Turkish Cargo olarak misyonumuz; Türk ihracatçısına destek olmaktır

Türkiye’nin dış ticaretine önemli katkı sağlayan Turkish Cargo, bütün Operasyonel süreçleriyle İstanbul Havalimanı’ndaki mega kargo tesisi SMARTIST’e taşındı. Yaşanan bu gelişme sonrası görüşlerini almak için sorularımızı yönelttiğimiz Türk Hava Yolları Genel Müdür (Kargo) Yardımcısı Turhan ÖZEN, yapılan çalışmaların Türkiye’nin dış ticaretine önemli katkılar sağlayacağını belirtti.

İhracat yapan firmalar başarı hikayelerini aktardıklarında mutlaka içinde Turkish Cargo yer alıyor. Türkiye’de hava kargo taşımacılığının ihracattaki yerini aktarır mısınız?

Küresel seviyede ihracatta en önemli husus rekabettir ve hava kargo taşımacılığı rekabet seviyesini arttıracak unsurlardan bir tanesidir. Dış ticarette katma değerli ihracat ve bu ihracatı gerçekleştirmek için ara mamul ithalatında hava kargo taşımacılığı çok önemli bir yer tutmaktadır. Katma değerli ürünler dediğimizde; 1 kilogram ürün ihracatının ortalama değerinin nispeten yüksek olması gerekmektedir. Türkiye hava kargo ihracatının ortalama değeri 50 dolar seviyesindedir. Ülkemizin ekonomi ve ihracat anlamındaki gelişimi katma değeri yüksek ürünler ile mümkündür.

Türkiye’deki iş adamları bugün Türk Hava Yolları aracılığıyla 128 ülkeye direkt uçabiliyor veya bu ülkelere sağladığımız hava kargo hizmetinden faydalanabiliyor. Bu durumu örnekle anlatmak gerekirse; Türkiye’den ve Yunanistan’dan dünyaya balık ihracatı yapılmaktadır. Yunanistan’daki balık ihracatçısı, ABD pazarında satmak üzere Ege Denizi’nden çıkardığı deniz ürününü İstanbul’a getirerek Turkish Cargo aracılığıyla ulaştırıyorken, Türk balık ihracatçısı aynı ürünü daha kısa sürede ABD’ye ihraç edebilmektedir. Ayrıca bayrak taşıyıcı markamız, Türkiye’deki işletmeleri milli müşteri olarak görmekte ve öncelik tanımaktadır. Tüm bunlar göz önünde bulundurulduğunda; aynı denizden aynı balığı çıkaran iki ayrı ülkenin ihracatının hızı ve maliyetlerinin farklı olduğunu söylemek mümkündür. Ülkemiz ihracatçısı, milli havayolu şirketimizin imkanları sayesinde daha avantajlı bir rekabet gücüne sahiptir.

Bu durum karşılıklı sanırım. Türk Hava Yolları ne kadar fazla noktaya uçarsa ihracatçılarımızın önünü açıyor. İhracatçılar ne kadar fazla noktaya ulaşırsa sizin uçuş yapacağınız ülke sayısı artıyor.

Kesinlikle böyledir, filomuzdaki kargo uçaklarımıza ek olarak yolcu uçaklarımızla da kargo taşıması yapıyoruz, bu da Türk ihracatçısının çok daha geniş pazarlarda avantajlı rekabet edebilmesine olanak tanıyor. Turkish Cargo olarak ilk defa kargo uçağı koyduğumuz şehirlerdeki ihracat artışlarının analizlerini çıkardık. Örneğin Miami’ye ilk defa Ocak 2018’de kargo uçuşu planlamaya başladık bu sayede bu noktada ihracatta %120 artış gerçekleşti. Katar’da Doha’ya kargo uçuşları yapmaya başlamamızla birlikte %181 artış gerçekleşti. Aynı şekilde Brezilya’da kargo uçuşu planladıktan bir süre sonra  %100 oranında ihracat artışı oldu. Bunun gibi birçok örnek verebiliriz.

