Türkiye Sigorta Genel Müdürü Taha Çakmak: Sigortaya duyulan güveni sağlamlaştırmayı hedefliyoruz

Ülkemizde ki zorlu süreçlere rağmen sigorta sektörü gelişiyor. Bu gelişim seyri içerisinde önemli bir paya sahip olan Türkiye sigorta, sektöre katkı veriyor. Sektörün dinamikleri ve bu dinamikler çerçevesinde Türkiye Sigorta’nın etkinliği ile ilgili sorularımızı yanıtlayan Türkiye Sigorta Genel Müdürü Taha Çakmak, önemli açıklamalarda bulundu.

Türkiye Sigorta’nın sektöre katkılarını aktarır mısınız?

Türkiye’de finans sektörünün en kritik alanlarından biri olan sigorta sektörünün, ülkenin değişen dinamiklerine paralel olarak yüksek büyüme potansiyelini gelecek yıllarda da sürdürmesini bekliyoruz.

Türkiye Sigorta olarak kasko ve sağlık gibi bireysel branşlarda hayata geçirdiğimiz uygulamalarımızla sigortayı herkes için erişilebilir kılmanın heyecanını yaşıyor; ticari segment ürünlerimizle işletmelerimize sunduğumuz destekle yalnızca müşterilerimize değil, aynı zamanda ülke ekonomimizin büyümesine de katkı sağlıyoruz. Bu yaklaşımımızla, sektördeki güçlü konumumuzu daha da pekiştiriyor, müşterilerimizle birlikte geleceğe güvenle bakıyoruz.

Sürdürülebilir kârlılığı odağımıza alarak teknolojiyle güçlendirilmiş etkin hasar ve maliyet yönetimiyle sektöre yön veriyor; üstün müşteri deneyimi uygulamalarımızla sigortada kalite standartlarını yeniden tanımlıyoruz.

Mevcut reasürans kapasitemizi artırarak risk yönetimini optimize etmekle birlikte; maliyet ve kazançları paylaşarak sektörümüzün paydaşlarının etkinliğini artırmayı, ülkemizdeki riskli olan alanlarda sigorta penetrasyonunu destekleyerek sigortaya duyulan güveni sağlamlaştırmayı hedefliyoruz.

Sektör lideri olarak sektörün büyümesine önemli ölçüde katkı sağladık ve sağlamaya devam edeceğiz. Ülkemizin stratejik varlıklarına sunduğumuz sigorta çözümleriyle sadece sektöre değil, ülke ekonomisine de katkı sağlıyoruz. Ülkemizi çok çeşitli alanlarda ileriye taşıyabilecek milli projelere adımızdan aldığımız güçle destek olmaya ve güvence sunmaya devam edeceğiz.

İklim değişikliği artık dünyanın bir sorunu haline geldi. Bu konuda Türk sigorta sektöründe yaşanan gelişmeler hakkında bilgi alabilir miyiz?

Sigorta sektörü hızla değişen dinamikler içerisinde hem önemli fırsatlar hem de kritik tehditlerle karşı karşıya. İklim değişikliği gibi küresel sorunlar, sektörde hem yeni iş modelleri yaratıyor hem de zorluklar getiriyor. Bu bağlamda, sigorta şirketleri geleceğe hazırlanırken stratejik avantaj elde etmek adına yeni fırsatları değerlendirmek ve aynı zamanda tehditlere karşı da proaktif çözümler geliştirmek zorundalar.

Sigorta şirketlerinin riskleri tamamen ortadan kaldırması mümkün değil, ancak aldığımız aksiyonlarla sigortalılarımızın farkındalığını artırarak olası riskleri azaltmak, kayıpları önlemek ve finansal zararları minimuma indirmek adına önleyici bir yaklaşım benimsiyoruz.

