Türkiye nükleer enerjide kendi milli kaynaklarını ve alt yapısını hızla geliştirmeli
Beşincisi gerçekleştirilen Uluslararası Nükleer Santreller Zirvesi, bu alanda gerçekleştirilen çalışmaların değerlendirildiği önemli bir etkinlik olarak gündemdeki yerini aldı. Nükleer enerji konusu ile ilgilenen Türk Loydu, nükleer santrallerin güvenli kurulum ve işletmesi için oluşturulan nükleer standart ve mevzuatlara göre test, muayene ve belgelendirme dahil olmak üzere uygunluk değerlendirme ve eğitim hizmetleri gerçekleştirmek istiyor. Konu ile ilgili görüşlerini aldığımız Türk Loydu Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Cem Melikoğlu, değerlendirmelerde bulundu.
Türk Loydu’nun enerji alanındaki açılımıyla ilgili bir değerlendirme alabilir miyiz?
Enerji, kurumların faaliyetlerini sürdürmeleri için en önemli girdilerden birisi olup; üretimi ve sürdürülebilir şekilde temini tüm sanayi ve hizmet sektörleri için kritik önem taşımaktadır. Dünyada enerji üretimi ve tedariki alanında yapılan yatırımlar ile enerji tesislerinin işletmesi esnasında çevreye verilen değerin göstergesi olarak çevreci yaklaşımların artırılması, topluma ve çalışanlara verilen değerin göstergesi olarak kalite ve iş güvenliği standartlarının artırılması temel unsurdur.
Türk Loydu geniş yelpazede yer alan faaliyetleri kapsamında ISO 17020 standardına göre Türkak’tan akredite A Tipi Muayene Kuruluşu olarak hizmet vermektedir. Uzun yıllardır tesis güvenliğinin sağlanması ve şartnamelerde belirtilen kriterlerin güvence altına alınması amacıyla kalite ve iş güvenliği kapsamında endüstriyel standartlar, regülâsyonlar, yasal mevzuat çerçevesinde ürün, sistem ve tesislerin uygunluğunun garanti edilmesine yönelik katma değer sağlayan uygunluk değerlendirme hizmetleri sunmaktayız.
Güç santralleri, termik santraller, hidroelektrik santraller, jeotermal santraller ve rüzgar türbinleri alanında verdiğimiz hizmetlere ilave olarak; rafineriler, kimya ve petro-kimya tesisleri, rafineriler, depolama tesisleri ve offshore platformlarında da uygunluk değerlendirme hizmetleri, belgelendirme, eğitim ve risk değerlendirme hizmetleri veriyoruz.
Büyüyen ve gelişen ülkemizde artan enerji ihtiyacını karşılayabilmek için çok çeşitli yatırımlara gidilmektedir. Termik santraller, hidroelektrik santraller, jeotermal santraller ve rüzgar türbinleri alanında yapılan yatırımlara ilave olarak, ülkemizde son yıllarda artış gösteren diğer enerji proje yatırımlarında uygunluk değerlendirmesi hizmetleri gerçekleştirmek üzere yeni sözleşmeler imzalayarak hizmet yelpazemizi geliştirmeye çalışıyoruz. Nükleer enerji, yenilenebilir enerji gibi enerjide yeni alanları hizmet yelpazemize eklemek üzere çalışmalara başladık ve bu çalışmaları daha da geliştirmek istiyoruz.
Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesiyle ilgili bir değerlendirme alabilir miyiz?
Bu yıl beşinci kez düzenlenen ve nükleer sanayinin dünya çapında önde gelen kişi ve kurumlarının katılımı ile her geçen yıl daha da gelişen Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi ve Fuarı etkinliğini oldukça başarılı buluyoruz. Bu yıl fuara Türk Loydu olarak, nükleer enerji alanında stratejik ortağımız olan Tüv Nord Almanya ile bir bilgilendirme standı açarak ortaklaşa katılım gösterdik.
Nükleer Mühendisler Derneği’nin düzenlediği ve Güney Kore, Fransa, Almanya, Rusya, Japonya, Çin ve Finlandiya başta olmak üzere nükleer endüstriye yön veren ülkelerden 100’e yakın firmanın Türk firmalarıyla buluştuğu Zirve’de, ticari iş birliklerinin geliştirilmesine ve son teknolojik gelişmelerin paylaşılmasına aracılık edilerek, reaktör işleten ve santral inşaatı yapan uluslararası firmalarla Türkiye, Ortadoğu ve Afrika’daki nükleer projelerinin bir parçası olmak isteyen kuruluşlar ortak bir platformda bir araya gelmiş oldular. Etkinlik süresince Türk firmaları, Nükleer Ticari Eşleştirme Platformu aracılığıyla nükleer sanayiyle ilgili fırsatlarla da tanışma şansı yakaladılar. Oldukça başarılı geçen bu tip etkinliklerin daha çok yapılmasını arzu ediyoruz.