Turkish Cargo olarak uçuş ağımıza yeni bir destinasyon eklerken birçok açıdan değerlendirme yapıyoruz. Yeni hat açılışları yaparken; biz buraya hava kargo taşımacılığı hizmeti satabilir miyiz? Bu noktadan veya ülkeden dünyaya hava kargo hizmeti satabilir miyiz? sorularını net olarak yanıtlamış olmamız gerekiyor. Buna ek olarak ülkemizin ihracat kapasitesine nasıl bir katkı sağlayabiliriz bunu da göz önünde bulunduruyoruz. Yeni eklediğimiz bir hattımızda ülkemizin ihracat kapasitesi ilk başlarda düşük kalsa da sonrasında ciddi bir trafik oluşuyor. Buna en güzel örneklerden birisi Meksika hattımızdır. Meksika’ya kargo uçağı göndermeye başladığımızda Türkiye’nin ürünleri uçağın ancak %20’sini dolduruyordu, zamanla Meksika’dan Türkiye’ye, Türkiye’den Meksika’ya ticaret artmaya başladı.

Bu hareketliliği diğer hava yolu firmaları yeterli kapasite oluşturamadığı için yapamıyor. Örneğin Macaristan’la ilgili hava taşımacılığını konuştuğumuzda yeterli kapasitenin olmadığına vurgu yapılıyor.

Macaristan, Polonya, Avusturya, Romanya gibi ülkelerin hava kargo çıkışlarını büyük oranda Turkish Cargo gerçekleştirmektedir. Yunanistan ve Bulgaristan gibi ülkelerde de hava kargo taşımacılığında Turkish Cargo birinci bazen ikinci sırada yer almaktadır. Macaristan’dan Uzak Doğu’ya kargo göndermek istiyorsanız elinizdeki en önde gelen iki hava yolu şirketinden biri Turkish Cargo’dur.

Gelişmiş ülkelerin ihracatında hava kargonun yerini aktarır mısınız?

Almanya’nın ihracatı içinde hava kargo taşımacılığının yeri %26’dır, Fransa’da %30, Belçika’da %37’dir. Bu ülkeler katma değerli ihracat yapmaktadır ve ürünlerinin bir an önce karşı tarafa ulaşmasını istiyorlar. Türkiye’de ise bu oran %8 seviyesindedir. Tüm bu oranlar Türkiye’nin katma değerli ürünlerde alması gereken yolu gösteriyor. Turkish Cargo olarak, elbette kendi finansal sonuçlarımızı gözetiyoruz ancak bunu Türkiye’nin ihracatına destek olmak ve artırmayı da misyon edinerek gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.

Bu kapsamda katma değerli ürün ihracatını arttırmak için birçok çalışmada yer alıyoruz. Bunlardan birincisi Türkiye İhracatçılar Meclisi ile yaptığımız ihracat kampanyası iş birliğimizdir; yılın belirli dönemlerinde ihracatçılarımıza indirimli kapasite ayırıyoruz. Türk ihracatçısına sunduğumuz bu indirimli kapasitemizle; gittiğimiz ülkeye Türkiye’nin daha fazla katma değerli ürün gönderebilmesini amaçlıyoruz, aynı zamanda ihracatçılarımız için de pazarın çeşitlendirilmesini sağlamış oluyoruz.  Bugün gemiyle her ülkeye gidebiliyorsunuz ancak ürününüz 50-60 günde ancak ulaşıyor. Turkish Cargo ise dünyada 98 noktaya direkt hava kargo seferi düzenlemektedir. Ayrıca yolcu uçaklarını da dahil ettiğinizde açık ara en fazla ülkeye ve şehre uçan hava yolu şirketi olarak konumlanıyoruz. Türk ihracatçısı da daha önce hiç düşünmediği veya cesaret edemediği pazarları bizim kampanyalarımızla deneyimleme imkânı buluyor.

Hava kargo, maliyeti yüksek olmakla birlikte dünyada en hızlı, kesintisiz ve güvenli ulaşım imkânı sağlıyor. Turkish Cargo, ülkemiz ekonomisi ve ihracatçılarımız için bir şanstır. Burada sadece katma değerli ürünlerden de bahsetmemek gerekiyor; sıklıkla ara malı ürünlerinde de hava kargo tercih ediliyor. Türkiye’deki otomotiv sektörü bizim müşterilerimizdir. Bazı komponentlerin acil ya da çok değerli olmasından dolayı hava kargo ulaşımını kullanıyorlar. Turkish Cargo böyle bir imkân sağlamasa büyük ölçekli üreticiler de ihracat odaklı üretimlerinde yüksek maliyetlerle çalışmak durumunda kalırlar. Bu açıdan dış ticareti sadece ihracatla değil, ithalatıyla da değerlendirmek gerekiyor.

