Türk Sigorta Enstitüsü Vakfı Başkanı ve Türk Nippon Sigorta Genel Müdürü Dr. E. Baturalp Pamukçu, Mottomuzu gerçekleştireceğimiz projelerle daha da ileri götürmeyi hedefliyoruz
Dinamik bir sektör olan sigorta sektöründe nitelikli çalışan oluşması için uluslararası eğitim ve araştırma merkezi olan Türk Sigorta Enstitüsü Vakfı yeni başkanını seçti. Çalışanlarımızın yaşam boyu öğrenme kültürünü benimsediklerinin altını çizen Türk Sigorta Enstitüsü Vakfı Başkanı ve Türk Nippon Sigorta Genel Müdürü Dr. E. Baturalp Pamukçu, sektördeki gelişmeleri değerlendirdi.
Türk Sigorta Enstitüsü Vakfı’na başkan oldunuz, hayırlı olsun. Vakfın sektör açısından önemini aktarır mısınız?
Türk Sigorta Enstitüsü Vakfı – TSEV, Türk sigorta sektörünün ilk ve tek uluslararası eğitim ve araştırma merkezidir.
Sigorta sektörü çalışanlarının teknik bilgi ve becerilerinin arttırılması rolüyle TSEV oldukça önemli bir kurumdur. İhtiyaca göre eğitim programları hazırlayıp, sigorta şirketlerine bu konuda destek sağlaması, kurumların nitelikli personelle çalışmasına destek sağlamaktadır.
Sigorta sektörü hedef ve satış odaklı bir sektör. Bu bakımdan zaman zaman fazlaca sirkülasyon yaşanabilen durumlar olabiliyor. Biz çalışanlarımıza kişisel ve yönetsel gelişim, yabancı dil alanlarında çeşitli eğitimler gerçekleştirerek hem teknik hem de kişisel gelişim adına birçok fırsat sunuyoruz. Kişisel ve yönetsel gelişim alanlarında, ayrıca yabancı dil eğitimleriyle çalışanlarımızın yaşam boyu öğrenme kültürünü benimsemelerini destekliyoruz. Bu yaklaşım, Şirket kültürümüzün temel taşlarından birini oluşturuyor.
İnsan Kaynaklarının bir işletme için en değerli sermaye olduğuna inanıyoruz. Personelimize hem yan haklar konusunda hem de kişisel gelişim tarafında birçok fırsat sunuyoruz. Buna yakın zamandan bir örnek vermem gerekirse her ay çalışanlarımıza ev alışverişlerine destek sağlamak amacıyla uzun bir süredir dağıttığımız hediye çeklerini dijital ortama taşıdık. iWallet uygulaması ile giyim, gıda, teknoloji, sağlık vb. alanlarda geniş bir kullanım alanı ve kolay bir alışveriş deneyimi sağladık. Böylelikle çalışanlarımız daha fazla kategoride alışveriş yapma imkânı kazandı. Şirketimizin %75’lİk bir kısmı Y ve Z kuşağından oluşuyor; bu nedenle bu kuşakların ve genç yeteneklerin şirketinizi tercih etmeleri için sağladığımız imkânlarda fark yaratmanız gerekiyor. Biz bu farkı, çalışanlarımızın hem kişisel hem de mesleki gelişimlerine önem vererek ve onları bu alanda her zaman destekleyerek yarattığımızı düşünüyoruz. Hibrit çalışma sistemimiz devam ediyor. Aynı zamanda çalışanlarımıza doğum günlerinde 1 gün doğum günü izni veriyoruz. Bu uygulamalar personelimizde memnuniyet yaratıyor. Spor tarafında ise Şirketimizin futbol takımı ile İstanbul içi ve İstanbul dışı futbol turnuvalarına katılırken, yeni kurduğumuz erkek ve kadın voleybol takımlarımızla da çeşitli turnuvalarda boy gösteriyoruz. Ek olarak çalışanlarımıza kürekten, pilatese, yüzmeye kadar çeşitli spor branşlarında kullanabileceği spor kartı desteği de vermekteyiz.