Nükleer enerji alanında yaptığınız çalışmaları aktarır mısınız?
Nükleer enerji dünyada birçok ülkenin kullandığı bir yöntemdir. Ancak nükleer santrallerin güvenli kurulum ve işletmesi çok hassas kurallara tabidir ve olmalıdır da. Bunun için oluşturulan nükleer standart ve mevzuatlara göre uygunluk değerlendirme hizmetleri bu santrallerin kurulum ve işletme süreçlerinin en önemli aşamalarındandır. Türk Loydu olarak enerji temininde dışa bağımlılıktan kurtulma hedefi ile nükleer enerjiye geçmeye hazırlanan Türkiye’de yapımına başlanan Akkuyu ve Sinop nükleer santrallerinin güvenli kurulum ve işletmesi için oluşturulan nükleer standart ve mevzuatlara göre test, muayene ve belgelendirme dahil olmak üzere uygunluk değerlendirme ve eğitim hizmetleri gerçekleştirmek üzere hazırlık süreçlerimizi tamamladık.
Bu alanda uygunluk değerlendirmesi ve eğitim hizmetleri gerçekleştirmek üzere; nükleer enerji alanında faaliyet yürüten Almanya merkezli, uluslararası alanda dünyaca bilinen bir uygunluk değerlendirme kurumu olan TÜV Nord Almanya ve TÜV Nord Türkiye ile geçtiğimiz yıl üçlü işbirliği protokolü imzalandı. Protokol kapsamında nükleer enerjide uluslararası yüksek tecrübeye sahip olan TÜV Nord ile Türkiye’nin endüstriyel belgelendirme ve muayene ilgili önde gelen kurumlarından birisi olarak Türk Loydu, sahip olunan sektörel birikim, altyapı yeterliliği ve yüksek standartlar ile nükleer enerji alanında ortaklaşa uygunluk değerlendirme hizmetleri sunacağız. Türkiye’nin nükleer enerji gibi bir alanda kesinlikle geri kalmaması, kendi milli kaynaklarını ve alt yapısını hızla geliştirmesi gerekiyor.
Ülkemizde son dönemde gerçekleşen tüm mega altyapı projelerinde Türk Loydu olarak milli görev şuuruyla yer almaktan her zaman gurur duyduk. Askeri gemilerde bugüne kadar başarıyla gerçekleştirdiğimiz milli görevi nükleer enerjide de benzer şekilde sürdürerek ülkemizdeki ileri teknoloji ürünlerinin yaygınlaşmasını hedefliyoruz ve ülkemizin enerji ihtiyacını karşılama anlamında yeni ufuklar açacak nükleer enerji santralleri ile ilgili faaliyetlerde de milli bir kuruluş olarak yer alacağız.
Nükleer enerji alanında yaptığınız çalışmaların bu alandaki insan kaynağına etkileriyle ilgili düşüncelerinizi alabilir miyiz?
Enerji dünyamızın vazgeçilmez bir unsurudur. Yaşam ve kalkınma için asli bir unsur olan enerji kaynakları dünya üzerinde ve ülkemizde gitgide azalmakta olup dünya ülkeleri oluşan bu olumsuz tablodan kurtulabilmek için, birincil enerji kaynaklarına alternatif olan enerji kaynaklarına yönelmeye başlamıştır. Bunların başında da nükleer enerji gelmektedir.
Dünyada ve ülkemizde nükleer enerji ile çalışacak olan santrallerin kurulmasını isteyenler olduğu gibi istemeyenler de mevcuttur. Nükleer enerji santralleri, artan insan nüfusu, tükenen enerji kaynakları ve bu tükenmeden dolayı artan enerji maliyetleri sebebiyle; daha uygun maliyetli olması, fosil yakıtlar gibi sera gazı üretmemesi, baraj yapımında olduğu gibi sular altında kalacak bölgelerin (ormanların, tarım arazilerinin) bulunmaması, insanların geniş yerleşim bölgelerini terk etmelerine gerek olmaması ve çok uzun enerji transfer hatlarına ihtiyaç duymadığı için birçok bakımdan avantajlıdır.
Ancak nükleer tesisler, çalışmaları esnasında radyasyon ihtiva eden nükleer atık ürünleri vermektedir. Bir nükleer atığın doğada yok olma süreci on binlerce yılla ifade edilirken bu atıkların çevre ve insan sağlığına uzun vadede ciddi zararları bulunabilmektedir. Bütün bu bilgilerin ışığında diyebiliriz ki; Dünyanın enerji kaynakları hızla tükenmekte, maliyetler ve küresel ısınma gibi sorunlar artmaktadır. Bu bağlamda nükleer enerji çalışmaları çevre ve insan sağlığı odaklı olarak titizlikle yürütülmelidir. Ancak bu sayede oluşabilecek zararlar alınacak uygun önlemlerle minimize edilmelidir. Nükleer enerji uygundur, verimlidir ama yüksek seviyede ciddiyet, özenli kurallar ve hassas çalışma gerektirir.