Gıda ihracatında da hava kargonun önemi aktarılıyor. Katar’da acil gıda ürünleri ihtiyacı oldu, Türkiye hava kargo ulaşımıyla hemen sorunu çözdü.

Katma değerli ürünler dediğimizde sadece pahalı ürünler anlaşılıyor ancak bir ürünün fiyatını belirleyen unsur ihracatı olan pazarlara hızlı ulaşabilmesidir. Ege ve Uludağ İhracatçılar Birliği ile birlikte bazı çalışmalar yaptık. Türkiye’nin bu bölgedeki kiraz ihracatı kara yoluyla Avrupa’ya satılıyor, ihracatçılarımız Avrupa’da Şili’den gelen kirazlarla rekabet ediyor. Şili, Güney Amerika’dan Almanya’ya ürün gönderiyor ve bizim kara yoluyla gönderdiğimiz kirazlardan daha uzun ömürlü ve taze olarak raflarda yerini alıyor, çünkü Şili, kiraz ürünlerini hava kargo ile gönderiyor. Biz de kirazda ilk başta Avrupa ülkelerine kargo hizmeti vermeye başladık, ilerleyen süreçte ise Hong Kong, Singapur ve Çin gibi ülkelere kiraz ihracatı gerçekleştirmeyi başardık. Günümüzde kiraz, Almanya’daki raf fiyatından çok daha yüksek bir fiyata Hong Kong’da satılıyor. Tabii ki bu fiyat farkının bir kısmı navlundur; kirazın Almanya’ya kara yoluyla gitmesi ile Hong Kong’a uçakla gitmesi arasında önemli ölçüde lojistik maliyet farkı bulunuyor ancak hava kargo ile gönderilen ürün katma değerli oluyor, pazardaki talep de yüksek olunca ürün buna göre fiyatlanıyor ve bu şekilde denge sağlanıyor. Bu örnekte olduğu gibi hava kargoyu kullanmak için sadece teknoloji ürünleri üretmeniz gerekmiyor, doğru pazarları, doğru fiyatı yakalamanız ve ihracat pazarlarını çeşitlendirmeniz de önemlidir.

Gelişmiş ülkelerin dış ticaretinde %25 hava kargo kullanıldığını belirttiniz. Türkiye’de bu seviyelere çıkacak olursa Turkish Cargo’nun alt yapısı bu duruma hazır mı?

Turkish Cargo olarak Türkiye’nin ihracatı ve ithalatı faaliyetlerimizin %20’siyken, geri kalan %80’ni dünyanın 152 ülkesinden diğer 191 ülkesine taşıdığımız ithalat ve ihracat kargosu oluşturuyor. Dünyanın önde gelen en büyük e-ticaret firmaları, ilaç firmaları, otomotiv firmalarıyla çalışarak küresel ticaretten kendi payımızı alıyoruz ve şu anda Turkish Cargo olarak hava kargo alanında küresel pazarda %5,2 paya sahibiz. Türkiye’nin ihracat ve ithalatından 5 kat daha fazla global pazara hizmet veriyoruz. İstanbul Havalimanı’nda inşa edilen kargo şehri de ülkemizin bir lojistik üs olmasının zeminini hazırladı diyebiliriz. Buradaki kargo şehri, tümüyle hizmete girdiğinde 6 milyon tonluk kargo elleçleme kapasitesine sahip olacak. Bu açıdan dünyada Hong Kong havalimanından sonra ikinci sırada yer alıyor. Altyapı çalışmaları tamamlandıktan sonra ikinci fazı da devreye alarak bu kapasitenin 4 milyon tonluk kısmını Turkish Cargo olarak biz yönetebileceğiz.

