Teknoloji dünyasının sınırsız yaratıcılığının olduğu bir dönemi yaşıyoruz
Dijital dönüşüm sektörleri dönüştürüyor, alışkanlıkları değiştiriyor ve müşteri beklentileri de bu dönüşüm ile birlikte farklılaşıyor. Müşterilerini teknolojinin ortaya çıkardığı sınırsız yaratıcılığın sunmuş olduğu konforla buluşturmak için yola çıkan perakende sektörü, bu dönüşümün rüzgarını arkasına almış görünüyor Sektörün teknolojik dönüşümü ve kasasız mağazacılık ile ilgili görüşlerini aldığımız Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Yönetim Kurulu Üyesive Vakko CEO’su Jaklin Güner, sorularımızı yanıtladı.
Teknolojik dönüşüm ile ilgili yapılan çalışmalar hakkında bir değerlendirme alabilir miyiz?
Teknoloji dünyasının sınırsız yaratıcılığının olduğu bir dönemi yaşıyoruz, dijitalin artık şirketlerin DNA’sında olması kaçınılmaz. Bir çok işletme henüz bu dönüşümü uzaktan izlerken, ya da yavaş davranırken başarılı şirketler ise bu sınırsız yaratıcılık ile kendi değerlerini harmanlıyorlar.
Ortamın hızına ayak uydurup güncel etkileşimi yakalamak zorundayız. Bu doğrultuda da bu dönüşüme liderlik edecek insan kaynağına ihtiyacımız olduğunu belirtmeliyim. Ayrıca konunun çok daha geniş kapsamlı ele alınması gerektiğini düşünüyorum. Örneğin, Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biri olan perakendenin önünde o kadar geniş olasılıklar var ki, bir tarafta verimlilik ve rekabet gücü için iş yapma süreçlerinin dijitalleşme seviyesinin artırılması var, diğer tarafta büyük veri analizine dayalı öneri sistemleri, mağaza içi akıllı uygulamalar ve hatta yapay zekaya dayalı kişisel asistan hizmetleri var.
Teknolojinin size sağladığı avantajlar oldukça önemli ancak diğer taraftan teknolojinin bir maliyeti var. Bu maliyeti sektördeki firmalar karşılayabilir mi?
Günümüzde yatırım maliyeti yaratmadan da, teknolojiyi etkin kullanmanız mümkün. Buradaki yatırım maliyeti öncelikle, hem verimlilik hem de rekabet açısından yaratılacak katma değer ile kıyaslanmalı. Bunu yapabilmek için de yola çıkarken bir stratejik perspektife sahip olmalısınız.
Ülke olarak yeniliklere açık bir yapımız var.
Bu yapı özellikle bankacılık alanında teknolojinin üst düzeyde kullanımını sağladı, hizmet sektörü ve perakende bunu takip ediyor. Bu durumun önemli bir kazanç olduğunu söyleyebiliriz. Örneğin kurulduğu günden beri sektörde ilkleri gerçekleştiren Vakko, yeni nesil mağazacılık teknolojilerini uygulamaya 2015 yılında başladı, bu çerçevede bizim kasasız mağazacılık diye özetlediğimiz konseptimiz hem ülkemiz hem de sektörümüz açısından bir ilktir. Vakko olarak 79 yıldır moda ve perakende sektörüne yön veren markalarımızla dijital dönüşümde de öncü olmanın memnuniyetini yaşıyoruz.
Bu ilki gerçekleştirirken şirketler değerlerini koruma hususunda bir zorluk yaşar mı?
Kolay olmadığını söylemeliyim. Önceliğiniz operasyonel mükemmellik olduğu kadar bunun ötesinde gözettiğiniz marka kimliği ve duygu dünyası da olmalı. Yol haritanızı dikkatle oluşturmalı ve titizlikle uygulamalısınız. Müşterilere, yarattığınız bu yeni deneyimin hikayesini de ulaştırabilmelisiniz.
Şu andaki uygulamaları başlangıç olarak kabul edersek, bu noktadan sonra tüketiciyi hangi sürprizler bekliyor?
Perakende sektöründe büyük veri işleme kavramını geride bırakıp akıllı veri yönetimine geçiş henüz sağlandı. Önümüzdeki dönemde bunun üzerine yapay zekaya dayalı uygulamaları daha çok konuşacağımızı tahmin ediyorum. .
Tüm bu planlarınızı bu konulara hakim insan kaynağı ile çözebileceğini söyleyebilir miyiz?
Liderlerin öncelikle bu konudaki değişimin yönünü ve temposunu belirlemesi, ardından dijital dönüşümü gerçekleştirecek kaynakları sürece katmaları gerekiyor. Bu süreçte mobil teknolojiyle doğan Y kuşağından daha da fazla faydalanabiliriz.
Sektör dijital dönüşüme sıcak bakıyor mu?
Perakende sektörü bu durumu bir fırsat olarak değerlendiriyor. Dijitalleşme, sektör ve fonksiyon olarak birbirinden farklı hizmet ve ürünler arasındaki sınırları belirsizleştiriyor ve yepyeni iş birlikleri doğuruyor. BMD olarak Vodafone ve PWC ile birlikte geçtiğimiz yıl yayınladığımız Geleceğe Hazırlanırken Türkiye Perakende Sektörü Raporu’nda, BMD üyeleri için 2023’te hedeflenen 114 milyar dolar ciro ve 1 milyonun üzerinde çalışan sayısına ulaşırken dijitalleşme en önemli katalizör olarak değerlendiriliyor.
Geçen yıl BMD Geleceğe Hazırlanırken Türkiye Perakende Sektörü Raporu’nu açıkladı. Rapor ile ilgili aradan geçen zaman zarfında geri dönüşler olmuştur. Raporun etkileri ile ilgili bir değerlendirme alabilir miyiz?
Oldukça olumlu geribildirimler aldık. Perakende sektörü, önündeki engelleri etkili ve sürdürülebilir bir biçimde aşmak için, teknolojik gelişime ayak uydurmak ve dijitalleşerek gelişme fırsatını çok iyi değerlendirmek zorunda olduğunun artık hedefleriyle birlikte farkında. Bu hedefe destek verecek telekom, bankacılık gibi sektörlerle birlikte devlet kurumlarıyla güç birliği içinde Türkiye’yi 2023’e kadar bölge ve dünya modasına yön veren konuma taşımak, İstanbul’u markalar merkezi haline getirmek için tüm gücümüzle çalışacağız.
EYLÜL 2017