En önde gelen konular arasında yer alan iklim değişikliği riskleri; hasar taleplerini artırırken sigorta şirketlerini, poliçe primlerini ve risk değerlendirmelerini de yeniden gözden geçirmeye zorluyor. Gelecekte bu risklerin daha da artacağı öngörüldüğünden bu alanlarda sürdürülebilir çözümler geliştirmenin hayati önem taşıdığını düşünüyoruz.

Türkiye Sigorta olarak, ‘Herkes İçin Sigorta’ anlayışı ile hareket ederek sigortayı herkes için ulaşılabilir kılmayı amaçlıyoruz. Sektörün gelişen dinamikleri ve müşterilerimizin öncelikli beklentileri doğrultusunda; kapsayıcı, düşük karbon ekonomisine geçişi destekleyen ve sürdürülebilir ürünlerimizi riske uygun primlerle sigortalılarımıza sunuyoruz. Gelecek nesillere yaşanılır bir dünya bırakmak vizyonuyla şekillendirdiğimiz sürdürülebilirlik stratejimiz kapsamında “Gelecek için Pozitif Etki” anlayışımızla faaliyetlerimizi yürütüyoruz.

Bunun yanında, ülkemizin enerji dönüşümüne katkı sağlayan ve sürdürülebilir bir geleceğe yönelik önemli bir adım olan Sakarya Gaz Sahası Projesi’ni güvencemiz altına aldık. Bu proje, yerli doğal gaz üretimiyle karbon ayak izini azaltmayı hedeflerken, çevresel etkilerin en aza indirildiği yenilikçi bir yaklaşımla yürütülmektedir.

Sektörümüz, bu tür projelere güvence sağlayarak hem çevreyi koruma hem de sürdürülebilir enerji yatırımlarını destekleme misyonunu sürdürmektedir.

Gururla söyleyebilirim ki, Türkiye Sigorta olarak, ülkemizin stratejik varlıklarının yanı sıra güneş, rüzgâr ve hidroelektrik gibi yenilenebilir enerji yatırımlarına sunduğumuz güvencelerle bu alanda sektörde öncü konumdayız. Güvence verdiğimiz projelerin yüzde 35’i hidroelektrik, yüzde 32’i rüzgâr, yüzde 21’ü güneş, yüzde 6’sı biyogaz ve yüzde 6’sı jeotermal enerji santrallerini kapsıyor. 

Sürdürülebilir bir gelecek hedefiyle yenilenebilir enerji kaynaklarına sunduğumuz güvencenin yanı sıra tarımsal üretim ve gıda güvenliği alanında da etkinliğimizi her geçen yıl artırmaya devam ediyoruz. Sigorta kapasitemiz ve tarım sigortasına özel oluşturduğumuz uzman kadromuz ile TARSİM’e acente ve reasürans desteği sağlamayı ve çiftçilerimizin üretimlerini doğal afet ve iklim risklerine karşı koruma altına almayı sürdürerek Tarım Sigortalarında 2024 yılının ilk 11 ayında toplam 16,4 milyar TL prim üretimi gerçekleştirdik ve pazar payımızı yüzde 63’e ulaştırdık. 

Elektrikli araçlara özel olarak oluşturulan Türkiye Sigorta Yeşil Kasko ve T-Kasko gibi ürünlerimiz çevre dostu sigortacılık anlayışımızın güçlü bir yansımasıdır. 2024 yılının ilk 11 ayında sürdürülebilir sigorta portföyü prim üretimine yaklaşık 300 milyon TL değerinde katkı sağlamamız, bireysel poliçelerde de sürdürülebilirlik odaklı yaklaşımımızın somut ve etkili bir göstergesi olmuştur.

Sağlık sigortalarının Türkiye’de ön plana çıktığını görmekteyiz. Bu alanda yaptığınız çalışmaları aktarır mısınız?

