulama geliştiriyorsunuz. Bu doğrultuda bilgi alabilir miyiz?
Ünal Ünaldı: Bu ufak hasarlar için geliştirdiğimiz bir uygulama ancak bu uygulamayı gerçekleştirebilmemiz için bazı şartların uygunluk sağlaması gerekiyor. Örneğin; araçta oluşan bir çizik sebebiyle boya yapılması gerekiyor ise bu uygulamayı bir otopark ortamında gerçekleştiremezsiniz.Bu durum hem sağlık açısından hem diğer araçlara zarar vermesi açısından uygun değildir. Bu tür uygulamalarımızda uygun şartların bulunmasını arıyoruz.Açık veya havalandırma şartları uygun olan bir yerde gerçekleştiriyoruz. Ancak bu gibi konuların dışında kalan ufak onarım işlemlerini yerinde gerçekleştiriyoruz.
Yaptığınız röportajlarda kurumsallaşma süreci gerçekleştirmek istediğinizi belirtmişsiniz. Ancak bu sektör için anlattıklarınızdan kurumsallaşmanın oldukça zor olduğunu anlıyoruz.Bu konuda neler söyleyeceksiniz?
Ünal Ünaldı: Evet bu görüşe katılıyorum. Bu sektör için tüm alanlarda kurumsallaşma zor bir süreç. Otomotiv sektöründe genelde rol oynayanlar alaylı kesimdir.Bu nedenle kurumsal işleyişe adapte etmek kolay olmuyor. Kurumsallaşma dediğimiz durum bir süreç, firma yapısı içerisinde satın almadan tutun ürünün fiyatına kadar her konuda kurumsallaşma sürecine girilmesi gerekiyor bunu da başardığımıza inanıyorum.
Günümüz teknolojisi ile yaptığımız işi harmanlayıp ortaya yenilikçi fikirler koymak kendini sürekli yenilemek gerekiyor.
Sektör bizim bu yeteneğimizi ve kalitemizi görünce pazar payımızı da arttırdı. Sektöre son giren firma biz olmamıza rağmen şuan pazar lideriyiz. Bu da bizim için işimizi iyi yaptığımızın göstergesidir.