Verimi artıramadığımız noktada ucuza mal edemeyiz
Tedarik zincirlerinde yaşanan sorunlar gıda fiyatlarını etkiliyor. Uzmanlar getirilmek istenen kısa vadeli çözümlerin ise sorunları çözmek yerine uzun vadede sorunların artarak devam edeceğini belirtiyorlar. Konu ile ilgili et sektörünün yükselen değerlerinden biri olan Etse Et Fabrika Müdürü Özlem Saygı ile bir araya geldik.
Ülkemizdeki et tüketimi ile ilgili bir değerlendirme yapar mısınız?
Türkiye’deki et tüketimi hem ABD hem de Avrupa’nın gerisinde kalıyor. Bu durumu ekonomik nedenlere bağlayabileceğimiz gibi alışkanlıklardan dolayı da olduğunu ifade edebiliriz. Pandemi de bu durumu biraz daha geriletti diyebiliriz. Turizm dönemlerinde artan et tüketimimiz, pandemi döneminde azalan hareketlilik nedeni ile geçtiğimiz iki yılı olumsuz etkiledi.
Tüketimi artırmak için fiyatların aşağıya düşürülmesi ile ilgili neler yapılabilir?
Ette fiyat artışı, enflasyonu ve diğer girdi maliyetlerini baz aldığımızda çok yüksek olduğunu söylemek mümkün değil. Bunun yanında şehirli bir hayata geçişimiz ile birlikte kırsalda yaşayan ve hayvan besleyen insan sayımızdaki azalışta fiyatların artmasına neden olmaktadır. Bunun yanında geleneksek hayvancılığımızın verimsizliği de önemli bir oranda üretim oranlarımızı etkileyen bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu noktada profesyonel bir üretim için gerekli adımları attığımızı da söyleyemem. Verimi artıramadığımız noktada ucuza mal edemeyiz.
Son dönemde yanlış yaptığımız bir başka husus da erken kesim diyebiliriz. Belli bir kiloya gelmeden erkenden kesilen hayvanın hayvan sayımızın azalmasına neden olduğunu gözlemlemekteyiz. Buna ek olarak maliyetlerden dolayı dişi hayvanlarında kesildiğini aktarırsak, sorunun boyutları ortaya çıkar.
Sektörde markalaşmanın olmadığını gözlemliyoruz. Bu konudaki görüşlerinizi alabilir miyiz?
Markalaşmanın önemine inanıyorum ancak değişen dünya şartları bu konunun da farklı bir boyuta taşınmasına neden oldu. Etse Et 2018 yılına kadar yerel bir firmaydı. 2018 yılında Yalova’da kurduğumuz yeni tesisimiz ile birlikte ulusal bir marka olarak kendini göstermeye başladık. Türkiye’nin farklı bölgelerindeki farklı firmalara vakumlu paketlerde et gönderimi yapıyoruz. Bunun yanında hem kendi markamız hem de private label olarak sattığımız pişmiş döner olarak da pazarda yerimizi aldık. Markalaşma yolculuğunun başında olduğumuzu söyleyebilirim. Markalaşma hedeflerimiz doğrultusunda da yatırımlarımıza devam ediyoruz.
Yalova’daki yatırımlarınız bahsedebilir miyiz?
Yalova’da 4500 metrekare kapalı alanda faaliyetlerimize devam ediyoruz. Özellikle katma değerli ürünler ile ilgili yatırımlarımız söz konusu, bu çerçevede de hem var olan kapalı alanım içerisinde hem de kapalı alanımızın yanındaki gelişmeye açık yerde yeni yarımlar planlıyoruz. Yatırımlar çerçevesinde otomasyona ayrı bir önem veriyoruz. Bu yolla gıda güvenliği ve işçi maliyetleri ile ilgili çözümler üretebileceğimizi düşünüyoruz.
Döner ile ilgili pazarı gözlemlendiğinde bu alana yeterli talep olduğu söylenebilir mi?
Talep oldukça yüksektir. Döner geleneksel bir üründür ve vazgeçemediğimiz bir üründür. Artı büyük şehirlerdeki yaşam koşulları bu ürüne ilgiye artırmaktadır.
Bu alandaki ihracat ile ilgili bir değerlendirme alabilir miyiz?
Farklı nedenlerden dolayı AB ülkelerine ihracat yapamıyoruz ama kısıtlama dışında kalan KKTC vb. bölgelerden gelen talepleri değerlendiriyoruz.
Hedefleriniz ile ilgili neler aktarmak istersiniz?
Etse Et 2017-2019 yılları arasında en hızlı büyüyen şirketler arasındaki yerini aldı. Biz bu ivmeyi korumak istiyoruz. Yeni yapacağımız yatırımlarla tercih edilen markalar arasında yer almak istiyoruz. Ancak ticari şartların zor olduğu bir dönemden geçiyoruz. Bunu da göz önünde bulundurarak hareket edeceğiz.
Bu alandaki yatırımlara devletin desteği var mı?
Bu alana devletin vermiş olduğu farklı destekler var. Bizim de faydalandığımız destekler var. Bu noktada bizden çok hayvan üretiminin desteklenmesinin önemini vurgulamak isterim. Hayvancılığa ve tarıma destek verilirse dolayısıyla bizde desteklenmiş oluruz.MAYIS2022