Sağlık hizmetlerinde ihtiyaca yönelik farkındalık her geçen gün artıyor.  TSS gibi sigorta ürünleri, tamamlayıcı ve kapsayıcı yapısı sayesinde sigortalılar için önemli bir güvence sunuyor. Her geçen gün sigorta sektöründe dijitalleşme ve hızlı hizmet sunumuna yapılan yatırımlar da sağlık sigortasına olan ilgiyi artırıyor.

Türkiye Sigorta olarak 2024 yılı Kasım ayı verilerine göre sağlık branşında yüzde 187’lik yüksek bir büyüme ile yaklaşık 7,8 milyar TL prim üretimi gerçekleştirdik. Önümüzdeki dönemde de ÖSS ve TSS alanlarındaki güçlü büyümemizi sağlıklı bir şekilde sürdürmeyi hedefliyoruz.

Sağlık branşına yönelik planlama ve yatırımlarımızla, etkin maliyet yönetimi ve müşteri odaklı çözümlerimizle bu başarıyı artırmayı hedefliyoruz. Bu doğrultuda, yakın dönemde TSS ürünümüze eklediğimiz Online Doktor Hizmeti ile sağlık sigortalarında dijitalleşmeyi destekliyor, sigortalılarımıza istedikleri yerde online muayene olma ve 7/24 tıbbi danışmanlık hizmeti alma imkânı sunuyoruz. “Herkes İçin Sigorta” anlayışımız doğrultusunda ise ürünlerimizin içerisinde sunduğumuz her bütçeye uygun alternatif paketlerle sağlık sigortalarını herkes için ulaşılabilir kılmayı amaçlıyoruz.

2023 yılında asrın felaketini yaşadık. Yaşanan felaket sonrası Türkiye’de deprem sigortasına ilgiyi aktarır mısınız? Konut sigortasında yeterli bilinç oluşabildi mi?

Ülkemizin bulunduğu coğrafya gereği sürekli bir deprem riski altında bulunuyoruz. Depremin yıkıcı etkilerinin getirdiği maddi kayıpları azaltmak için sigorta hayati bir gereklilik haline geldi. Ancak sigortanın hayati önemi ne yazık ki genellikle bu tür felaketlerle karşılaştığımızda daha iyi anlaşılıyor.

Ülkemizde 20 milyon konutun DASK sigortalılık oranı %56,3 olarak devam ediyor. Bu noktada bilinçlenme ve sigortalanma konusunda gidilecek yolumuz hala var.

Bu nedenle, toplumun her kesiminde afetlerden korunma kültürünü ve sigorta bilincini artırmaya yönelik çalışmalar yapmak, can ve mal güvenliğimizi sağlamak açısından kritik bir öneme sahip. Sigorta sektörü, bu felaketlerin ardından hayatın normale dönebilmesi için hasarların tazmin edilmesi konusunda kilit bir rol üstleniyor.

Bu noktada Türkiye Sigorta olarak bizlere de büyük sorumluluk düşüyor. Bu sorumluluk bilinciyle hareket ederek depremzedelerimizin maddi kayıplarını telafi etmek için tüm gücümüzle çalıştık. Hasarların telafisi, bizim ana işimiz ve bunu poliçe şartları çerçevesinde en iyi şekilde gerçekleştirme gayretindeyiz.

Yangın ve Doğal Afetler branşı Türkiye Sigorta olarak sektör liderliğimizi sürdürdüğümüz branşlardan birisi. Son bir yıl içinde bu branşta hızlı bir büyüme gerçekleştirdik. Kasım 2024 tarihli verilere göre Yangın ve Doğal Afetler branşında 23,5 milyar TL’lik prim üretimi ile en yakın rakibimizin iki katına ulaşmış durumdayız.

Türkiye Sigorta olarak kasko alanında sektördeki yerinizi aktarır mısınız?

2024 yılı Kasım ayı verilerine göre kasko ürününde 10,2 milyar TL’lik prim üretimi gerçekleştirdik. Öte yandan, çevresel sürdürülebilirliğin en önemli maddelerinden biri olan iklim değişikliği farkındalığının günden güne artmasıyla ‘yeşil’ ürünlere olan talep de artıyor.