Son dönemlerde bazı ülkelerde güvenlik riskleri oluşmaya başladı. Bu durumlarda sorunları nasıl çözüyorsunuz?

Havacılık çok dinamik bir sektördür. Dünyanın neresinde olursanız olun Türk Hava Yolları uçağına bindiğiniz an Türkiye’ye ayak basmış gibi olursunuz, sıcak bir “hoş geldin” ile karşılanırsınız. Bu açıdan Türk Hava Yolları’nın başarısı aslında dünyada herkes tarafından bilinen ve takdir edilen bir olgudur. Türk Hava Yolları gittiği ülkelerde de havacılık sektörünü gelişmesine katkı sağlıyor, örneğin Afrika’ya birçok havayolu şirketi uçuş gerçekleştirmezken biz Türk Hava Yolları olarak uçuşlar yapıyoruz, bu durum da Türk Hava Yolları’na dünya genelinde saygınlık ve değer katıyor. Yakın dönemden bir örnek vermek gerekirse; pandemi ilk başladığında sadece Türkiye vatandaşlarını değil, birçok ülkenin vatandaşlarını da gerçekleştirdiğimiz tahliye seferleriyle kendi ülkelerine ulaştırdık çünkü o ülkelerin ya imkanları yoktu ya da milli havayolu şirketleri bulunmuyordu. Kendi vatandaşlarını tahliye edemeyince Türkiye’den destek istediler. Aynı şekilde aşı, ilaç, test kiti ve medikal ürünler gibi ihtiyaçlarını da karşıladık, bu tür durumlar da Türk Hava Yolları’na olan saygınlığı artırmaktadır.

Yeni evimiz diye tabir ettiğiniz SMARIST’e taşındınız. Konu ile ilgili bir değerlendirme alabilir miyiz?

İstanbul Havalimanı’nın Nisan 2019 tarihinde hizmete açılmasıyla birlikte yolcu seferleri üzerinden gerçekleştirdiğimiz kargo faaliyetlerimizi buraya taşıdık. Kargo uçağı operasyonlarımızı ise Atatürk Havalimanı’nda sürdürmekteydik. Nisan 2019’dan bu yana geçen üç yıllık süre boyunca her iki hub’ımızda da çok ciddi bir operasyon yürüttük.

Atatürk Havalimanı’nda kargo uçaklarımızın, İstanbul Havalimanı’nda ise yolcu uçaklarımız ve paxfre kapasitesini kullandık. Pandemi sürecinde kargo uçaklarımızla 23 bin, paxfre olarak ise 6 bin olmak üzere yaklaşık 30 bin sefer gerçekleştirdik ve 4 milyon tondan fazla hava kargo yükü taşıdık. İstanbul Havalimanı’ndaki Mega Kargo Tesisimizin altyapısının tamamıyla hazır hale gelmesiyle birlikte ise, kargo uçağı faaliyetlerimizi de 72 saat süren geçiş operasyonuyla SMARTIST’e taşıyarak tüm operasyonlarımızı tek çatı altında birleştirdik.

İstanbul Havalimanı’nda tek çatı altında en büyük endüstriyel bina olacak şekilde tasarlanan SMARTIST, tüm fazları tamamlandığında 340.000 metrekarelik alanda yıllık 4 milyon tonluk bir kapasiteye ulaşmış olacak. Otomatik Depolama Sistemleri ve Robotik Süreç Otomasyonu gibi akıllı teknolojiler ile donatılan tesis, operasyonel hız ve kalite noktasında Turkish Cargo’nun benzersiz hizmet kalitesini çok daha ileriye taşıyacak. Aynı zamanda gelecekte kullanılması planlanan Artırılmış Gerçeklik ve İnsansız Kara Araçları projeleri SMARTIST’in teknolojisine katkı sağlayacak. Bu mega tesis aynı zamanda İstanbul’un kıtalara yayılmış konumunun da altını çizecek ve Doğu ile Batı arasındaki ticaret için mükemmel bir geçiş kapısı olacak. Böylece, dünyadaki hava kargo trafiğinin büyük kısmı İstanbul Havalimanı’ndaki yeni hub’a çekilerek İstanbul’un lojistik bir cazibe merkezine dönüşmesi sağlanacak.MAYIS2022