Türk Loydu olarak enerji alanındaki gelecek beklentilerinizi aktarır mısınız?
Günümüzde enerji en önemli küresel meselelerden biridir ve enerji piyasası son derece karmaşık bir yapıya sahiptir. Farklı mevzuatlar, değişen tüketici beklentileri, ekonomik ve ekolojik faktörler ve teknolojik zorluklar piyasa oyuncularını sürekli olarak değişime zorlamaktadır. Gelecekte dünya genelinde, dinamik bir gelişme yaşanacağını ve küresel enerji ihtiyacının yüzde 80 oranında artacağı ancak buna rağmen enerji, su, arazi ve gıda kaynaklarında ise azalma beklenmektedir. Teknoloji daha baskın bir rol oynayacak ve genç girişimciler, yeni kurulan şirketler ve teknoloji meraklıları ile enerji sektöründe sürekli sıçramalara neden olacaktır.
Gelecekte enerji dengesinde büyük bir çeşitliliğin söz konusu olacağını tahmin ediyoruz. Küresel enerji dengesinde fosil yakıtların payı büyük oranda düşerken, yenilenebilir enerjilerin payı ise aynı oranda daha da artacaktır. Güneş, rüzgar ve jeo-termal enerjiler açısından verimli bir bölgede bulunuyoruz. Elimizdeki bu zengin kaynakları çok daha verimli ve planlı şekilde değerlendirmeliyiz. Son yıllarda bu konuda yasal altyapılar oluşturularak ciddi atımlar atıldı. Enerji de dışa bağımlılığı mümkün olduğu kadar azaltmalıyız.
Biz de Türk Loydu olarak, hızla değişen ve gelişen enerji sektörünün tüm alanlarında hizmet vermek üzere tüm gücümüzle çalışmaya devam edip; müşteri ve paydaşlarımızın ihtiyaçlarına uygun olarak enerji alanında gerçekleştirdiğimiz hizmetlerimizi daha da geliştirmeyi amaçlıyoruz.
Uluslararası Denizcilik Zirvesiyle ilgili bir değerlendirme alabilir miyiz?
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından düzenlenen Uluslararası Denizcilik Zirvesi çok başarılı bir etkinlik oldu. Başbakanımız Binali Yıldırım’ın liderliğinde yapılan Zirve’ye, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, UDHB Müsteşarı Suat Hayri Aka, IMO Genel Sekteri Kitack Lim, Dünya Denizcilik Üniversitesi Başkanı Cleopatra Doumbia Henry ve uluslararası denizcilik sektöründen birçok en üst düzey isim katılım sağladı. Zirve boyunca dünya denizciliğine yön verenler; düzenlenen paneller ile dünya denizciliğinin geçmişi, bugünü ve geleceğine dair görüşlerini paylaştı.
Bu önemli toplantı, Türkiye’nin denizlerdeki gücünü, karadaki hakimiyetini, paydaşlarıyla ilişkisini kuvvetlendirmiş, dünya denizcileri için ise bir buluşma noktası olmuştur. Zirve sayesinde hükümetimizin denizcilikte Türkiye’yi getirdiği nokta, yapılması gerekenler ve uluslararası anlamda birliktelikler sağlanması için bir platform oluşturulmuştur. Uluslararası Denizcilik Zirvesi, Anadolu’dan denize açılan, denizden geleceğe uzanacak önemli bir pencere olmuştur.
Uluslararası denizcilik sektörü ile Türk denizcilik sektörünün bir araya getirildiği, bilgi paylaşımlarının yapıldığı ve iletişim ağlarının kurulduğu bu tip etkinliklerin çok faydalı ve verimli olduğunu düşünüyor ve bu tip etkinliklerin daha sık yapılması gerektiğini düşünüyoruz.
Türk Loydu olarak 2018 yılında yapmayı planladığınız çalışmaları aktarır mısınız?
2018 yılı içerisinde Nükleer enerji, yenilenebilir enerji ve demiryolu hizmetleri gibi yeni alanları Türk Loydu hizmet yelpazesine eklerken, uluslararası arenada sürdürdüğümüz uzun vadeli çalışmalarımızı 2018 yılında kesintisiz devam ettirmeyi ve hizmet verdiğimi tüm sektörlerde daha da büyümek için çalışmalar yapıyoruz. Hedeflerimize olan inancı ve gösterdiği gayretle başarılarımızın altında imzası bulunan ekibimizle birlikte 2018 yılında; stratejik amaçlarımız doğrultusunda Türk Loydu marka değerini daha da güçlendirmeyi, ürün yelpazemizi çeşitlendirmeyi, pazarda yaygınlaşarak sektörümüzün ihtiyacı olan uygunluk değerlendirme hizmetlerinin yanı sıra yenilikçi hizmetler sunarak ülkemizde ve bölgemizde güç olma hedefimizi güçlendirerek sürdürmeyi hedefliyoruz.