Bu kapsamda, 2023 yılında karbonsuzlaşmayı destekleyen elektrikli araçlar için tasarladığımız Yeşil Kasko ve T-Kasko gibi ürünlerle çevre dostu araç sahiplerine özel sigorta çözümleri sunduk. Bu ürünler, 2024 yılının ilk 11 ayı itibarıyla sürdürülebilir sigorta ürün portföyü prim üretimine yaklaşık 300 milyon TL değerinde katkı sağlayarak toplam kasko prim üretimimizin yüzde 2,8’ini oluşturdu.

Bu rakamlar doğrultusunda, gelecekte enerji verimliliğini artıran ve karbon-nötr hedeflere katkı sağlayan ürünlere olan talebin daha da artacağını öngörüyoruz.

Türkiye Sigorta ve Türkiye Hayat Emeklilik açısından 2025 yılı hedeflerinizi aktarır mısınız?

Sektör lideri konumumuzu korumak ve güçlendirmek için hem inovasyona hem de müşteri odaklı çözümlere yatırım yapmayı sürdüreceğiz. Sektördeki liderliğimizi yalnızca güçlü pazar payımız ve finansal başarımızla değil, sektöre kazandırdığımız yenilikçi vizyon ve öncü bakış açımızla da pekiştiriyoruz. Önümüzdeki süreçte de bu fark yaratan yaklaşımımızı daha ileriye taşıyacak heyecan verici adımlar atmaya devam edeceğiz. Her yıl katlanarak artan performansımızı 2025’te de sürdürmeyi hedefliyoruz. Sektörümüzdeki rekabeti sürdürülebilir büyüme stratejilerimize entegre bir fırsat olarak değerlendiriyoruz.

Stratejik hedeflerimiz doğrultusunda, 2025 yılında hem bireysel hem de ticari segmentteki gelişimimizi, yaygın ve müşteri odaklı satış ve hizmet ağımızı kullanarak sürdürülebilir kârlı büyümemizi devam ettireceğiz. Banka satış kanalındaki gücümüzün yanı sıra acente, broker ve direkt satış kanallarımızdaki etkinliğimizi sürdüreceğiz.

Dijitalleşme, odak noktalarımızdan biri olmaya devam edecek. Sunduğumuz ürün ve hizmet çeşitliliği ile müşterilerimizin değişen ihtiyaçlarına yanıt verirken, aynı zamanda dijitalleşmeyle süreçlerimizi daha hızlı, ürünlerimizi ise kolay erişilebilir hale getirmeyi hedefliyoruz. Teknolojinin sunduğu imkânlarla, müşterilerimize her noktada daha hızlı, daha etkin hizmet sunmayı hedefliyoruz. Dijital çözümlerle müşteri deneyimini iyileştirmek, süreçleri kolaylaştırmak ve her bireyin sigortaya ulaşabilirliğini artırmak için yatırımlarımızı sürdüreceğiz. Sadece sigorta hizmetlerinde değil, sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk alanlarında da önemli projelere imza atarak, geleceğe değer katmak öncelikli hedeflerimiz arasında yer alıyor. Hem çevresel hem de toplumsal sürdürülebilirlik çalışmalarımızla toplumun her kesimine dokunarak, sosyal hayata katkı sağlayan adımlar atmaya devam edeceğiz. Türkiye Sigorta olarak yatırım stratejimizi, çevre ve insan refahıyla birlikte ekonominin de dikkate alındığı sürdürülebilir yatırımları kapsayacak şekilde oluşturuyoruz. Bu doğrultuda 2025 yılında başta çevresel problemler olmak üzere önemi gittikçe artan veri gizliliği ve güvenliği gibi dijital dünyadaki sosyal konuları da kapsayan yatırım araçlarını sorumlu yatırım hedeflerimiz arasına alacağız.