Türk Nippon Sigorta olarak 2025 yılı beklentilerinizi aktarır mısınız?
Şirketimiz her sene olduğu gibi bu sene de dengeli büyüme stratejisi güderek 2025 yılı başında hedeflerini belirlemiş ve bu hedefler doğrultusunda da stratejilerini belirlemiştir. Şirket üretimimizin büyük bir kısmını kapsayan lokomotif ürünlerimiz kasko ve tamamlayıcı sağlık sigortası tarafında 2025 yılında da iddiamızı devam ettirmek istiyoruz. Geçtiğimiz yıl kasko sigortamızı rekabetçi fiyatlarla müşterilerimize sunarak müşterilerimiz için öncelikli tercihler arasında yer almayı hedefledik. Yapmış olduğumuz bu değişikliklerle daha fazla kişiye hitap etmeyi amaçladık. Segmentlere ayırdığımız kasko ürününde teminatlar ve asistans hizmetleri değişkenlik gösterirken, sunduğumuz fiyat avantajı ile de ekonomik fırsatlar sunarak ürün konforumuzu artırmayı hedefliyoruz. TSS tarafında ise sektörde bir ilki gerçekleştirerek yaş sınırını 59’dan 70 yaşa yükselttik. 70 yaş dahil olmak üzere SGK kaydı bulunan herkes bu ürünümüzden faydalanabiliyor. Ürünümüzde check-up, diş, diyetisyen ve psikolojik destek hizmetlerini ücretsiz olarak müşterilerimize sunuyoruz. Müşterilerimize bütçelerine uygun seçenekler de sunmaktayız. Tamamlayıcı Sağlık poliçelerinde belirli yaş grubu çocuklar için tek başına poliçe yapılabilmesi, sadece yatarak tedavi, yatarak tedavi + ayakta tedavi planlarımız ve tüm bunlara ek olarak her iki ürünümüzde de farklı network seçenekleri ile daha ekonomik alternatifler sunarak ürünümüzü çeşitlendirdik. Bu şekilde tüm ihtiyaçlara cevap verecek komple bir ürün ortaya çıkardık. 2025 yılında Tamamlayıcı Sağlık Sigortasındaki bu ürün yapımızla daha fazla kişiye hizmet vermeyi hedefliyoruz. Ayrıca 2025 yılında konut, nakliyat ve mühendislik sigortaları da odak noktalarımızdan olacak.
Yapay zekâ ve teknolojik gelişmelerin sektöre yansımasını aktarır mısınız?
Müşteri taleplerine en hızlı şekilde cevap verebilmek için dijital tarafta ciddi adımlar atmak şirketlere büyük artılar kazandıracaktır. Biz de adımlarımızı bu yönde atarak müşteri taleplerimize en hızlı şekilde cevap vermek üzere çalışmalarımızı yürütüyoruz. Satış ağımızın en önemli oyuncusu olan acentelerimize teklif verme süreçlerinde daha hızlı olabilmeleri adına geliştirmeler yapıyoruz. Şirketimizin en dikkat etiği konulardan birisi ulaşılabilir olmak. Müşterilerimizden gelen talebi en hızlı şekilde karşılayıp sonuca ulaştırmak için tüm satış ağımız ve çalışanlarımızla bir bütün halinde çalışıyoruz.
Dijitalleşmenin özellikle sigorta sektörü tarafındaki en büyük avantajı, sigortalı adaylarının davranışları ve tercihleri için doğru öngörülerde bulunabilmesi ve ‘sigorta’ kavramının başrol oyuncuları olan sigortalılar tarafında yapılan doğru tespitlerle, ihtiyaca uygun ürün yelpazesinin de doğru şekilde kullanılmasının sağlanması olmaktadır. Sigorta şirketleri, içinde bulunduğumuz dönemde hala operasyonel olarak yoğun bir çalışma şekli ile hizmet vermektedir. Bu tarz operasyonel çalışmaların özellikle manuel olarak yürütülmesi, her zaman riskle karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. Özellikle pandemi sonrası dijital dönüşümün etkileri sektörde güçlü şekilde hissedilmektedir. Türk sigorta sektörünün, dijital dönüşümü en çok önemseyen ve bu konuda en çok yatırımı yapan sektörlerden biri olduğunu söyleyebiliriz. Biz de Şirket olarak bu çerçevede önemli projeler hayata geçirdik. Bu projeleri gerçekleştirirken göz önünde bulundurduğumuz başlıklar müşteri memnuniyeti ve sürdürülebilirlik oldu. Bu kapsamda kâğıt tüketimini azaltmak için gerçekleştirdiğimiz projelerin başında olan “E-Komisyon Gider Belgesi” ile yıllık yaklaşık 129 Kg kâğıt israfının önüne geçmiş olduk. Aynı zamanda yaklaşık 13.000 adet plastik kargo poşetini kullanmayarak gelecek nesillere daha güzel bir dünya bırakmak için bir adım attık. Hem iş süreçlerimizde hem de sosyal medya paylaşımlarımızda çalışanlarımıza ve müşterilerimize vermiş olduğumuz “atacağınız küçük adımlarla sürdürülebilir yaşama katkı sağlamanız mümkün” mottomuzu 2025 yılında da gerçekleştireceğimiz projelerle daha da ileri götürmeyi hedefliyoruz.
Yaşanan enflasyonist sürecin sigorta sektörüne etkilerini aktarır mısınız?
Kurda yaşanan değişiklikler ve dünya ekonomisinin karşı karşıya kaldığı olumsuz tablolar, birçok sektörü olduğu gibi sigorta sektörünü de etkiledi. Ancak sektörümüzün, bu olumsuz etkenlerden en az etkilenen sektör olduğunu düşünüyorum. 2024 yılında sigorta sektörünün Türkiye’nin ortalama büyüme oranının üzerinde olması bu söylemimi destekler nitelikte bir veri. Tüm bunlardan yola çıkarak, sektör ve şirketimiz özelindeki büyüme seviyelerinin, sektörümüzün ne kadar güçlü olduğunun bir göstergesi olduğunu düşünüyorum.
Sağlık sigortasına parantez açarsak Türkiye’deki sağlık sigortasındaki gelişmeleri ve Türk Nippon olarak bu alandaki çalışmalarınızla ilgili bilgi verir misiniz?
Sağlık sigortasının gerekliliği konusunda artan toplum bilinci şirketleri bu üründe yenilikler yapmaya itiyor. Bu durum sürekli bir dinamizm yarattı. Ayrıca yaşanan talep artışı şirketlere bu taleplere hızlı cevap verebilme gerekliliğini de beraberinde getirdi.
Sağlık Sigortaları Şirketimizin önem verdiği branşların başında geliyor. Bu ürünümüzde dijitalleşme üzerine eğiliyoruz. Bunun ilk adımı olarak Affinitybox ile anlaştık. Sağlık Sigortacılığı alanında uçtan uca dijitalleşmeyi sağlayan Healthbox ürününü 2025 yılında şirket sistemimize entegre edeceğiz. Bu ürünün getirdiği otomasyon sayesinde iş gücü kazanımımızın yanı sıra, operasyonel hız, maliyet avantajı ve müşteri memnuniyeti yaratmayı amaçlıyoruz.
Ayrıca yukarıda ifade ettiğim şekilde müşterilerimizi ihtiyaçları doğrultusunda birçok avantaj sağlıyoruz. Müşterileri odaklı ve kolay ulaşılabilir ürün mantığımızla sağlık sigortaları tarafında iddialıyız.